AŞK ŞİİRLERİM

ŞÖHRET

Sen   gözlerime inanamıyorum.

evet  benim  dedi  gözlerimin  içine  bakarak.

neden  buradasın?  kimsenin  olmadığı  bu yerde  ne  arıyorsun?

öncelikle  soruyu  benim  sana  sormam  gerek.

ben insanlardan  kaçıp,  uzun  bir  süre  bu  kimsenin  olmadığı  yerde tek başıma  huzuru  aramak  istedim.

anlıyorum.

peki  ya  sen?

bende  insanlardan uzaklaşmak  istedim.  Biliyor  musun?  ünlüysen ve zenginsen, her  şeyi  elde edecekmişsin  gibi  geliyor  ,ama,  bu  doğru  değil.

yani  kimse  seni  sen  olduğun  için  sevmiyor  bunu  mu  kast  ediyorsun?

olabilir. Fakat  esas  mesele  bu  değil.  Son  günlerde  kendimi  yalnız, ve  de  mutsuz  hissediyorum.

tıpkı  her  insan  gibi  diyerek araya  girdim.  Bu  esnada birbirimize  baktık.

hey  ben  seni  tanıyorum,  dedi  bana.

anlamadım?

senin  kim olduğunu biliyorum.

fakat  bu nasıl  mümkün  olabilir  ki?  sen  ünlüsün.

evet  ve  sende  benim çılgın  hayranlarımdan  birisin.

nereden  biliyorsun?

sosyal  medya  hesaplarından. Sana  hiç  bir  şekilde  yanıt  vermemiş  olmam  mesajlarından  habersiz  olduğum  anlamına  gelmez.

işte  şimdi  utancımdan  yerin  dibine  girebilirim.

hey  sıkıntı  yok. Ben  buna  alıştım.  Her  gün  milyonlarca  kişiden  mesaj  geliyor. İyisi  de  var, kötüsü  de,  sapığı  da. Yani  şöhret  bunlara  alışmak, kabul  etmektir.

çok haklısın.

ve  sana  yıllar  önce  attığım o  mail?

nasıl?

seninle  yıllar  önce yalnızlığımı  paylaşmıştım. Seninle  özel,  gizli  bir biçimde  yazışmıştık.  Sana facebooktan  yazmıştım.

muhtemelen sahte  hesaplardan  biri  diye  düşünmüşümdür. Ve  eğlenmişizdir. Kusura  bakma  adına  açılmış olan  milyonlarca  sahte  hesap  var. Onun  gerçekten  sen  olduğunu bilemezdim.

bende karşıma  çıkacağını  bilemezdim. Seni  unutmak için  çok  uğraştım. Evlendim.  Hayatımı  kurdum.  Fakat  hep  kalbimin bir köşesinde  yer  aldın  sen. Özeldin,  ve  de  farklıydın.

özel  ve  farklı  derken  bunu  kaç  milyon kıza  daha  söyledin?

herkese  söylemem. İster  inan  ister  inanma.

peki,  madem  öyle  bana  niçin  yazdın? neden  umut  verdin?  ve  yazdıktan  sonra  hiç bir  şey  olmamış  gibi  kaçıp,  gittin?.  Aman  sanal  bir yazışma  nede  olsa, bir, iki  günlük  bir  kaçamak   diye  mi düşündün?

hayır.  Nedeni  çok  uzak  olmandı. Seninle nasıl  tanışabilirdik  ki? çok  zordu. Henüz buna hazır  değildim.  Ve  senin  beni  bekleyeceğini, çok  sevdiğini,  ve seninde  henüz  ünlü  olmaya  hazır  olmadığını biliyordum.  Ayrıca senin,  beni  olduğum  gibi  sevdiğini,  ün, şöhret  peşinde  koşmadığını  biliyordum.  Beni  sende çeken  buydu.  Hep  de  bu  oldu. Çok  yoğundum.  Sana  dönemeyecek  kadar  işim, başımdan aşkındı. Ve  hayatıma  yeni  biri girdi.  Onu  zaten  basından  tanıyorsun.  Ve  hayatıma  devam  ettim.

anlıyorum.

Peki,  ya  sen?

bende  evlendim. O  da  ünlü biri yani  sayılır. Bizi  çok  kınayanlar,  dışlayanlar  oldu,  ama, bir  şekilde  üstesinden  geldik,  duruma  alıştık.

galiba  kiminle evlendiğini  biliyorum.  Biliyor musun?  sen  çok  fena  bir  kızsın.

içimdeki çılgınlık asla  bitmedi.

peki. Seni  tekrar  görebilecek  miyim?

sanmıyorum. Geçici  sadece  iki  günlüğüne  buradayız. Sonra  gene kalabalığa, ait  olduğumuz  şehre döneceğiz. Ve  biz  artık  başkasına  aidiz,  kalbimizle,  de ruhumuzla da.

istediğin  kadar  inkar  et,  ikimizin  de  birbirimizde  özel  bir  yeri oldu.

bunu  inkar  etmiyorum.

belki  gene  bir  gün  karşılaşırız.  Baksana  kimsenin  olmadığı  bu yerde bile karşılaştığımıza göre.

kim  bilir?  belki  de.

eğer  telefonunu  verirsen  belki  haberleşiriz.

asla bunu  unut.

peki  dedi  bana.

ve bu  onu  son görüşüm  oldu.

kimsenin  olmadığı, o  ıssız  yerde.

sadece  ikimiz  bu  konuşmayı  gerçekleştirdik.

kimse  bilmeyecekti,  bunu.

gizliydi,  ve  bunu  özel,  ve heyecanlı  kılan da  zaten   buydu.