"Burasi öyle herkesi ise alan bir yer değil. "
"Biliyorum.Merak etme bende öylesine girmedim.Peki...ne istediğini söylersen yardım edebilirim."
"Emin misin? "
"Evet,yani sanırım"
"O zaman soyluyorum.Woohyun'u istiyorum"■■■■■■■
Woohyun'u..istiyor ?! Yani..simdi bunu hangi anlamda söylemişti? Ben tam birsey demek için ağzımı açtığımda içeri bir kadın girdi. Yok artık ! Bu kadın. O gün parktaki kadındı. Beni görünce derin bir nefes alıp sinirle verdi. "Şimdi de kızıma mı satasiyorsun ! Gerçekten siz çocukların birşeyleri farketmesi ve ona göre davranması gerekiyor!" İnanamiyordum.Hye Mi denen kız annesini gördüğü an ben sanki ona kötü şeyler yapmışım veya demişim gibi bana bakmışti.Ve ardından üzgün bir şekilde de annesine...Bu kız işini biliyor... ama bir insan neden böyle şeyler yapar ki ?! Annesi de zaten önüne gelene çatmaya hazır. Daha ne kadar sakin kalabilirim bilmiyordum.Onlari nasıl göndereceğimi düşünürken Hye Mi giciginin lafiyla şok oldum.Ne..ne dedi o ?
"Anne...bana Woohyun'dan uzak durmami söyledi. Tam bana vuracakken sen geldin."Yanlış duymuş olmalıyım. Ama annesinin bakışını görünce yanlış duymadığımi anladım. Kadının gözlerinden alev fışkırıyordu sanki. İşte şimdi bittim ben.. Kendimi savunmaya çalıştım.
"Ben öyle birşey yapmadım!"
"Ne yani benim kızım yalancı mı ? Sana iftira mı atıyor? Neden senin gibi biriyle ugrassin ha ! Neden bile yok ortada !"
"Bakın.O geldi ve ban..." Hye Mi lafımı kesti. "Anne bu kızı dinlemene bile gerek yok. Bana az önce nasıl baktığını gormeliydin.. buraya geldiğimde neye uğradığımı şaşırdım!" Ya kadın zaten sinirli işte ! Hala uzatıyor...son çare olarak belki doğruyu söyler diye umut ettim. Tam gidecekti ki kolundan tuttum. Ondan gerçekleri anlatmasıni rica edecektim. Ama yanlış anlama oldu galiba ya.. kadın ben kızı tutunca birsey yapacağımı düşünmüş olmasin !
Ve düşündüğüm şeyde haklıydım.Bu yüzden kadın bana TOKAT ATTI !! Kadına gerçekten çok sinirlendim. Ama haklıydım ! Şoku biraz olsun atlatinca sonunda birsey diyebildim.
"Gidin! Yoksa polis cagiracagim."
"Bence çağır. Ama çağırmak senin aleyhine olur."
İkisini de dışarı ittirdim ve masanın üstündeki bir sürahi suyu arkalarından az da olsa üstlerine gelecek şekilde döktüm. Aslında direkt olarak başlarından dökmek asıl hedefimdi ama ilerledikleri için tam olarak istediğim olmadı. Yine de baya islanmislardi.Sonra hızla içeri girdim. Ve çok kısa bir süre sonra Woohyun ve Ms.Gong geldiler.İkisinin de morali bozuktu.Ama belli etmemeye çalışıyorlardı. Ardından yolda gelirken Hye Mi ve annesini gördüklerini söylediler.Bende sonra anlatacağımı söyleyip bazı yarım kalan işlerime döndüm.
Yemeğimizi yedikten sonra bir haber aldım. Ve moral filan kalmadı... ben.. karakola cagriliyordum. Bunun nedeninin kimler olduğunu biliyordum tabii ki. Anne-kız bana takmislar galiba ya. Woohyun'dan kötü,suçlu hissetmeme neden olan bakışlar aldım. Ve üçümüz karakola gittik. Aslında sansliydik çünkü polis bir tanıdığımız vardı. Yani Ms.Gong'un tanıdığı. Bize haberi veren de zaten oydu. Karakola varana kadar şaşırtıcı şekilde kimse birsey sormamisti.Ama Woohyun çok ama çok bezmiş gözüküyordu. Onu böyle görmek garip, ve üzücü. Zaten anladığım kadarıyla okulda yine Hye Mi ile uğraşıyordu ve bir de benim yüzümden uğraşmak zorunda kalıyordu. Karakolda beni suçlu çıkardılar bildiğin. Çünkü üstleri ıslaktı ve onlar iki kişiydi. Yani teki ötekine şahitlik yapabilirdi. Ama ben... anca kendimi savunabilirdim. Ne bir kanıdım vardı ne de başka birşeyim. Sadece konuşuyordum. Tanıdığımız olan polis kadına son kez 'şikayetçi misiniz? ' diye sordu. Kadın Woohyun'a baktı. Woohyun ne yapacağını bilemiyor gibiydi. Normalde bu kadar buyutulecek birsey yok ama tabi onlar bu olayi cinayete teşebbüs olarak anlattıkları için maalesef durum ciddiydi.Woohyun kararli bir şekilde kafasını yukarı aşağı salladı.Anlasilan kendi icinde bir karar vermişti. Ama neyin kararı?
Ardından konuştu. " Tamam... daha fazla uğraşmaya gerek yok. Okuldan ayrılıyorum."
O...okul ?!! Nasıl yani Woohyun okuldan mı ayrılacak ? Ama neden ? Ms.Gong derin bir nefes alıp verdi. Burada ne döndüğünü sadece ben mi bilmiyorum ?! Kadın şikayetçi olmadığını söyledi ve kızını da alıp gitti. Woohyun sinirliydi. Bıkkınlık yerini sinire vermiş gibiydi. Tekrar lokantaya döndük. Ben hala neler olduğunu anlamaya çalışıyordum. Ve zaten beceriksiz olan ben yanlışlıkla yemeği müşterinin...üzerine..döktüm.Deli gibi özür dileyip duruyordum.Woohyun da oradaydı...
Müşteriler gittiğinde lokanta bomboş kalmıştı. Ms.Gong da bir süreliğine yukaridaydi. Sadece Woohyun ve ben kalmıştık...
"Woohyun... ben "
"Defol Seul Bi !"
"Ne ?!"
"Sen geldiğinden beri başıma iyi birsey gelmedi zaten ! Üstüne bir de borçlu çıktım insanlara !! Yeter ! Hafızan da yavaş yavaş geliyor işte. Hala neyi bekliyorsun? Ben daha kendime bakamiyorum sana nasıl bakayim !!"Sadece ona boş boş baktım. Gidemezdim...
"O zaman ben gidiyorum."
"Woohyun Hayır... gitme!!"Ama yine de gitti. Bende düşünmeden peşinden gittim. Koşuyordu. Ona yetişmem çok zordu.İkimizde yorulmustuk. Daha fazla gücüm kalmamıştı. O iyi gibi gözüküyordu ama ben hic kosmazdim bu yüzden hemen yoruldum.Son gücümle kosabildigim kadar hızlı koştum. Ve kolundan tuttum. Ama engellemesin diye baya bir sert tuttum.
"Woohyun ! Lütfen gitme !"
"Seul Bi... Gerçekten sana bakacak gücüm kalmadı tamam mı ! Daha uğraşmam gereken çok şey var ! Beni takip etmekten vazgeç ! Tamam...ben eve geri döneceğim. Ama sen orda olma ! Bundan sonra oraya gittiğimde seni görmek istemiyorum !!"Ağlayacak durumdayım. Ayrıca ona da sinirliyim tabii ki.Kolunu elimden çekti.
