KÂĞIT

38.BÖLÜM

Alarımın sesi ile uyandım,kaç ta gelmişti bu hödük acaba ayı gibi uyuyordu. Bacağımda olan kolunu hafifçe kaldırdım ve rutinlerimi yapmaya başladım. Tamamladıktan sonra odaya girdiğimde hala uyuyordu gözlerimi devirdim ve seslendim.
SİREN:Öküz!
SAVAŞ:Hmm.
SİREN:Hadi öküzcüm kalk ,saat geldi uçağa yetişeceğiz.
SAVAŞ:Hmm hmm.
Uyanmıyordu ama bir çözüm vardı tabi,bardaktaki suyu yüzüne döktüğümde paşa paşa kalkmıştı.
SAVAŞ:Ulan!
SİREN:Saat geliyor yapmak zorundaydım.
RİZE
Havası muhteşem di buranın ya mükemmel bir yer di resmen.o kokuyu içime doldurdum ve yengemin "Sizin odanız burada kuzum." Demesi ile odaya geçtik
YENGEM:Siz pek alışık değilsinizdir yer yatağına ama.
SAVAŞ:Yo yenge gayet güzel bence zahmet bile etmişsin.
Savaş ve yer yatağı dudaklarımı gülmemek için bastırdım ve "Teşekkür ederiz ,yengecim."diye ekleyerek yatağa kendimi attım.
SİREN:Yatabilecek misin sen yer yatağında?
SAVAŞ:Neden yatamayayım,öyle biz senin gibi el bebek gül bebek büyütülmedik gördük yani küçüklüğümüzde yer yatağıda.
SİREN:Bir kere bende yattım,hatsiz ukala seni.
Eşyaları dolaba yerleştirmek için kalktığımda Naz'ın gelmesi ile durdum.
NAZ:Hadi hadi çabuk ,keşfe çıkalım.
SİREN:Hemen eşyaları yerleştirip geliyoruz kuzum.
Dedim ve karşılıklı öpücük atarak gitti.
Dışarıdan kemençe sesi geliyordu,ruhumu dinlendiriyordu bu ses benim amcam çalıyordu büyük ihtimal.Kendisi tam bir kemençe ustasıdır zaten. Dolabı yerleştirdikten sonra hazırlandık ve dışarıya çıktık .Hava aşırı soğuktu. Gördüğüm manzara karşısında şoka uğramıştım Kaan ile Cenk'temi oradaydı halisünasyon görmüyordum değil mi .Cenk'in Savaş ile selamlaşmasından sonra kendime gelmiştim.
KAAN:Ee nereye gidiyoruz?
CENK:1 hafta baya eğleneceğiz gibime geliyor.
Kaan ve Savaş'ın aynı ortamda bulunduğu bir hafta baya eğleneceğiz evet,biri katil olup çıkmazsa ıyidir.
NAZ:Ee hadi gidelim artık.
Arabalara bindik ,rafting yaptıktan sonra ormanın içine girdik ve doğayla baş başa kaldık.
CENK:Boyum kadar otlar var,bunlar beni yerler.
SİREN:Ama onlar bir canavar yada bir ayı değil ,onlar bir ot.
Dediğim lafa kalmadan arkamızdan gelen hrr lama sesine yavaşça döndüğümüzde arkamızda olan devadan büyüklükteki ayıyı fark ettik. Gözlerimin kocaman açılması üzerine ayı ile konuşmaya başladım.
CENK:Ya sen ne şom ağızlı bir kızsın ya.
SİREN:Sus be,cici ayıcık,tatlı ayıcık bak seninle anlaşabiliriz aramızdaki sorunu halledebiliriz tamam mı minik ayıcık ,şimdi sakin ol tamam mı.
CENK:Oda hemen yedi,ayı lan o ayı tek lokmada çiğnemeden yutar bizi .
Diye söylendikten sonra tekrardan hrrr layarak buraya geldiğini fark ettiğimizde jet hızı ile koşup ağacın tepesine çıktık. Biraz zaman geçtikten sonra indik ama Cenk hala ağaçtan inmiyordu.
