Düğüm üstüne düğüm atarak sıkıca bağladığı balonu, ipinden bileğine tutturdu.
Gülümseyerek parmaklarıyla balonun üzerine hayali bir yazı yazdı.
" H A Y A T "
Bir rüzgar esti, kasırga koptu...
Güçsüzdü, direndi.
İnceldiği yerden kopan ke...
İçinde hiç büyümeyen bir çocuk vardı ve şimdi elindeki balonu hiç durmadan üflüyordu. Her bir soluk sanki ruhundan kopup geliyordu. Her bir nefeste, sanki ruhundan bir parça beyaz balonun içine doluyordu.
Canhıraş bir çaba içerisindeydi. Sanki bir an... Tek bir an duruverse elinden kaçıp gidecekti.
Usulca bir nefes daha üfledi ve sımsıkı tuttuğu balon ruhuyla dolup taştı.
Her bir nefeste ayaklarının dibinde bin bir renkte çiçekler açmaya başladı, etraf bahar kokuyordu.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Hayalleri, geleceğinin kolundan tutup yanına çekti.
Hadi biraz daha!
Geleceği, yaşama sevincini sırtında taşıyan umutlarına eliyle "Gel!" işareti yaptı. Onlar sarılırken çocuk bir nefes daha üfledi. Ve onlara koşarak gelen hayat, hepsini kolları etrafında topladı.
Çocuğun günahsız nefesleri güzel bir ruhu besliyordu.
Elindeki kocaman olmuş beyaz balona memnuniyetle baktı. Acele acele bağlamaya başladı. İçine kötü nefislerin besleyip büyüttüğü karanlık duygular karışmamalıydı.
Düğüm üstüne düğüm atarak sıkıca bağladığı balonu, ipinden bileğine tutturdu. Gülümseyerek parmaklarıyla balonun üzerine hayali bir yazı yazdı.
H A Y A T
Sonra bir rüzgâr esti. Bileğine bağlı ip gerildi. Balon artık çılgınlar gibi sağa sola çarpıyordu, içindekiler ise başlarına gelecekleri anlamış gibi gözlerini kapamış birbirlerine kenetleniyorlardı.
Yavaşça arkasını döndüğünde onu gördü.
Başka bir çocuk daha...
Coşkuyla zıpladı. "Bir arkadaş var, bir arkadaş..."
Onun bu coşkusuna cevaben karşısındaki sadece elindeki solmuş renkli rüzgâr gülünü üflüyordu. Onun yüzü ne kadar yaz ise diğerininki güzdü. Üflediği her nefes küçük rüzgarlar çıkarıp kopacak kıyametin haberini veriyordu. Az önce açan çiçeklerin yerinde şimdi dikenler vardı. Taze bahar kokusu yerini zift kokusuyla değiştirmişti.
O, korkuyordu.
Ona durmasını söyledi ama durmadı.
Bir nefes daha!
Rüzgarlar fırtınaya, fırtınalar kasırgaya, kasırgalar hortuma döndü ama o durmadı, sisli nefeslerini üflemeye devam etti.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Daha fazla dayanamayan ince ip bileklerinden can acıtarak koptu ve gri göğe yükseldi. Çığlıklar attı, ellerini yukarı kaldırdı, çocukça bir çabayla geri gelsin diye yalvardı ama nafileydi.
Kötü bir ruh hayatının elleri arasından kaymasını sağlamıştı. Az önce avuçlarında olan hayatı şimdi her bir saniye ondan uzaklaşıyordu.
Tik tak, tik tak, tik tak...
Balon yükseldi, yükseldi.
Beyaz ve siyah bulutlar arasındaki sürtüşmeli kavga gri şimşekler doğurdu ve görkemli bir şimşek balonun üzerinde parladı.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Balon büyük bir yankıyla infilak etti, hayatı etrafa saçıldı, kire pasa bulandı.
Çocuk gitti.
Fırtına dindi.
Artık dağılmış bir hayatta kirli bir ruha sahipti.