" Kendine iyi bak Seul Bi.. bu son veda olsun. " dedi ve gitti.Aglamaya başladım. Çok uzaklasmamisti daha,hala bana yakındı bu yüzden ağladığımı farketti ve bir an durdu.Sonra derin bir nefes verip koştu. Pislik !! Beni burada hiçbirşeyim olmadan bırakıp gitti ! Hiçbir yere gidemem.İlk defa ağlıyorum ve kesinlikle iyi değil bu his.Tabii ki bu arada da hala hastayım.Ve sanırım yağmur yağacak. Ben biraz yürüdükten sonra yağmur çiselemeye başladı. Bende hemen yakındaki markete girdim.Aglamam çoktan kesilmisti.Cebimde biraz para vardı.Onu harcamak ve harcamamak arasında gelip giderken marketteki masanin oturaklarindan birine oturdum.Yanimda bir oğlan vardı. Ramen yiyordu. Ona aldırmadım.Zaten neden aldirayim ki.Pek aç değildim. O yüzden birşey almamaya karar verdim. Normalde suan gülmem ve kendime gelmem gerekiyordu ama gulmuyordum. Hiç havam yoktu. Kalkarken yanimdaki oğlan ramenin suyunu içiyordu ki ona çarptım ve ramenin suyu üstüne döküldü. Seul Bi durmak bilmiyor ! Bana şaşkın şaşkın bakıyordu. Tekrar tekrar özür diledim ve bugün dükkanda müşterilere yanlışlıkla yaptığım şey geldi aklıma. Ve tabii ki Woohyun... aniden bu kadar değiştiğine göre ciddi bir şeyler yaşamış olmalıydı. Ama suan karşımdaki oğlana odaklanmam gerekiyordu. Peçete aldım ve tişörtunu silmeye başladım. Peceteyi elimden aldı ve kendi yapacağını söyledi. Orada durmamin iyi olmayacağını düşünüp dışarı çıktım. Oğlan hala beni izliyordu. Umursamadım. Bundan sonra ne yapabilirdim ki... evim yoktu, bana anca bir öğün yetecek param vardı,hastaydım ve yağmur yagiyordu.Woohyun beni orada bırakalı baya bir süre geçmişti ama hala beni bulmaya gelmemişti. Yani ben.. gerçekten ortada kalmıştım. Yağmurun hızı biraz artti ben hala marketin önünde yağmurdan korunuyordum. Yere oturdum.Bacaklarimi kendime çektim ve bekledim...Gerçekten Woohyun'un gelmesini beklemeye başladım.Gelmezse ne yapacağımı bilmiyordum ama yinede onu bekliyordum. Birisinin sesini duymamla irkildim.
"Ne yapıyorsun? "
____________Bu bölüm de baya yazdım :D Daha yazacaktım da dedim burada keseyim al sana bölüm sonu işte. Ve evet dizide de böyle bir olay olmuştu. Benimki biraz daha farklı bir şekilde ilerliyor o yüzden devam .. Bende suan ne olacağını öğrenmek istiyorum açıkçası yani tabii ki ben ne olacağını biliyorum ama yine de yazmak istiyorum işte. Belki bugün ikinci bölüm gelir. Ana belki de bugun yazar yarın yayinlarim belli olmaz. Herneyse gününüz mutlu mutlu geçsin vee Cumhuriyet Bayramınız kutlu olsun arkadaşlar ♥ Unutmadan söyleyeyim multide marketteki oğlan ve Seul Bi var.Bu fotoyu iyi ki buldum tam olaylık oldu :D diziyi izleyen okuyucular anladı kesin de neyse iyi günleer ..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gerçek Hayatım (High School Love On)
Roman d'amourHigh School Love On dizisinin karakterleriyle yazılan bir hikayedir. Farklı hayali karakterler eklenebilir. Konusu: Tesadüfi (?) bir karşılaşma her şeyi değiştirebilir mi? Seul Bi bir gün gözlerini açar ve onu görür. .WooHyun'u . Woohyun için her...