/1/

56 5 2
                                    

Merhaba bebişlerimmmm. İlk kitabım umarım seversiniz...
Multimedia:Nil Orhanbey
•••••••••••

Şuan uçurumda öylece duruyordum. Sadece onu düşünüyordum sadece onu. O gülüşünü, o bana bakışlarını... Ama hepsi uçup gitmişti. O artık toprakla bütünlenmişti. Adı Emir di benim Emir'im sadece benim SADECE! Atlama isteğimi bastırarak. Arabama bindim. Gidiyordum yaşadıklarımı unutmak için daha fazla gaza basıyordum. Sanki yaşadıklarımı arabadan çıkartmak istercesine.

Evin önüne gelince hızla anahtarı Mehmet'e attım. Kapıyı sert bir şekilde vurarak kapıyı açmalarını hızlandırdım. Hizmetçi kapıyı açınca üst kata çıktım. Odama girip kendimi yatağın üzerine fırlattım. Gerçekten o gittiğinden beri eski ben ben değildim. Bu arada ben Nil Orhanbey 18 yaşındayım kafes dövüşleri ve boksla uğraşıyorum. Ve Emir'i yaklaşık 1 yıl önce kaybettim.

Onu kaybettiğim gün intihara kalkışmış ama en sonunda Allah'ın verdiği canı benim almamın yanlış olduğunu düşünmüştüm. Sert ve somurtkanım o öldükten sonra... O öldükten sonra okulumu bile değiştirmiş ve yeni okuluma hiç gitmemiştim. Babam beni bin kere özel okula yazdırmak istesede benim içim hep Anadolu lisesine gitmek istiyordu. Ve yaklaşık bir veya iki hafta sonunda okul başlayacaktı.

Üzerimdekileri çıkarıp mayolarımı giydim. Sonbahar gelmeden son son havuza girmem lazımdı. Aşağıya indiğimde hiç birşey düşünmeyerek havuza atladım. Akşam antrenmanımın olduğunu hatırlayarak sudan çıktım.
                             ••••••••••••••

Saate baktığımda yediyi gösteriyordu. Antrenmana az kalmıştı. Ama ben gitmek istemiyordum. Bence yeni gideceğim okula gidip bi göz gezdirebilirdim. İçini görmeyeceğimi bilsem bile. Bugattimi garajdan çıkartıp arabaya bindim. Bu arada babam bir sürü şirketleri yönetiyor bir sürü dediğime bakmayın yüzden fazla durumumuz anlamış olduğunuzu düşünüyorum gereğinden fazla iyi.

Annem babamın yanında sekreter ve patron. Tek kızım ben doğmadan önce bir abim varmış ama ölmüş o yüzden bana birşey olursa dünyayı yerinden oynatacak bi ebeveynlerim var. Navigasyon hedef sağınızda demesiyle beraber durdum. Arabanın tuşuna basıp kapattıktan sonra dışarı çıktım. Okul eskiydi böyle okulları hep sevmişimdir.

Birden aklıma Emir geldiğinde durdum. Kapıyı kapatıp bahçeye doğru adımlar atmamla ikinci şoku yaşamam bir oldu. Gecenin bi saati bağırışmalar duyuyordum. Ve ses yakın bir yerden geliyordu. Arka bahçeye doğru adımlar attığımda gecenin esen soğuk rüzgarı çıplak bacaklarıma işlemişti. Neden şort giydim diyerek kendime lanetler okudum.

      Gördüklerim karşısında fazla şaşırmadım sonuçta bende adam dövüyorum. İki kişi bir kişiyi tutmuş bir kişi tutulan kişiyi dövüyordu. Sesimi gür çıkararak "Çık çık çık böyle yapılırmı ama ya bırakın çocuğu teke tek gelin"dedim.
Dememle hepsi bana bakıp gülmeye başladı biri hariç çocuğu döven kişi sert ve acımasız bakıyordu. Bende onun bakışlarına aynen karşılık veriyordum.

Bir tanesi yanıma gelerek kahverengimsi saçlarımdan bir tutam çekerek koklamaya başladı. Elini kaptığım gibi ters çevirerek elini etkisiz hale getirdim. Götünden tekmeyi basınca burnuyla yer birleşti. Bu acıyı bilirim burnun bildiğin kırılır.

Çocuğu döven kişi bana bakarak "çok yürek yedin galiba" dedi. "Yok, dedim siz ne yediyseniz ben de ondan yedim. Bu sefer çocuğu döven çocuk bana doğru yaklaştı. Yere serdiğim çocuk acıyla burnunu tutarken çocuğu tutan diğer çocuk şaşkın ve sinirli bakışlarla bizi izliyordu.

Çocuk bana daha fazla yaklaştığında bir elini belime koyduğunda sadece durdum. Diğer elini belimden aşağı doğru yani kalçama götürürken iki elini alıp kafa attım. Burnu kanamış olucakki çocuğu tutan kişi ona doğru koştu. Bende dövülen çocuğu elinden tutarak ordan uzaklaştırdım.  

MESAFELERDEN UZAKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin