Uyandığımda John hala elimi tutuyordu ve 10 dakika sonra inişe geçecektik.
Ben uyuduğumda John da uyumuştu, fakat elimi bırakmaması hoşuma gitti.
- Demek uyandın uyuyan güzel.
- Ah, evet. Uyku güzeldi ,.
- Horluyordun Doutzen,
Aman tanrım, dünyanın en yakışıklı erkeğine rezil olmuştum .
- Şey.. Ben..
- Şaka yapıyordum
Rahat bir nefes aldım.
"Sayın yolcular, lütfen kemerlerinizi bağlayınız. İnişe geçiyoruz."
Uçaktan indiğimde beni "yeni ev arkadaşım sayın psikiyatrist" karşılayacaktı,
- Seni yeniden görebilir miyim Doutzen ?
- Şey, yani, sanırım evet.
- Numaram kitapta yazıyor.
Numarasını yazmıştı , aman Tanrım!
- Seni arayacağım.
- Güzel, görüşürüz tatlı kız.
-Görüşürüz John .
Uçaktan indim ve siyah gömlekli, köylü adamı aramaya başladım . İşte , oradan bana bakıyordu. Yaslandığı araba kırmızı bir lamborghiniydi.
- Ben Doutzen
- Spencer.
Uzattığım elimi sıkmadı ve ön koltuğa oturdu.
Bu ukalayla işim vardı .
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bir Mazoşist Olmak
Teen FictionPsikoloğum bana Mazoşist ve %44 derecesinde şizofren olduğumu söylediğinde büyükbabama döndüm.Yüzünde, söylemiştim ifadesi vardı.