Sanırım en sevdiğim şarkıcı
CEM ADRİAN💎💎Kaderimizin bazen bize bi taraflarıyla gülme şekli vardı.
Benimki çoktan kahkahalara boğulmuştu.Efkan beni iyice duvar dibine sıkıştırırken kalbim yerinden çıkacak gibi atıyordu.
O bilmiyordu ama şu anda heyecandan ölme ihtimalim çok yüksekti.
Beni iyice duvar dibine sıkıştırdığında Midem bulanmaya çoktan başlamıştı derin bir nefes aldığımda gözlerini gözlerime değdirdi.
"Ben be ben sen-" diye başladığım cümlemi sarı bamyanın kesmesiyle yutmak zorunda kalmıştım."Efkan ne oluyor burada."diye cırlamasıyla duvar dibine sinmem aynı anda gerçekleşmişti.
Efkan elllerini yavaşça belimin kıvrımından çekerken, ruhumuda bedenimden çekmiş gibi uçurumun kıyısından aşağıya doğru sallanmaya başladım.
Kendini geriye çektiğinde meleğe doğru gülerek döndü ve biraz önce hiç birşey olmamış gibi gülümsedi.
"Birşey olmadı canım.Değil mi levla?"
Başımdan aşağıya doğru inen kaynar su değil okyanuslardı sanki.Ne yani hiçbirşey olmamış gibi, melek başkasını öpmemiş gibi mi davranacaktı.
"Evet melek."
Sesimin sert çıkması meleği ürpertirken efkan hiç yüzüme bakmadı.Kalbimin kırılma sesi etrafta yayılırken bunu sadece benim duyduğumu biliyordum. Zaten beni hep ben duymamışmıydım.
Biz babasız kızlar sevgisizliği iyi bilirdik.Ağır başlı olmayı.Boynumuz büküktür bikere kimse kaldıramaz yerden. Sevdiği adamda kırarsa bu kızları,ne kalır onlardan geriye?Serzenişten başka hiçbirşey vermemiş miydi bedenime.
Gözlerim susuz kalmış bir toprağın muhtaç olduğu gibi muhtaçtı şimdi yağmurlara.
Çok vakit geçmeden de dolmaya başlamışlardı zaten.
Ne kadar geçti bana bir ömür gelen zaman ,kaç saniyeydi bilmiyordum.Kafamı kaldırdığım anda efkan ile göz göze geldik.
Bu sefer düz tuttuğum bakışlarım onun duvarlarına çarptığında bir an irkildi ona karşı hep şefkat dolu bakışlarım şu anda öyle değildi.Yavaşça sırtımı onlara doğru dönüp lavaboya yöneldiğimde daha fazla tutamadım gözüme sık sık uğrayan acı yağmurları.
Nefesim kesilsin istiyordum,ben bugün ölmek istiyordum.Girdiğim lavabonun kapısını kapatmadan son bir kere daha onlara döndüğümde efkan ile göz göze gelişimizi kapının sert sesiyle bitirdim.
Çarptığım kapının sesi beynimi sarsarken ,yavaşça lavabonun temiz yerine oturdum.
Sarsılan tek yerim beynim değildi. vücudum zangır zangır titriyordu.Bu kadar mı seviyordu başkasıyla öpüştüğünü gördüğü halde hiç birşey dememişti.
Bende aynısını yapmıyormuydum.
Gerçi ben daha fenasını yapıyordum başkasını sevdiğini bile bile seviyordum.
Gurursuzdum aşk ile gurur arasındaki ince çizgi bende yoktu, çünkü ben o ince çizgiden aşağıya bırakmıştım kendimi.
Yuvarlandığım dünyada kendi çizgilerimi tartarken açılan kapının farkındaydım ama dönüp bakmadım.
İçimden kim olduğunu bilmediğim kişinin bir an önce çıkmasını istiyordum.
Bir süredir orada dikilen kişiye bakmak için kafamı kaldırdığımda,efkan yüzüme dik dik bakıyordu.
Neden sürekli bana böyle bakıyordu?
Bu kadar mı nefret ediyordu.Bu düşünce kalbimi sızlatırken gözlerimi kaçırdım,beni ölüp ölüp dirilten çukurlardan."Bir şey mi oldu efkan.Hayır yani bilmem farkındamısın ama burası kızlar tuvaleti."
Yüzüme alayla bakarken bende ona sinirle bakıyordum.
"Eminmisin?" diye sorduğunda kafamı aşağı yukarı sallayıp lafa girmeye başlıyordum ki, içeri giren adamla şoka girdim.Efkan'dan gelen kıkırtıyla kafam anında ona dönmüştü bu ne ilahi bir manzaraydı böyle.
Utançtan kafamı yerden kaldırmadan koşarak dışarıya çıktım.
Bu sefer doğru tuvalete girdiğime emin olduğum kapıyı kapattım.
Yüzümü sertçe yıkadığımda tüm makyaj akıp gitmişti. Benim gibi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
PERESTİŞ
ChickLit"Acının tarifi yok efkan-" Tok ve erkeksi sesi lafımı bölerken asla aşk sözcükleri duyamayacağım ağızı bir kez daha aralandı. "Benim acımın tarifi sensin levla." Asla sonu olmayan bir yolda buluşmuşlardı. Kader çoktan yazılmış acılar birikmişti. N...