2. Bölüm

302 22 37
                                    

Her sabah uyandığımda Baekhyun'u görüp aynı şeyi düşünüyordum. Neden en son geldi ve öylece grubumuza yapıştı? Neden o gitmedi? Neden hala burada ve neden hala Chanyeol'e bakıyor?

Aslında onu düşünmek yerine başa dönüp gidenleri düşünmek istiyordum. Üzücü kayıplardı.

Önce Yifan pes etti. Tek kelime etmeden... Onun gidişi bizi ruhen yıktı.

Aslında dağılmamızı bekleyenler vardı. Fakat biz sadece kırıldık. Tekrar eski halimize dönebilirdik.

O zamanlar Luhan benim için hem yaramaz küçük bir kardeş, hem de olgun bir abi gibiydi. Chanyeol, Baekhyun'la sevgiliyken, ağlamamam için beni sadece o teselli ediyordu. Öylece, durduğum her an ağlıyordum. Ağlamaya vakit bulamamam için sürekli güldürecek bir şeyler yapıyordu.

Yifan'ın gidişi ve çektiğim aşk acısı onunla daha fazla yakınlaşmamıza sebep olmuştu. Artık öz abim gibi hissediyordum ki, o da gitti. Kimse bilmiyor. Fakat ben nedenini biliyorum.

O Yifan'a deli gibi aşıktı. Yifan bunu biliyordu. Gittikten sonra onu da çağırmıştı. Fakat Luhan tereddüt etmişti. Giderken bana bıraktığı mektupta, Yifan'dan sonra burada kalmasının tek sebebinin ben olduğumu yazmıştı. Kardeşini bırakmamak için uzun bir süre direnmiş.

O bizi hala takip ediyor mu bilmiyorum ama ben onu daima takip ettim. Hatta bir etkinlikle onunla karşılaşıp, uzaktan 'ara beni' dediği videoyu yüzlerce kez izledim. Sanki ilk kez karşılaşıyor gibiydiler. Ödüle layık bir performans...

Aslında Luhan'la görüşmeye devam ettim. Konser için gittiğimiz bir ülkede otele geldi. Fakat hayranlara yakalandık.

Ben yatakta, pencereye arkam dönük otururken bir poz vermiştim. Luhan da perdenin önünde yakından bir fotoğraf çekmişti. Bunları ayrı zamanlarda paylaştık. Ben uzaktan çekilmiş, o yakından çekilmiş bir fotoğraf paylaşmıştı. Buna rağmen hayranlarımız perdenin aynı olduğunu anlamıştı. Sırf bizi yakıştırdıkları için abi gibi gördüğüm biriyle bile görüşemiyordum artık. Çünkü şirket bunu öğrenirse olan bana olacaktı.

Luhan ve ben nasıl kardeş gibiysek, Tao ve Yifan da öyleydi. Bir de aramızda hep en kötü şakalar ona yapılırdı. Bir süre dayandı. Hatta yeni dönüşümüze bile katıldı. Fakat sonra o da gitti.

Bacağındaki sakatlık sadece bir bahaneydi. Evet, gerçekti ama onu kullanmıştı. O abisi olmadan kalmaya dayanamıyordu. Şakalarla ve yalnızlıkla baş edemiyordu. Onu bu kadar iyi anladığım için asla kızamadım gidişine.

Tao gittikten sonra çıkardığı albümlerle sesini herkese kanıtladı. İyi ki gitmiş diye düşünüyorum hala. Çünkü onun idol olma potansiyeli burada asla keşfedilemezdi.

O gittikten sonra herkes Yixing'i izledi. Hala izliyor. Çünkü onun da gideceğine inanılıyor.

O çoktan gitti. Bunu sadece biz biliyoruz. Şirket bunun bir reklam stratejisi olduğunu söylüyor. Hala şirkette olsa bile hayranlarımızın bir kısmı ona cephe alabilirmiş. Bu yüzden nadiren de olsa etkinliklerimize katılacağı söylendi. Fakat o artık sadece Lay. EXO üyesi değil, ki bunu haklı görüyorum. Hem ülkesinde, hem de burada kendine bir yol çizmeli artık. Onun yaşındakilerin yaşlı görülmeye başlandığı şu dönemde, kariyerini sağlamlaştırması gerek.