SİREN:Yaa insene manyak.
CENK:Banane ya ,gidin yerse sizi yesin ilk önce ben çok gencim.
SİREN:Deli aynı yaştayız in hadi.
Omuzlarını silkmesi üzerine gözlerimi dikip
SİREN:Cenk!
Dediğimde"Tamam be iniyorum." Diye söylene söylene inmişti .
NAZ:Bir fikrim var .
CENK:Eyvah.
NAZ:Sus be öküz.
SİREN:Neymiş o fikir.
NAZ:Şimdi bir yerde okumuştum ayılar kendilerinden büyük olanlardan korkarlar .
CENK:Ee ne yapalım şimdi büyüme iksiri mi içelim.
SİREN:Aşkım.
Diyerek omuzlarını göstermiştim.
CENK:Hee anladım,mantıklı olabilir aslında.
Savaş beni Cenk'te Naz'ı omuzuna almıştı Kaan tek tabanca kalmıştı.
SİREN:Kaldır elleri kaldır,korksunlar.
NAZ:Hhhrrr!
CENK:Aman da ne korktu ne korktu,kızım sen kaç kilosun ya omuzlarım çürüdü.
NAZ:Hayvan odun,bir kıza bu söylenir mi 50 kiloyum.
SİREN;Aşkım sen ,ağırdı mı omuzların.
SAVAŞ:Yoo hayır benlik bir sıkıntı yok ,varmı yok mu belli değil yemek ye az.
SİREN:Aa olmaz fiziğime dikkat etmem lazım.
......
Eve geldiğimizde havanın karardığını eve girdigimiz an anlamıştık.
AMCAM:Baya gezdiniz .
SİREN:Bu daha ne ki amca.
Diye evde gülleler başlamıştı seviyordum kalabalık aile ortamını.
KAAN:Ya amca senin yok mu böyle hikayelerin felan anlatsana.
AMCAM:Anlatayım tabi,uzun zamanlar önce burda bir karagoncula yaşardı,bu kadın hiç kimseyi sevmezdi eğer onun istemediği yerde dolaşıp ona kendini fark ettirirsen sana sorular sorardı,ama verdiğin her cevabın başına kara kelimesini eklemek zorundaydın yoksa seni oracıkta öldürürdü.
Tamda o sırada şimşek çakmıştı Savaş'ın koluna sıkıca sarıldım.
CENK:Amca hikaye anlat dedik ,sen korku filmi çektin ha.
YENGEM:Hadi bakalım yorumladınız mi gençler sabah erkenden ,pikniğe gideceğiz yataklara.
Odaya geldiğimizde pijamalarımı giydim ve öküz gibi uyuyan Savaş'a hayret ederek baktım.Yattığı gibi uyumuş olamazdı herhalde.
Yaa gelirse o karagoncula.
Yatağa usulca uzandım ve yorganın içine girdim.
SİREN:Savaş.
SAVAŞ:Hmm.
SİREN:Uyudun mu?
SAVAŞ:Hmm hmm.
Ya of Savaş ya bari benim uyumamamı bekleseydin gözlerimi kapattıktan 2 3 saniye sonra sanki biri cama vuruyormuş gibi sesi fark ettiğimde tüylerim diken diken olmuştu kalkıp cama baktım ama kimse yoktu. Geri döndüğüm an Savaş'ın karagoncula diye bağırması ile gözlerimi korku ile kapattım ve elime geçen yastığı Savaş'a geçirdim.
SAVAŞ:Uyu hadi uyu şaka,yarin kalkamayacaksın bak.
SİREN:Çok korktum,komik değil di.
Kolunu açtı ve "Gel"dedi
SİREN:Gelmeyeceğim.
Dedim ve arkamı dönerek yorganı kafama kadar çektim.Belimden kavradı ve beni kendine daha da sokuşturarak kokumu içine çekti hissetmiştim.
SAVAŞ:Uyu hadi güvendesin.