KÂĞIT

35.BÖLÜM

Savaş'ın belime sarılı olan ellerini usulca çektim ve hırkamı üzerime geçirdim odaya aniden Selin'in girmesi ile durdum. Bu kıza kapı çalmayı öğretmemişler miydi acaba.
SELİN:Savaş.
SİREN:Ne yaptığını zannediyorsun Ya?
SELİN:Kocamı uyandırmaya geldim saat 11 kahvaltıya bekliyorlar.
SİREN:Çık odadan!
SAVAŞ:Aşkım noluyor?
SELİN:Canım hadi kalk artık,kahvaltıya bekliyorlar.
Deyip benim yerime uzandı ,kolundan sertçe tuttum ve ayağı kaldırdım
SELİN:Bırak canımı acıtıyorsun!
Daha da fazla sıktım.
SİREN:Bana bak yüzsüz gerizekalı,eğer bir daha benim kocama bu şekilde yaklaştığını görürsem sadece kolunu acıtmakla kalmam bu kolunu sana yediririm!
Işaret parmağımla kafasına baskı yaparak
SİREN:Anladın mı ,girdi mi o seviyesiz beynine!
SELİN:Tamam bırak kolumu,acıyor .
SİREN:Defol git şimdi,bir daha canımı sıkarsan seni mahfederim!
Dedim ve kolunu bıraktığım gibi odadan çıkmıştı.
SAVAŞ:Sakin ol yavrum.
SİREN:Bana bak sende bana sakin ol felan deme !
SAVAŞ:Tamam ben halledicem o nu bugün,ama şu dünü tekrarlasak mı ?
Deyip belimden kendine çekmişti.
SİREN:Kahvaltıya inmemiz lazım.
SAVAŞ:Yoo hiçte bile lazım değil,kahvaltı yerine seni yesem çok güzel olacak.
SİREN:Yaa aşkım bir rahat durur musun lütfen.
SAVAŞ:Okadar güzelsin ki,bu mümkün değil.
SİREN:Yaa öyle mi.
SAVAŞ:Evet güzelim öyle.
Kucağından kalktım
SİREN:Hadi paşam ,kahvaltıya.
Rutinlerimizi tamamladıktan sonra aşağıya indik Selin'in telefon ila konuşması dikkatimi çekmişti.
SAVAŞ:Neden durdun hayatım?
SİREN:Sevgilim sen in ben hemen geleceğim.
SAVAŞ:Bir sorun yok değil mi ?
SİREN:Hayır hayır telefonumu odada unuttum sanırım,onu alıp geleceğim.
Dudağıma hafif bir öpücük kondurdu ve aşağıya indi ,bir kaç dakika sonra duyduklarım karşısında şoka uğramıştım. Telefonumdan hemen ses kayıdına aldım ve konuşmasını bitirdikten sonra beni fark etmesine izin vermeden aşağıya indim ,herkes masadaydı yerime geçtim ve iştahla kahvaltımı etmeye başladım. Suyumdan bir yudum aldım ve ellerimi birleştirdim
SİREN:Ee Selin ne zaman söylemeyi düşünüyordun?
SELİN:Neyi?
SİREN:Karnındaki bebeğin Savaş'tan olmadığını.
SELİN:Ne diyorsun sen ya?
SİREN:Ne kadar süre kandırmaya çalışacağını zannediyordun?
SELİN:Yok öyle birşey,bakmayın yalan söylüyor,kıskanç!
SİREN:Asıl sen yalan söylüyorsun,seni telefonla konuşurken duydum.
Ses kayıdını açtım ve herkese dinlettim.
SİREN:Bu damı yalan?
Yerin dibine girmiş gibi gözlerini kaçırıyordu.
NAZ:Yuh ya gerçekten pes yani,ben zaten biliyordum birşeyin olduğunu.
BÜYÜKANNE:Gelin ne diyor Selin ?
Savaş hiç bir şeye aldırış etmeden kahvaltısını etmeye devam ediyordu.
AKIN BEY:Ayıp.
SİREN:Ayakta uyutulmanızı göze alamazdım.
BÜYÜKANNE:İyi yaptın kızım çok iyi yaptın,ee sende ait olduğun yere gidersin artık.
Büyük anne yardımcılara bavullarını toplaması için yardım etmelerini söylemişti,kurtuluyorduk.
SİREN:Aşkım birşey demiyecek misin ?
SAVAŞ:Birdaha görüşmemek üzere ,ha bu arada söyle şirketten çıkışını versinler,kovuldun ha birde boş ol ,boş ol,boş ol!
SELİN:Ama Savaş .
BÜYÜKANNE:Hadi kızım hadi.
GECE
SAVAŞ:Kıza bak ya,cesarete bak.
Deyip sırıtmıştı kitabımı okuyarak cevap vermeye çalışıyordum bende elimden kitabı çekti ve masaya koydu .
SİREN:Aşkım okuyordum.
Deyip dudaklarımı büzdüm.
SAVAŞ:Diyorum ki....
Esneme numarası yaptım ve uyku bandımı takıp uyuma moduna geçtim.
SAVAŞ:Uyumuyorsun güzelim biliyorum.
Deyip kalçamı sıktırmaya başlamıştı.
SİREN:Senin uykun gelmedi mi hayatım baya erken kalktık bugün?
SAVA:11 de kalktık,baya erken mi?
SİREN:Ne bileyim beni bir uyku bastırdı hadi sarıl uyuyalım.
SAVAŞ:Anlaşıldı istemiyorsun,tamam.
Dedi ve arkasını dönüp yattığını hissetmiştim. Bu şekilde yatmak istemiyordum .
SİREN:Bana dön sarılmanı istiyorum.
SAVAŞ:Uykum var kıpırdayamam,hadi iyi geceler yavrum.
Önüne yattım ve kafamı koluna yerleştirerek onunda bana sarılmasını sağladım kokumu içine çektiğini hissedebiliyordum.
SAVAŞ:Ölürüm kokuna kadınım.
SİREN:Bende sana ölürüm her bir zerresine aşık olduğum adamım.
Diyerek mükemmel bir uykuya dalmaya geçiş yapmıştım.