Hala bunun bir şaka olduğunu düşünüyorum. Tanrı aşkına! Niall bizim Niall . Irlandalı olan Horan Niall. Daha ikinci gün ve Niall. Galiba fazla Niall kullandım. Ama hala inanamıyorum.
Heloise çığlık atmamak için alt dudağını ısırıyordu. Eğer bizim çılgın hayranlardan olduğumuzu anlarsa kaçıcanı biliyordu çünkü. Niall konuşunca kalpten gidicemi sandım!!
"Afedersiniz, sanırım uyuyordunuz. Ama sanırım topumuz karavanınızın ön camından içeri kaçtı." dedi mahcup bir şekilde. Hadi ama bu bizim Niall'mı? O şuan fazla kibardı. Daha çılgın bir şey beklerdim.
"Şey önemli değil Niall." dedi Heloise. Kendini zor tuttuğunu biliyordum.
"Ohh!! Biliyorsunuz."
"Bilmemek mümkünmü?"
Niall utangaçca kıkırdadığında onu yiyesim geldi.
"Haklısın... biliyorsun biliyorum ama yinede ben Niall." dedi sırıtarak ve elini Heloise'ye uzattı. Heloise hızlıca elini kavradı. Hiç zaman kaybetmeden.
"Heloise. Yani Heloise Wings . Bunlarda arkadaşlarım Gabrielle ve Stephanie."
Bizi gösterdiğinde Niall bizimle de tokalaştı. Tanrım! Dokunmak bile harika hissettiriyor.
"Memnun oldum kızlar." diyince Gabrielle ile aynı anda cevap verince kıkırdadık.
" Ben topunu getiriyim." Heloise içeri girdiğinde ileriden birkaç ses geldi.
Lütfen... Galiba hayalimin ikinci gününde ölücem. Diğer çocuklarıda gördüğümde kalbimin atışları tavan yapmıştı. Olamaz! Louis,Harry,Zayn,Liam .
Büyükçe yutkundum. Çocukların üzerinde eşofman tarzı, rahat kıyafetler vardı. Büyük ihtimalle sabah sporlarını yapıyorlardı. Ama yanlarında biri olmadan mı? Garip.
"Hadi ama Niall sana o kadar söyledik şu topu yavaş at diye." Harry hala bizi fark etmemişti. Bense onun görüntüsüyle bile delirmiştim. Sonunda gözleri bizi bulduğunda sırıttı. Ahh hayır. Bu bakışları biliyorum.
Gabrielle'nin elini öperek ona delici bakışlarından yolladı.
"Afedersiniz güzel bayanlar. Sizi fark etmedim." Tanrım Harry söylendiği kadar vardı. Çapkın marul.
"İşte getirdim. " Heloise geldiğinde diğer çocuklarıda görünce ekindeki topu yere düşürdü. Iyiki elindeki bir toptu.
"Çocuklar,cennete gittikte haberimmi yok?" dedi Harry ben bu söylediğine kahkaha atmamak için kendimi zor tutarken Liam dirseğiyle onu dürttü. Hepside hayal ettiğim gibiydi.
"Siz onun kusuruna bakmayın." dedi Liam toparlamak için.
"Yoo. Yani önemli değil. Sizin yalnız olmamanız gerekmiyormu?" Heloise benden önce davranarak sordu.
"Şeyy... sürekli korumalarla gezmek sıkıcı oluyor. Arada kaçamaklar yapıyoruz. Şuan olduğu gibi mesela."
Niall sustuğunda Harry devam etti. Tanrı aşkına! Louis ya da Zayn'in sesi yokmu?
"Siz kimsiniz? Sanırım daha önce tanışmadık.Eğer tanışmış olsaydık bu harika yüzleri unutmazdım."
"Biz şey... buralarda yeniyiz.Aslında bu daha ikinci günümüz. Pek arkadaş ortamımız yok."dedim omuz silkerek.
"Sadece üçünüzmü takılıyorsunuz yani?" mükemmel ince ve tatlı sesin sahibine baktım ve yutkundum.Beni benden alan o sese. Louis.Louis.Kendine gel Stephanie.
"Evet . Aslınd-"konuşmam bir kaç kızın bir kaçmı dedim en az 55-60 kızın çığlıklarıyla yarıda kaldı.
"Millet bu one direction."onlar bize doğru koşarken çocuklar etrafına bakındılar.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
REAL DREAMS (1D Fanfiction)
Fiksi PenggemarBen yapamam . Onlara daha fazla yalan söyleyemem. Onlar benim için çok değerli. Bizim için değerli. Özelliklede Louis. Galiba yapamicam . Beni 18 yaşında olarak değil, 15 yaşında bir ergen olarak bilmeliler. Belkide oynadığımız oyun bu kadar sürecek...