Sükunetsiz bir kalemden yediğim fırçadan utandım da geldim. Anlatamazdım düğüm düğümeydim. O da yaz o zaman dedi. Yazmaya geldim. Parmaklarımla sevişmek istedi. Kelimeleri usul usul alevlerce öptüm bende. Acı sevilirmi be insafsız. Cümlenin hatrı vardır dedim. Harfi harfine acıyı da sevdim."
Sakın aşık olmayın diye bir cümleyle başlayamam ben hikayeme.
Yapamam.
Bu haksızlik olur.
Mutlu aşklar yok mu ?
Var elbet.Insanlar üçe ayrılır aşkın lügatında.
Ilki seven , ve sevdiğine her koşulda sahip çıkan adam gibi adamlardır. Yüce rabbim kalplerimizi böyle adamların yoluna çıkarsın. Yüreklerimizi böyle insanların yürekleriyle çarpıştırsın.
Ikincisi siz ne yaparsanız yapın aşkı yüreklerine düşüremeyeceğiniz kadar sevgiye uzak , dünyalarına sığ olanlarıdır. Aşkınız böyle adamlara sevmeyi anlatma çabanız ile helâk olup gider. Belki başaranı vardır lakin ben hic rastlamadım. Ancak şöyle bir yanı da vardır. Bilirsiniz böyle adamların sevmeyi bilemediklerini. Nettirler. Öyle saklamazlar benliklerini. Cekip gitmek ya da uğrunda yıllarınızı vermek sizin seçiminizdedir. Acının yeri her daim bellidir. Sobelenmek sizin elinizdedir.
Üçüncüsü ise sevmenin ne olduğunu zerre bilmediği halde seviyormuş gibi davranan şerefsizlerdir. Sizin konuştuğunuz cümlelere göre şekillendiriverirler kendilerini. Öyle güzel bürünürler ki rollerine hiç bir şey anlamaniza fırsat vermezler yanınız da bulundukları sürede. İste bu sizin seçiminiz değildir.
Gerçek niyetini görebilseniz bir dakika kalmaya tenezzül etmeyeceğiniz bir kalbin yalan kişilikleriyle çoktan olursunuz müdavimi.
Öyle çok uzun sürmez. Elbet bir gün gösterirler gerçek yüzlerini. Alışılmadık tende masumiyet uzun kalmazmış. Indiriverirler anidan takındıkları maskeleri.
Peki ya sonra ?
Sonrası yara.
Sonrası kasırga.
Sonrası zemheri.
Sonrası bütün şiirlerinin kaleminden reddedilişi.
Sonrası içinizi kanatan sahipsiz bir acının evlat edinilişi.
Sonrası gün düşmanı , gece bekcisi.
Sonrası kafanızda çığlık çığlığa sormak istediklerinizle anılarca susa susa yaşamaya devam etmeye çalışmaktan fazlası olmayacak bir dünyaya itilişiniz.
Sonrası bir an önce kül olmak istediğiniz bir ateşte can çekişmeniz.
Bir şekilde nefes almamız gerekiyor.
En çok da şunu duymak insanı sinir ediyor.
"Hayat devam ediyor."
"Hayat devam mı ediyor?"
Ettir ettirebiliyorsan hadi.
"NEFES ALMAK MI?"
"Al alabiliyorsan hadi.
Kanatsız uç der gibi...
Kanatsız da uçmaya çalışmayı defalarca denetecek bu ayrılık size.
Parmak ucu sarhoşluğun da ...
Kanatsız da uçacaksınız.
Çok şeyler söylemek geçerken içinizden ağzınızdan tek dökülen "Madem sevmiyordu neden seviyormuş gibi davrandı?" cümlesi olacak. Bunu ona deli gibi sormak isteyeceksin.
Sor hadi?
Sorsana (!)
Soramazsın...
Çünkü o arkasına bile bakmadan çoktan çekip gitti sizden.
Oysaki hep kalacak gibiydi.
Size kendinizi eviniz de gibi hissettirdi.
Kan pompalamaktan başka bir halta yaramayan kalbinin icinde sadece sizin sevdanızın var olduğu hayaline kaptırdı sizi.
Bir sürü hesap yaptınız kafanızda.Kaç çocuğumuz olsun?
Çocuklarımızın isimleri ne olsun?
Ben "umut" koymak isteği gibi hesaplara kalkıştım mesela.
Birden fazla çocuk hayal ettim tabi. Çocukları cok severim.Beni aradığında telefonu öyle hemen açmazdım. Kızıyordu geç açtığım için. Bilmiyordu ki... Umut'umun babası diye kaydettim telefona. Görünce hayallere dalıyorum. Bir an aynı evi paylaşıyoruz.
Içinde umudumuz.
Içinde umut'umuz.Sonra kurduğunuz hayalin penceresinden bir de bakıyorsunuz ki o adam aslında ayakkabıları hep ayağın da durmuş sizin yanınız da. Hep hali hazır da beklemiş gitmeyi.
Peki adam.
Ayrılığı hali hazır da beklemene de peki.
Gittin diye sana asla kızmıyorum. Hangimiz kızabiliriz ki gidene.
Gelmek kadar özgürlüktür gitmek de.
Sevdim ama artık soğudum deseydin de gitseydin mesela.
Ya da ....
Kilo aldın artık seni beğenmiyorum deseydin. Ya da... Ya da...
Uzar bu cümleler.
Bir sürü bahane var sürseydin birini ileri.
Ayakkabılarını yavaş yavaş giyseydin de bilseydim hazırlasaydım kendimi gideceğine.
Ama sen birdenbire gittin anliyormusun.
Sevdigim dediğin kadına veda bile etmeden gittin.
Tabi güya sevdin ya hani.Sen var ya..
Sen adam sen (!)Sen bana,
"Ölüsünü görmediğim bir cenaze bırakıpta gittin içime.
Bundandır ben o cenazeyi hic gömemedim."Ben o cenazeyi hiç gömemedim (!)
![](https://img.wattpad.com/cover/198147836-288-ka15b9e.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yaramı Ezelden Tanırım
ChickLitAllah sizlerin kalbini, ne istediğini bilmeyen , sevmenin zerresinden haberdar olmadığı halde seviyormuş gibi davranmayan, ucu bucağı olmayan bir acıyı sahipsiz bir bebek gibi kucağınıza bırakıp kaçmayan, ölene kadar yanınız da kalacak gibi davaranı...