🐚8🐚

2.5K 305 92
                                    

Aynı akvaryumu paylaştığımız balıklardan öğrendim; neden geç vakitlerde eve geldiğini.

Meğer çalışıyormuş geceye kadar, sonra geliyor başını vurup yatıyormuş gün ağarana kadar. Sadece bir kaç saatlik uykudan hemen sonra kalkıyor, yine işten işe koşturuyormuş.

Ama balıklar bile bilmiyor, neden bu denli çok çalışıyor olduğunu.

Yakut kırmızısı gözler şimdi yorgun bakıyor. Sarı saçları terlemiş, soğuk kapmış öksürüyor. Kaşlarını çatacak kadar gücü dahi yok, öylece oturuyor.

Gecenin biri ve o kendini çok yoruyor.

"Kacchan?"

Bana dönüyor başı, yaslanmış olduğu koltukta beni görebilmek amaçlı hafif dikelirken.

"Bu kadar çok çalışmak seni yormuyor mu? Neden bu kadar çok çalışıyorsun?"

"Çok soru soruyorsun."

Göz kapakları kapanıyor, bir yandan esniyor. Üzerinde siyah renkteki pijaması, kendi dahil her şeyi iç karartıcı.

"Yakınım olup olmadığını sormuştun ya bir ara."

Yakut kırmızısı gözler benim zümrüt gözlerimle buluşmuş. Kırmızılar, yeşillere karışmış o sıra.

"Yakınım yok benim. Kimsem yok. Sevenim de yok, sevdiğim de yok. Görüyorsun halimi, bu yüzden böyleyim. Ben bu yüzden.. bu kadar çok yoruyorum kendimi."

Sırtını dönüyor. Sanki daha fazla bana bakmak istemiyor. Omuzlarım düşüyor, üzülüyorum onun için. Ailesi, dostu, kimsesi olmayan onun için.

"Kacchan?"

Cevap vermiyor ama uykuya dalmadığından nedense eminim.

"Ailen olmayabilir, dostun olmayabilir, sevdiğin olmayabilir ama sevenin var. Ben seni seviyorum bu yüzden bu kadar çok yorulma."

Duyduğum bu hıçkırıklar sana ait öyle değil mi?

Ağlama Kacchan.

Ağlama.

imkansız ♤katsudekuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin