Bölüm 11: Söz..

521 37 11
                                    

"Ben.. senden hoşlanıyorum Woohyun. "

"Ben de senden hoşlanıyorum Seul Bi. Bu yüzden bir daha başına bir şey gelmesine izin vermeyeceğim. "

■■■■■■■■■■■

Uyandığımda yanımda Ms.Gong yoktu. Ben de aşağı indim . Bugün Woohyun'un okulu olmadığı için hala uyuyor olmalıydı. Ben de onun için kahvaltı hazırladım ve lokantaya indim. Birkaç şey yaptıktan sonra yapacak iş kalmamıştı. Bu yüzden tekrar yukarı çıktım. Woohyun yeni uyanmisti ve masanın önünde dikiliyordu. Şimdi ne demeliyim? Dün eve gelene kadar konuşmamıştık. Buldum!
"Günaydın Kangsaeyi." Bana baktı ve gülümsedi. "Sana da günaydın mızmız. " Beraber kahvaltı etmeye başladık.
"Woohyun biz.. şimdi ?"
"Kahvaltı yapıyoruz." Gıcıklık yapmasan ölürsün değil mi?
"Neyse boşver. "

Kahvaltıdan sonra terasa çıktık. Oturup etrafı seyretmeye başladık. Ardından birbirimize baktık. Gülümsedim.O da gulumseyip kolunu omzuma attı.Ve beni kendine yaklastirdi. Benim anlamamış şekilde baktığımı görünce güldü ve konuştu. "Ne var? 21.yüzyıldayız sevgilimize sarılamayacak mıyız?!" Böylece anlayıp anlamamış gibi yaptığı sorumu da cevaplamış oldu. Demek sevgiliyiz. O zaman benden çok çekeceği var daha. Gıcıklık sırası bende. Kolunu kaldırdım ve ondan uzaklaştım.
"O zaman bay çapkın. Çapkınlık yapmak yok.Söz ver."
"Ayh.. bu şaka çok uzadı bence. Ama tamam. Söz senden başkasına bakmayacagim. Sen oyarsın benim gözlerimi zaten."
"Acımam oyarım."
"O zaman sen de söz ver."
"Ne sözü?"
"Benden başkasına bakma.Ve her zaman yanımda ol."
"Söz!"

Parmaklarımızı birbirine kenetledik.(multimedya da var) Ardından ikimiz de kendimizi arkaya attık. Yani uzandık. Bir süre öyle kaldıktan sonra üşüdüm. Woohyun bunu farketmiş olmalı ki bana sarıldı. İşte benim için en güzel anlardan bir tanesi de bu...

-2 gün sonra-

-Woohyun'un ağzından -

Bol iş yapmalı klasik bir haftasonundan sonra yine okuldayım. Herkes sınıfa geldi ve ders başladı. Hoca sınıfa yeni bir öğrenci geldiğini söyledi. Ve içeri bir kız girdi. Seul Bi sanırım. Geleceğini biliyordum. Haftasonu Ms.Gong söyledi ve her ne kadar istemesem de bir şekilde kabul ettirdi. Ve evet.. Seul Bi. Onu oğlanlardan korumak zor olacak. Ama tabii ki elimden geleni yapacağım. Benim sıramın iki yanındaki sıraya oturdu. Macera başlasın... ilk olarak herkes Seul Bi ve beni bilmeli !

Teneffüs olduğunda herkes kafasını sıraya koymuştu. Yani çoğunluk diyelim. Seul Bi ayağa kalktı ve kapıya doğru ilerledi.

"Sevimli mızmız ! İnsan bir selam verir." Dediğimde hemen bana döndü ve aşırı mutlu bir halde bana doğru koştu.

"Selamlar bay çapkın. "

Evet konuşmalarımız büyük ihtimalle insanlara garip geldi. Aman canım bana ne ! İstiyorlarsa hikayeyi okusunlar.

Beden dersinde üstümüzü değiştirdik ve spor salonuna girdik. Çember oluşturduk ve ortaya bir kişi geçti. Ortadaki kişi Seul Bi'ydi. Ama kızların bakışlarını görünce içime sinmedi. Bir kızın topu Seul Bi'nin yüzüne atmasıyla bunun son olmayacağını anladım. Seul Bi topu başka bir kıza attı. Bir süre oyun sakince devam etti. Ardından biri daha Seul Bi'ye top atınca durdurma zamanının geldiğini anladım. Tam Seul Bi topu başkasına atacakken onun duyabileceği şekilde konuştum.
"Mızmız.. top sert geliyorsa en azından kaçmalısın!" Diyip yanına gittim. Ardından onu benim olduğum yere yolladım ve tekrar konuştum.
" Artık ben ortadayım. Devam !" Diyip Seul Bi'den aldığım topu birine atmamla göğüs kafesimin kırılması bir oldu. Kim ne ara attı onu ya ?! Sanırım öleceğim.. Sonra aniden birden çok top daha yedim. Baktığımda top sepeti boştu. Bunların bana gıcığı mı var ? Atanlara baktığımda hepsinin erkek olduğunu gördüm. Tamam şimdi anladım... Kızlar erkeklerin daha fazla atmasını engelledi ve bu şekilde yeni bir oyuna başladılar. Ne hareketliler ben burada ölüyorum. Ben yerde kıvranırken telaştan ölecek gibi bana doğru gelen Seul Bi'yi gördüm. Dizlerinin üstüne çöktü ve yüzümü tuttu.
"Woohyunie iyi misin? "
"Sanırım... hayır. "
"Çok mu ağrıyor?"
"Hayır.. hayır merak etme ben iyiyim." Diyip gülümsedim. Arkadan bir erkek sesi gelmesiyle ikimiz de kafamızı o sesin geldiği yöne çevirdik.
"Sen mi iyisin? Bildiğin ölmek üzere gibi gözüküyorsun." Bu niye karışıyorsa.. Seul Bi oğlanı gördüğünde çok şaşırdı ve ayağa kalktı.

"Marketteki oğlan sendin !"

___________

Gerçekten ama gerçekten hikayemi okuyan, özellikle de oy veren herkese çok teşekkür ederim!! Ben hiç okunmaz diye düşünmüştüm ama toplam okuma 100'ü geçti. İlk oyu gördüğümde tekrar tekrar baktım. Bu benim ilk hikayem olduğu için benim için çok önemliydi..

Öteki kitaplarım 'Karar Ver' ve 'Son Dakika Evliliği' ne de bakarsanız çok güzel olur.. ama onlar Kore ile alakalı değil. Çok uzatmayayim.. iyi akşamlar.

Fighting!!

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Nov 21, 2014 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Gerçek Hayatım (High School Love On)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin