Hele şükür huzurlu vakit geçirmeye zamanımız olmuştu. Ayçasız hayat keyfi sürmek gerçekten de çok keyifliydi. En son Çağrı da peşinden gitmişti ve Gülfidan teyzeyle arkalarından kahkahalar atmıştık. Vallahi Gülfidan teyzeyle ruh yaşlarımız aynıydı. Bu sessizliğin üzerine gelen kapı gıcırtısı beni dibe gömmüştü. Oysa ki ben çok sevmiştim. Olana çağre yok Çağrı dedim ve usulca oturduğum yerden kalkıp kapıya döndüm. Tam da tahmin ettiğim gibiydi Çağrı ve yılışık sevgilisi gelmişti.
''Hoş geldiniz benim canı gönülden sevdiğim mümin arkadaşlarım. Hadi içeri geçelim de Ayça arkadaşımız hasta olmasın. Zaten akıldan noksan daha fazla üşütürse bünye kaldıramayabilir maazallah."
İşte ben vurdu ve gol oldu. Birine gıcık oldum mu sevmem için bir sebep kalmamıştır. Baştan kaybettin Ayça.
Çağrı Ayça'nın peşinden gittiğinde annem aramış ve bugün de gelemeyeceklerini söylemişti. Hava biraz biraz kararmaya başlamıştı. Ağır bir şekilde ayağa kalktım ve Ayça'ya bağırdım.
"Ayça gel hadi sofrayı hazırlayalım."
İlkten bir gözlerini devirdi fakat sonra benim ışın saçan gözlerimi gördüğü an doğrulup mutfağa doğru yol izlemeye başladı. Arkasından bende mutfağa gittim ve hızlı bir şekilde sofrayı kurduk. Sonuç enfes bir sofra. İşin tarafı sofra kurulurken hiç huzursuzluk da çıkarmadı. Hep beraber sofraya gittik ve yerlerimize geçtik. Hem yemek yiyor hemde sohbet ediyorduk. Sohbet ediyorduk derken ben Gülfidan teyzeyle konuşmaya başlamıştım Ayça da bize çekemez bakışlar yolluyordu. İşte mükemmeliyetim her zaman kendini belli ediyordu. Bir Çağrı olmak kolay değildi. Konuşmaktan yemeğimi yiyemiyordum. Ben, yemek için her şeyini verebilecek olan ben. Çabucak önümdeki son lokmayı da bitirdim ve arkama yaslandım. Ayça'ya döndüm ve konuşmaya başladım.
"Ayça, Çağrı biz bugün Gülfidan teyzemle çok yorulduk. Hayliyle sizin arkanızdan bir de bu koca bahçeyi yıkadık hiç takatimiz kalmadı. Sofra ellerinizden öper. Biz salona gidiyoruz film izleyeceğiz siz de sofrayı hazırladıktan sonra gelirsiniz."
"Niye sadece biz ikimiz topluyoruz sen nesin?"
"Misafir gülüm, misafir. Hadi kalksanıza siz gelmeden başlatırım filmi."
"Hadi Ayça kalk da toplayalım masayı."
Masadan hızla kalktım ve Gülfidan teyzeyi de kaldırıp koluna girdim. Ne şeker bir kadındı bu böyle ya. Salona gittik ve televizyonu açtık. Sırayla kanalları gezmeye başladım ve o da ne ? Gözüme bir şey mi çarptı? Nalet olsun bendeki bu Kanal 7 aşkına.
Bu filmi daha önce 9 kere izlemiştim ama yine izlerdim. Gülfidan teyzeye bir bakış attım ve anlamıştım. Onun da ilgisini çekmişti. Televizyonun sesini açtım daha dan yani başlıyordu. O sırada Ayça ve Çağrı da gelmişti. Film başladı biz ağlamaya başladık. Çok acıklıydı ama.
''Gülfidan teyze görüyorsun değil mi? Bir maden uğruna gitti kadının gül gibi kocası. Ne acı ya.''
"Gitti, gitti, gitti. Aslan gibi delikanlı gitti. Ardında da iki tane çocuk bıraktı."
"Bu dizi farkındasınız değil mi?"
"Sen ruhsuzsan biz ne yapabiliriz Ayça hanım. Yoksa sen de töre uğruna ölmek mi istiyorsun?"
"Susun da bir izleyelim bakalım ne olacak."
Çağrı da kendini kaptırmış filmi izliyordu. Ben bu filme aşığım a dostlar. Ah ah şimdi de zorla Cemal'le gelinlerini evlendirmek istiyorlar.
"Yazık değil mi be Gülfidan teyze? Çocuğun sevdiği vardı."
"Ah kızım ah. "
"Anne bence biri buna dur demeli bu ne ya. Ne töreymiş arkadaş."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Çakışan Yollar ☮
Comédie"Burnunuz mu akıyor? Peçeteniz mi yok? Endişelenmeyin. Hemen bir fırt çekmeniz yeterli."