Merhaba! Yeni bölüm biraz geç geldi farkındayım. Ama bu bölüm biraz uzun olacak. Oylamayı unutmayın.
Gözlerimi açtığımda yoğun ilaç kokusunun olduğu bir yerdeydim.
Hastane! Nolmuştu bana? Neden buradaydım? En son gördüğüm bana doğru gelen bir jipti. Gerisini hatırlamıyordum.Yoksa hafızamı mı kaybetmiştim? Kendi kendime hafızamı yokladım. Hayır,hala aynı Derin'dim. Hani şu ailesi tarafından sırf hayatı boyunca yokluk çekmemesi için zengin,pavyon işleten bir aileye evlatlık verilmiş sonrasında da başına gelen kalmamış olan Derin.
Etrafıma baktığımda yatağımın hemen yanında koltukta uyuyan bir adam gördüm.İyi giyimli biriydi. Siyah saçları vardı. Suratını dikkatle inleceledim. Sanki bu suratı bir yerde tanıyacak gibiyim ama...
Of Derin saçmalama. Adam zengin birine benziyor. Nerden tanıyacaksın ki?
Gözlerimi etrafta gezdirdim.Yatmaktan sıkılmıştım. Ayrıca bu hastane kokusu beni boğuyor,aklıma eski günleri getiriyordu.Gitsem ayıp olmazdı heralde? Belki bir not bırakabilirdim.Tam yataktan kalkacaktım ki kolumda bağlı olan serumu gördüm.Durumu tam olarak şimdi anlamıştım. Bu adam bana çarpmıştı sonra hastaneye getirmişti. Ah Derin ah nerden bulsun ki şans seni?
Düşüncelerimden bir sesle sıyrıldım. Adam yüzüme şefkatle bakıp, "Nasılsın kızım?" dedi. Boğazımı temizleyip "Şey,iyiyim. Sanırım bana çarptınız değil mi?" dedim yüzsüzce. Adam mahcup bir şekilde kafasını sallayıp "Evet,çok üzgünüm bir anda karşıma çıkınca arabayı kontrol edemedim. Özür di-" adamın sözünü kesip "Önemli değil gerçekten. Bu şehre geldiğimden beri şanssızlıklar peşimi bırakmıyor. Zaten ne zaman şans beni buldu ki?" dedim ukala bir şekilde. Neden böyle davranıyordum bilmiyorum.
Adam kafasını sallayıp "Senden bir şey istiyorum kızım." dedi. Kafamı "Söyle" dercesine salladım.
Gözlerimin içine bakıp "Ben çok eskiden sana çok benzeyen kızımı kaybettim. Şu an evimde tek başıma yaşıyorum. Eğer bu şehre yeni geldiysen ve kalacak bir yerin yoksa benimle kal. Senin gözlerine baktığımda kaybettiğim kızımı görüyorum.Lütfen." dedi. Gözlerimi şaşkınlıkla açarak "Ben...kalamam.Sizi tanımıyorum."dedim. Adam yalvarırcasına bakıp "Sana çarptım, seni bu şehirde yalnız bırakamam. Kendimi asla affetmem." diye üsteleyince bende "Gerçekten bunu yapamam. Evet,bu şehre yeni geldim. Ama ayaklarımın üstünde durabilmek için. Bu zamana kadar hep durdum. Şimdi de durmalıyım. Yinede teklifiniz için çok teşekkür ederim."diye üsteledim. Adam "Ayaklarının üstünde durmak istemen çok güzel. Ama teklifim hala geçerli eğer zor durumda kalırsan lütfen ara. Kapım her zaman açık. İstediğin zaman gelip alabilirim seni. Teklifimi düşün lütfen."dedi. Gülümsedim. "Gerçekten çok sağolun. Düşüneceğim."dedim.Gülümsedi.Yanıma geldi ve elimi tutup "Geçmiş olsun kızım. Telefonunu bekleyeceğim." dedi ve göz kırpıp gitti.
Bana 'kızım' diye seslenişi..ne bileyim biraz garipti ve içimde tatlı bir his uyandırmıştı. Bana çok samimi davranmıştı. Sonuçta haklıydı da. Arabayla genç bir kıza çarpmıştı. Kendini suçlu hissedip bana böyle davranmış olması normaldi.
Ayrıca kızını kaybettiğinden bahsetmişti. Acaba ölmüş müydü? Yoksa daha mı kötüydü?Eminim kızı hakkında yaşadığı kötü bir olay vardı. Belki de kızına zarar gelmesine sebep olmuştu? Belki de benim babam gibi kızını bir aileye evlatlık vermişti. Ya da öldürülmesine sebep olmuştu?
Gerçekten çok meraklısın ve fazla düşünüyorsun Derin.Evet. Yaşadığı şeyler beni ilgilendirmez. Şu an beni ilgilendiren tek konu ne yapacağım. Bu ilaç kokusunun fazla olduğu yaşamım boyunca hep nefret ettiğim bu yerde daha fazla duramayacağım. Buradan çıkınca nereye gideceğim. Ve asıl önemli olan ise bundan sonraki hayatıma nasıl devam edeceğim. O adamın hayatından daha önemli düşünecek çok şeyim var. Neden ben Allahım? Neden?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Derin Sırlar
RomanceHayatında yaşadığı olaylardan sonra kendine yeni bir sayfa açmak isteyen inatçı,masum bir kız ile kötü,yakışıklı,sırlarla dolu bir çocuğun aşk dolu,esrarengiz hikayesi! Eğer sende bu iki gencin yaşadıklarına tanık olmak istiyorsan kitabı kütüphanen...