Selam 🌸
Okuyucum kaldı ise ben bu kadar iş içinde bir fırsat buldum ve bölüm yazdım. 🙈
HARRY STYLES SEN BİR BEBEKSİN!
❤️❤️❤️
diyerek bölümle sizi baş başa bırakmak istiyorum.
🌸🌸
Bölüm şarkımız: Ellie Goulding-Love Me Like You Do
🌸🌸
💖 İyi okumalar ❤️
Karanlıkta bir araba ilerliyordu, içinde birbirinden habersiz, aşkla dolu iki kalp...
"Peki aşk, günün sonunda insanı evine götürür müydü, yoksa yolunu mu kaybettirirdi?"
Görecek ve öğrenecek çok fazla şey vardı.
Yasak olan daha çekici oluyordu. Belki de kapandayken, insan gördüğü ilk aşka sanki sonsuzmuş gibi tutuluyordu.
Harry Styles...
Milyonların aşık olduğu çocuk.
Bezelye yeşili gözleriyle, buğulu sesiyle hayranlarının beyaz atlı prensi.
Çapkın, güvenilmez, VS mankenleriyle gününü gün eden playboy...
Peki gerçekten kimdi Harry Styles?
O, bir prens değildi. Yani annesinin yeşil gözlü prensiydi fakat hayatında hiçbir kızın prensi olamamıştı, olmayı yürekten istememişti.
Kızların kalbini kıran bir playboy değildi, sadece şöhret rüzgarına kapılmış bir yelkenliydi. Kendini bulduğunda, asla hatalarını tekrarlamamıştı.
Milyonların aşkına değil, sadece yanında oturan mavi gözlü kızın aşkına talip olmuştu.
Kate...
Hayatına öyle bir zamanda girmişti ki. Nasıl bağlandığını bilmiyordu bile. Sesini uzaktan duymuş, mesafelere rağmen aşık olmuştu. Çevresindeki sahte şeyler içinde, Kate, ona dünyanın doğallığını göstermişti sanki.
Turnede, Kate'i son görüşünden sonra kendine bir söz vermişti. Ne olursa olsun, aşkından ölse de Kate'i arayıp bulmayacaktı. Görmeyecekti ve unutacaktı.
Harry sözünü tutmuştu.
Fakat hayat, Kate ve Harry'nin yolunu tekrar birleştirmişti.
Harry Styles, kendini hayatın akışına bırakmıştı. Ne yaşanacaksa, hep beraber yaşayarak öğreneceklerdi...
**
***Harry'nin Ağzından***
Olmaktan korktuğum yer, böyle bir yer olmalıydı.
Radyoda çalan şarkı da hiç yardımcı olmuyordu. Oysa aramızdaki sessizlik bir nebze son bulur belki diye düşünerek açmıştım radyoyu.
(Şarkı: Love Me Like You Do- Ellie Goulding)
"You're the light, you're the night
You're the color of my blood
You're the cure, you're the pain
You're the only thing I wanna touch
Never knew that it could mean so much, so much
You're the fear, I don't care
Cause I've never been so high"
Direksiyonu daha sıkı kavradım ve derince nefes almaya çalıştım. Sanırım hayat benimle dalga geçiyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
You Don't Understand
Fanfiction"Anlamıyorsun, seni ne kadar çok sevdiğimi anlamıyorsun!" #1D FanFiction #5SOS FanFiction
