twenty eight

2.7K 193 50
                                    

Burayı özledim lan

----

"Hadi Berkant! Bir pantolon giymek bu kadar zor olmamalı ya." Camına doğru bağırarak aşağıda beklemeye devam ettim.

Bugün pazardı ve biz bizimkilerle birlikte bisiklet sürmeye gidecektik. Bisikletimle beraber Berkant'ı kapının önünde bekliyordum ama pantolon giyeceğim diyerek eve gitmiş, on dakikadır da aşağı inmemişti.

"Aaah bebeğim, ben hala deliyim~" Açılan kapıdan şarkı söyleyerek çıktığında derin nefes alarak kapıya döndüm. Beni görür görmez sırıtarak ayakkabılarını ayağına geçirmiş, bağlamadan yanıma gelmişti.

"Sen yokken ne gece ne de gündüz ne ay var ne tek bir yıldız~" Yumruk yaptığı elini ağzıma yaklaştırdığında şarkıyı söylememi istediğini anlamıştım. Oyununa ayak uydurdum.

"Her yer karanlık ve ıssız göremiyorum~" Gülerek söylediğimde sırıtarak burnumdan makas almış, eğilerek ayakkabılarını bağlamaya başlamıştı.

"Selam aşkım." Doğrularak yanağıma minik bir öpücük koydu ve yandaki bisikletine bindi. "Selam uyuşuk."

Bana dil çıkardıktan sonra sürmeye başlamıştı. Sırıtarak peşinden ilerledim. "Bizimkiler bekliyorlar, hızlı sürelim." Bana kafa salladıktan sonra ikimizde pedallara asıldık. Hızlı süren sevgilimin peşinden giderken arkaya doğru dönerek bana bakmış ardından sırıtarak yavaşlamıştı.

Yanına vardığımda beraber sürmeye başlamıştık. Gülerek ellerini bıraktığında onu izliyordum. "Düşeceksin dikkat etsene."

Tabii ki beni umursamayıp hareket yapmaya devam etti. Bana göz kırptığında karşılık olarak göz devirdim ve sürmeye devam ettim. On dakika sonra bizimkilerin yanına vardığımızda yolun ortasından bisikletimi kaydırarak durdurdum.

Yaptığım hareket üzerine Talha 'oooo' gibi bir tepki verirken Emre alkışlamıştı. Sırıtarak selam veriyor gibi yaptım. Berkant da yanıma gelip durduğunda selamlaşmıştık.

"Hiç gelmeseydiniz kardeşlerim biz sizi akşama kadar beklerdik. Yirmi dakika geç kaldınız lan!" Talha sinirle söylediğinde omuz silktim. "Kankan bir saat hangi pantolonu gitsem diye düşündü çünkü."

Söylediğim şey üzerine Berkant hariç diğer ikili gülerken sevgilim göz devirmişti. "Rahat olmam gerekliydi ne yapayım."

"Pantolon pantolondur işte. Rahat olmak istiyorsan eşofman giyseydin."

"Sevgilim üzüyorsun beni." Ona yaklaşıp yanağına öpücük koyduğumda yalandan astığı suratı hemen normale dönmüştü. Gülerek başımı iki yana salladım.

"Hadi artık. Bisiklet sürmeyi özledim. Emre yüzünden her ay paten kayıp bir yerimi sakatlamaktan bıktım." Talha Emre'nin ısrarları sonucu sürekli paten kaymak zorunda kalıyordu. Emre ona öğretmeye çalışsada Talha dengede duramadığı için bir yerini sakatlamaktan geri kalmıyordu ne yazık ki.

Emre sessiz kaldığında sırıtarak bisikletime oturdum ve pedallara yüklenerek sürmeye başladım. "Talha! Üzme kardeşimi..."

Emre sırıtıp peşimden geldiğinde bana göz kırpmıştı. Bu Talha ve Berkant'ın gözünden kaçmazken Berkant hızla yanıma sürmeye başlamıştı.

"Hayatım o yakışıklıdan etkilenme sakın. Göz kırptı diye düşersin falan." Bazen -hatta çoğu zaman- mal olsa da seviyordum. Kalp işte ne yaparsın¿

trouvaille [texting] ✓ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin