Jungkook son koliyi de kucakladıktan sonra şoföre teşekkür ederek apartmana girdi. Sabahtan beri Jimin'in kendi evin taşınmasıyla uğraşıyorlardı.
Açık olan kapıdan içeri girdikten sonra önünde duran Jimin'i süzdü.
"Jungkook,sana ne kadar teşekkür etsem az."
"Ne yaptım ki? Alt tarafı iki koli taşıdım hahaha"
"O koliler çok ağır ama. Hem koliyi taşırken nasıl zorlandığın, yüzünden belli oluyor"
Elindeki koliyi kenara bırakıp Jimin'e doğru adımladı.
"Bu kaslı kollar her şeyi zorlanmadan taşıyabilir...Seni bile!"
Jungkook, Jimin'i anlamadan belinden kavrayarak kucağına aldı. Bir anda gülmeye başlayan Jimin Jungkook'un kucağından inmeye çalışıyor, Jungkook ise kocaman bir gülümseme ile kolları arasındaki melekten gözlerini ayırmıyordu.
"Jungkook bırak- hahahshahsh"
"Tamam tamam"
Kısa olan kucağından indikten sonra bir süre daha onu izledi. İzlemelere doyamıyordu ki.
"Hadi şu kolileri odana taşıyalım"
"Kendime ait bir odam mı var?"
"Tabiki de. Senin için bir kaç sürpriz hazırladım."
Birlikte kucaklarına birer koli aldılar. Jungkook önden giderken Jimin de onu takip etti.
Koridorun sonundaki açık mavi kapıdan içeri girdiklerinde Jungkook Jimin'in tepkilerine bakmıştı. Jimin hala etrafına bakınıyordu. Çoktan gözleri dolmuştu.
"Bunlar... Bunlar çok güzel"
İkisinin fotoğrafları ile dolu olan koca panoya baktı. Ardından masada duran müzik kutusuna kaydı gözleri.
Odadaki renklerin çoğu açık maviydi. Jimin'in en sevdiği renk."Bu müzik kutusu.."
'The Nightmare Before Christmas'
Jimin'in en sevdiği animasyondu bu.
"Sevdiğini söylemiştin. Ben de birlikte dinleriz diye düşündüm."
Jimin odayı dolaşmaya devam etti. Yatağın kenarında açık mavi bir gece lambası vardı. Karanlıktan korktuğunu biliyordu.
'Çok düşünceli' diye geçirdi içinden.
Jimin gözlerini Jungkook'ta durdurduğunda hiç düşünmeden kollarına atladı sevdiğinin.
"Çok teşekkür ederim"
Yüzü, uzun boylunun boynuna gömüldüğünden sesi boğuk çıkmıştı.
"Hepsi senin için güzelim"
Jungkook Jimin'in saçlarına kokulu bir öpücük bıraktı ve sarılışına karşılık verdi.
"Seni çok seviyorum"
"Biliyorum. Ben de seni seviyorum"
Uzunca bir kucaklaşmadan sonra kollarını ayırdılar. Birlikte kolilerin içindeki eşyaları çıkarıp,yerleştirdiler.
.....
Jimin elindeki yastık ile gecenin bir yarısı odasından çıkmış, Jungkook'un odasına gidiyordu. Gece uyandığı zaman korkmuştu. Gece lambası da vardı fakat yine de bu gece yanlız uyumak istemiyordu.
"Jungkook?"
Kapıdan seslendi. Fakat şu anda yatağında horul horul uyuyan koca tavşanın uykusunun çok ağır olduğundan haberi yoktu.
"Jungkook, uyan"
Jimin Jungkook'un yatağının yanına gelip, omzundan dürtükledi.
"Hey, öldün mü?"
Jungkook hiçbir şekilde tepki vermeyerek uyumaya devam ediyordu. Jimin korkmuştu. Uykusunda boğulup ölme ihtimalini bile düşünmüştü.
Uyuyan tavşanı daha fazla sarstı. Kesinlikle uyanmıyordu.
"Kış uykusuna mı yattın anlamıyorum ki"
Biraz düşündü. Bu oğlanı nasıl uyandırabilirdi?
Bir anda kafasının üstündeki ampül yandı. Bulmuştu!
"Jungkook! Aman tanrım! Bacağım!"
Kendini yere atarak bağırmaya başladı. Bu pek de sağlıklı bir fikir değildi fakat Jungkook'un da uyanacağı yoktu.
"Jungkook!!"
"Noldu! Jimin! Nerdesin?! Jimin!!"
Jimin derin bir nefes vererek ayağa kalktı.
"Ah tanrım sonunda"
Yatakta doğrulmuş olan oğlanın yanına gitti ve kollarını etrafına sardı.
Jungkook ise hala ne olduğunu anlamaya çalışıyordu."Seni koca bebek"
Kafasına bir öpücük kondurdu.
"İyi misin Jimin? Neden bağırdın?"
"Ayı gibi uyuyordun da ondan"
"Hahah ben mi hahha. Benim uykum çok hafiftir bir kere"
"Diyene bak. Bir an odada goril var sandım."
"Ben hiç horlamam Jimin. Sen yanlış duymuşsun"
"Hmm evet yanlış duymuşumdur. Hem...kay bakıyım yana"
Jimin Jungkook'un yanına uzandı. Yorganı ikisinin üstüne örterek bedenini tamamen yanındaki büyük bedene yapıştırdı. Jungkook da Jimin'i kollarıyla sardı.
"Sonsuza dek böyle kalalım. Olur mu?"
"Sonsuza dek böyle kalalım"
•Son Değil:)•
ŞİMDİ OKUDUĞUN
I like you~jikook texting
De Todo[Tamamlandı!] "Arkadaşlar birbirini öper" 🍁 11.07.2019 🍁9.10.2019