Bu aynı zamanda şirketin onu kaybetmeme stratejisiydi. Onun gibi bir yetenek makinesini kaybetmek istemiyorlardı. Bu yüzden diğer üyelerin giderken şikayet ettiği tüm hakları ona sağladılar. Onun adına çok seviniyorum.

Öfkeli olduğum ve bu öfkeyi bastıramadığım bir tek kişi var. O da Baekhyun.

Evet biliyorum, Next Door dramasında onunla hayranları şaşırtacak bir sahnemiz vardı. Aslında o sahnede tek merak ettiğim şey oydu. Chanyeol ne tepki verecek diye düşünüp duruyordum. Hangimizi diğerinden kıskanacak?

Tabi ki o zaman daha Baekhyun'la ilişkisi devam ediyordu. Fakat benimle de çok yakından ilgileniyordu. Hislerim doğru düşünmeme engel olduğu için yakınlığın dostça olup olmadığını ayırt edecek durumda değildim.

O ikisi şimdi ayrılar. Chanyeol ve ben birlikteyiz. Baekhyun ise şimdi ona bakıyor.

Sevgili oldukları süre boyunca o hala herkesle duşa girmeye devam etti. Chanyeol buna kızıyordu. Fakat o umursamadan tüm rahatsız edici şeyleri yapıyordu.

Bir gün Knowing Bros'a çıktık. Baekhyun onu geri istiyordu. Bu yüzden delirtmek için her şeyi yapıyordu.

Orada vücutlarımızdan bahsediliyordu. Baekhyun benim şeyimden bahsetti. TANRIM! Chanyeol yüzünü öyle bir buruşturuyordu ki, hayranlar bunu sürekli paylaştılar.

Orada 'o kısmı kesmemelerini' söylerken Chanyeol kıskansın istemiştim. Fakat gerçekten kesmediler ve günlerce konuşuldu. Onları yakıştıranlar, Baekhyun böyle şeyler söylediği için onu kıskandığını sandılar. Gerçeği sadece bizi yakıştıranlar söyledi. Chanyeol beni kıskanıyordu ve onun ne yapmaya çalıştığını görebiliyordu. Arabada ona öfkeyle bağırışını asla unutamam.

"Bir daha onu böyle şeyler için kullanma! Bu, senden daha fazla nefret etmeme sebep oluyor!"

Sonra bana sımsıkı sarılmıştı. Yorucu bir günün ardından bile baş döndürücü bir kokuya sahip olabiliyordu.

Baekhyun o günden sonra beni daha fazla rahatsız etmeye başladı. Sonuncuyu da sanırım az sonra yapacak. Çünkü yine bana bakıyor.

"Chanyeol, içecek bir şeyler ister misin?"

"İsterim, meyve suyu."

Yanağımdan sesli bir şekilde öpüp gülümsediğinde kalkıp mutfağa koştum. Baekhyun da hemen peşimden geldi. Aslında ben onun bakışlarından kaçmak için gelmiştim.

"Onu gerçekten seviyor musun?"

"Benimle uğraşma."

"Bilmen gereken şeyler var Sehun."

Onu umursamadan herkes için bardak hazırladım. O hariç... Durmak bilmiyordu. Yanıt alamayınca devam etti.

"Call Me Baby dönüşünü hatırlıyor musun?"

"Herkes senin gibi aptal mı?"

"Hani ben C, Chanyeol B harfi yazan tişörtleri giymiştik."

"Bunu performanstaki yerlerimize göre yaptık Baekhyun. Şimdi beni rahat bırak.'

"Bu performans ilk konuşulduğunda bunu Chanyeol ayarlamış. Bilmeni istedim."

"Yalanlarınla ilgilenmiyorum."

"Öyle mi? Sen bilirsin."

"O beni seviyor ve sen onu sevmediğin halde hala uğraşıyorsun. Bu çok acınası."

"Acınacak hale sen düşeceksin Bay Platonik. O sana dokunmadı bile, değil mi? Belki benim izlerimi silmek istemiyordur."

Gözlerim kontrolünün dışında dolunca kapıya döndüm. İçeri gitmeye hazırlanırken, başını olumsuz anlamda sağa dola sallayan sevgilimle karşılaştım. Bulanık gördüğüm için o öfkeli bakışların hangimize gönderildiğini seçemiyordum. Bana mı kızmıştı?

Closer to You ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin