Süper kahramanım, ismim var ama birşey eksik: Kıyafet! (En zor kısım) Babama anneme belli etmeden iplik, iğne almak ve dikiş makinasını kullanmak zor oldu. ( Ve bunları almak benim 2 haftalık harçlığıma mal oldu. Umarım buna değer.) Ama ben yaptım diye demiyim, harika bir kıyafet olmuştu. Güçlerimi ele alarak yapmıştım. Örneğin ateş ve buz güçlerim için(Ateş ve buzu elimden çıkınca elime bir şey olmasın diye) eldivenlerime delik açmıştım. Koşarken bağcık ayağıma takılmasın diye (Çünkü bağcık bağlamayı bilmem) lastikli yaptım. Esyebildiğim için kıyafetimi biraz uzun yaptım. Fakat sadece süper GHD (Güç, Hız ve Dayanıklılık), esyebilmemi, ve yarasa içgüdülerimi kullanabiliyorum. Ateş, buz ve elektiriği çok merak ediyordum.
Okulda durumu Andy'ye söyledim. Andy bana " Bak ben ne dedim! Sen bir süpee..." diye devam edecekken ağzını kapadım. Ona bunu kimseye söylememesini, bunun aramızda kalacağını söyledim. (Çünkü bütün süper kahramanlar öyle yapıyo, dimi?) Andy ismimi sordu. Ona (göğsümü kabarta kabarta) "Amazing Boy" dedim. İsmimi beğendi. (Ne sanmıştı ki, iğrenç bir isim mi koyacam! Hıh!)
Fakat bir sorun vardı. GÜÇLERİMİ KONTROL EDEMİYORUM! Size Lily durumunu anlattım dimi? O zamandan beri kulaklık takıyorum. Annem neden böyle yaptığımı sordu. Ona kulaklarım üşüyor dedim. Bana garip garip baktı ve "Mayıs ayında mı?" ona hormonlarımı tanımadığını söyledim. Güldü. Ben komik bişey mi söyledim?
☆☆☆☆☆☆☆☆ ☆☆☆☆☆☆☆☆ ☆☆☆☆☆☆☆☆
Dışarıya çıktım. Ne olur ne olmaz diye kostümümü altıma giydim. (Keşke yapmasaydım) Sıcaktan bunaldım. Kovalamaca oynamaya karar verdik. Doğru dürüst oynayamıyordum. ( Sıcaktan)
Oyun oynarken Bayan Jane "İMDATTTTT! ÇANTAMI ÇALDILARRRRR!" diye bağırdı. (İşte benim sıram) Arkadaşlarıma tuvalete gitmem gerektiğini söyledim. Evin arkasında gittim. Üstümü çıkarıp, maskemi taktım. Tekrar baktığımda kaçıyordu. Süper hızımı kullanmayı planladım. (Ancak düşündüğüm gibi olmadı) koştum ve yakaladım. Ama duramadım! Hala koşuyordum. Ayaklarım durmuyordu. İkimizde korkuyorduk. Adam bana " Bırak beni seni aptalll!" diye bağırdı. Haklıydı. (Bana aptal demesi hariç) Nasılsa süper dayanıklılık gücu olan bendim. Bayan Millorların evine yaklaşık 1 km vardı. Çabuk olmalıydım. Adama "Hey, yüksekten korkuyor musun?" dedim. Hayır, dedi. Bu harika bişeydi. (Neden mi? Bekleyin)
Neredeyse çarpmamıza 1 metre kala adam " HAAAYYIIRR!" diye bağırıyordu. (Çok komikti) Hadi bakalım. Adamı bütün gücümle havaya attım. Adam havada "AAAAAAA İMDATTTT!" diye bağırıyordu. Artık elimde koskoca bir adam yoktu. Bu benim için bir fırsattı. Hemen kendimi sağa doğru attım. (Keşke yapmasaydım.) Bayan Millorların evlerinin sağ tarafı yol, sol tarafı oyun alanıydı. Arabalar yanımdan " daaaaaattttt!" diye geçiyordu. Ama bişiyi unutmayın, Benim Süper Hızım VAR! Hayır hayır, bu onların yanında hızla geçmek için değil (ki öyle de, konumuz bu değil) arabalar yanımdan (bardak gibi) yavaaaş, yavaş geçiyordu. Fakat bişiyi unuttum, O ADAM! Hala AAAAAAA diye bağırıyordu. Hesaplama yaptım. (Bilmiyo'musunuz, benim matematiğim, fiziğim ve kimyam çok iyi) Adam taş çatlasa 5 dakika sonra kalça kemikleri kırık halde yere yapışacaktı. Keşke ateş ya da buz gücümü kullanabilseydim.(Bu durumda elektrik onu çarpıp öldürebilirdi.)O zaman onu uçarak alırdım. Ama aklıma harika bir fikir geldi. Ayaklarım köprü şeklinde açtım. Böylece arabalar daaaaaattttt diye yanımdan geçmeyecek, altımdan geçecekti. (Heeey, gülmeyin) Ellerimi de uzatabildiğim kadar uzattım. Adamı tuttum. Yere koydum ve adama bi' tokat atarak çantayı aldım. Sonra çantayı kadına verdim. Fakat vermeden çantaya bi'not yazdım. Notta da "Benim adım Amazing Boy, ve bunu herkese anlat :)" yazıyordu. Ve oradan hemen uzaklaştım.
☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆
Evde beni bekleyen kötü şeyler vardı.(Merak etmeyin, babam öğrenmedi, daha da kötüsü. E o zaman ne duruyonuz, devam edin.)
ELBİSEM!!! Yırtılmış! Galiba ellerimi çok uzattım. Ve ayaklarımı. Ve ayakkabılarımın altı yırtılmıştı. Galiba sürtünmeden dayanamayıp yırtılmıştı. Ben ne yapacağımı düşünüp uyuyakaldım.