"Ben bir boklar yedim." Koltuğa otururken derin nefes aldım.
Ufuk mutfaktan, "Ne bok yedin lan?!" diye seslenirken masadan bir sigara aldım.
Salonda oturan diğer arkadaşlarıma bakarak sigara yaktım. Duman tavana doğru yayılırken ben de eş zamanlı olarak koltuğa yayılmıştım.
"Sercan, anlatsana oğlum, delirtme bizi. Başın beladaysa söyle?" Ferhat kaşlarını çatarken sigaradan bir duman çekerek başımı hayır anlamında salladım.
"Kasım'ın ablasıyla çıkıyorum."
Ufuk mutfaktan koşarak geldi. "Siktir oradan! Beyinsiz misin sen oğlum?!"
Salondaki herkes bana şok olmuş gibi bakarken Anıl ayağa kalktı.
"Tamam dur yanlış bir şey yapmış olabilirsin, ama bunu niye yaptığını öğrenmek istiyorum."
Oturduğum yerde dikleşirken sigaramdan bir fırt daha çektim. "Kasım beni hiçbir şekilde görmüyordu. Ablasının ilgisini çekiyordum. En azından şimdi yanında olabilirim, ablasının sevgilisi olsam da."
Ufuk bir süre durdu. "Bu kız ablasından nefret ediyor Sercan."
"Oha, eğer birisi bu kızın aklına ablasının inadına seni tavlamasını sokarsa..." Ferhat'ın sözünü kesen Anıl oldu.
"O zaman bu iş tamamdır."
Hepsinin bir anda bana dönmesiyle omuz silktim. "Zekiyim diyorum, inanmıyorsunuz."
"Tamam her şey mükemmel şu an," Ufuk karşıma oturarak sigara yaktı. "Ama bu kız ablasından niye nefret ediyor amına koyayım?"
Kafamı koltuğa atıp onlara baktım. "Çünkü ailesinden gerekli ilgiyi almıyor. Bütün ilgiyi ablası alıyor. Neredeyse Kasım'ın yüzüne bile bakmıyorlar. Ablası her gün karşısında övülüyor, paralar yağdırılıyor, her şeyi yapmasına izin veriliyor. Fakat Kasım'ı sevmiyorlar, evden bile zar zor salıyorlar. Anca ablası izin verirse."
"Bu kötüymüş." Anıl'ın dediğiyle başımı salladım.
"Kasım bu yüzden okulu kasıp kavuruyor, evdekilerden sinirini çıkaramıyor ya. Ama oturup konuşsanız, tanısanız, gayet iyi bir kız."
"Sen okulda olanları nereden biliyorsun amına koyayım? Stalker'lığa bak ya, çıtayı aşmış. Nirvana'yı geçmişsin."
"Eyvallah bilader." Sigaramı bitirip söndürdüm ve arkama yaslandım.
"Yarın o kızı buraya çağır. Kardeşini de al de, nedenini sorarsa birini ayarlarız, baldızla tanışma falan de, yemezse bura sana yabancı gelir en azından yanında ailenden tanıdığın biri olsun de." Ufuk konuştuğunda yumruklarımızı tokuşturduk.
Telefonumu çıkarıp derin nefes aldım. Türkiye'yi sallayan bir rapçiydim, ama sevdiğim kızın ilgisini çekmek için yıkıkları oynuyordum.
Sercan: Yarın bizim buraya gelsene, bizimkiler seninle tanışmak istiyor.
Sercan: Biraz yabancılık çekebilirsin, istiyorsan kardeşini al.
Ecem: oluuurr
Ecem: yarın sabah 9'da oradayız
Ecem: öğleden sonra kardeşin dersi var
Ecem: gittikten sonra yanlız kalırız belki :)
Sercan: Düşünülür.
Sercan: Görüşürüz güzelim.
Yüzümü buruşturarak Whatsapp'dan çıktım ve bizimkilere döndüm.
"Resmen altına girmek istiyorum dedi. Sabah dokuzda geleceklermiş, Kasım'ın da öğleden sonra dersi varmış. Belki yanlız kalırız diyip gülücük attı."
"Oha oğlum, kız çok hızlı." Ufuk kahkaha attığında göz devirdim.
"Sorma be, ama bir yola çıktık ve sonu sikilmek olsa da katlanacağız."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
kasım • ezhel
Fanfictionona son kez baktığımda, bakışlarını bana çevirmiş, stabil bir şekilde bakıyordu.