Ders bittiğinde Bojogae ile spor salonundan ayrılmış kantine gidiyor, bir yandan da voleybol oynarken acıttığım bileğime masaj yapıyordum.
"Çok acıyor mu?"
"Azıcık. Geçer herhalde birazdan."
"Buz alalım mı revirden?"
"Gerek yok ya."
"İyi o zaman soğuk su koyarsın."
Kafamı salladığımda koluma girdi. Kantinden su alıp bir masaya oturduğumuzda Bojogae'nin gözlerinin etrafta dolandığını gördüm.
"Jungkook'u mu arıyorsun?"
"Evet ama gelmedi sanırım."
"Geleceğini mi söylemişti?"
"Evet." dediğinde telefonuma mesaj geldi.
mr. sorry: Kantinde misin?
rlw: Evet.
Sen?
mr. sorry: Şu an değilim.
rlw: Peki olacak mısın?
mr. sorry: Bilmem :)
rlw:
Gideyim o zaman ben.
Bir daha da gelmem.
Bilesin.
mr. sorry: Geldim geldim.
Gitme.
"Selam."
Jungkook'un sesi ile başımı telefondan kaldırıp fısıltıya yakın bir sesle "Selam." dedim ben de. Bojogae'nin yanındaki sandalyeye oturdu ve ikisi konuşmaya başladılar.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mr. Sorry •Jin• ✓
Historia CortaNeden kitaplara aşık birisi kütüphanelerden nefret eder ki? [Kitap kapağı @readerlittlewitch tarafından yapılmıştır♡] 'readerlittlewitch' için yazılmıştır. BojoHoy × Tüm Hakları Saklıdır. |24.06.2019|