Lucas bu konuda bana güveniyordu ne de olsa yanlışlıkla tam 5 yıl önce bi solucan deliğine girmiştim. Charlie pek bilmediği için charlie soluncan deliğinin çalışma prensibini açıkladım " şimdi charlie şöyle düşün uzun bir yol var ve gitmesi tam 1200 km sürüyor ama sen bu yolu ikiye katlayıp başlangıç ve bitiş noktalarını birleştiriyoruz yani tam olarak gideceğin yolun yarısını bile gitmeden istediğin yere ulaşıyosun ama sorun şu ki hangi solucan deliğinin nereye çıktığını bilemiyoruz" charlie kafası salladı. Şu an uzay gemisi jüpiterin yörüngesine girmek üzere bizim planımız şu :
Ne olursa olsun her hangi bir solucan deliğini kullanmak.
Bu konuda hem fikirdik çünkü geminin ışık hızı modu bozuktu ve başka türlü nasıl gidilir bilmiyorduk en alternatif yol buydu. Suzy düşüncelerini söyledi " dua edinde sağ salim çıkalım malum solucan deliği nereye çıkacağımız belli değil" lucas kahkaya boğuldu neresi komikti anlayamadım. Zaten ben lucası anlayamıyorum, nasıl profesör falan oldu çözmüş değilim. Charlie yine değişik düşünceler içinde sorular sormaya başladı " ya eğer yanlış delikten girersek ve farklı bi gezegende bulursak kendimizi napıcaz? " Bu sefer lucas cevap verdi. " Eğer yanlış delikten girdiysek ve sağ çıktıysak. Umarım yani. Diğer delikleri denicez eğer olmazsa elimizdeki imkanlarla geminin ışık hızı modunu onarmaya çalışıcaz, di mi alis?" Dedi. Önce "hı?" Dedim gülmeye başladı sonra "ha evet evet çalışırız" dedim. Suzy dalmış gibi gözükürken bir kaç cümle geveledi " ben ölmek istemiyorum, hayır , hayır asla" charlie gemiyi kullarken suzy'e bağırdı " kimse ölmeyecek ve biz orda her kim varsa bulup geleceğiz. Tamam mı?" Suzy niye böyle düşünüyor bilmiyorum ama ben de çok korkuyorum. Onlar kim niye daha önce orda yoktular? Onlarda bir insan türü mü? Onlar kim? Kafamı yiyordu bu sorular. Jüpiterin yörüngesinden çıkarken "charlie robot yardımcı pilota bağla satürn'e gidene kadar biraz dinlenmeliyiz" dedim. Charlie dediklerimi yapıp robot yardımcı pilota bağladı.
*
Yıl 3065 satürn'ün yakınlarından sesleniyorum. Gemimizin ışık hızı modu bozuk ve biz uçsuz bucaksız uzayda solucan deliği arıyoruz. Daha güneş sisteminden bile çıkamazken biz solucan deliği arıyoruz. Neyse solucan deliği ararken kara delik çıkmasın karşımıza. Biz yıldızlar arasındaki gibi şanslı olmayabiliriz.
*
Gemimizin satürn'e gelene kadar dinlenmeye karar verdik. Lucas ve suzy geminin iç tarafında, ben ve charlie gemi kontrol paneline yakın tarafta yattık.
*
Robot pilottan uyarı gelmeye başladı "satürn'ün yörüngesine giriyoruz" charlie sanki bu anı bekliyomuş gibi koşarak ön cama yapıştı. Nedeni çok belli güzeller güzeli satürne gelmiştik ne de olsa. İnsanlık bundan bin yıl öncede ona aşıktı ve hala aşık. O güzel halkaları insanı cezbediyor. Charlie gemiyi resmen ayağa kaldırmıştı " lucas, suzy bakın, bakın satürne geldik. Ya çok güzel değil mi" suzy uyumuş görünmüyordu ama ayağa kalkıp charlie' nin yanına gitti. Suzy sırıtarak " gezegenem olsam satürn olurdum ihtişama bak be" lucas hala yatarken bir şey geveledi " o ihtişamlı gezegeni dünyadaki okyanusların üzerine koysak yüzer. Bu mu ihtişam biz bile denize girince batıyoruz(!)" Lucas gülmeye devam ederken ben de ona katıldım ne de olsa doğru bir şeyler söylüyor. Ama bu bilgi charlie ve suzy ilgisini çekmemiş gibi hala satürne bakıyorlardı.
Gemide değişik bir ses vardı nedeni anlayamamıştık. Charlieye gidip kontrol panelindeki hoparlörü kontrol etmesini istedim. Hoparlöre bastığında uzay üssünden bir mesaj vardı " profesör alis ve diğerleri çok üzgünüz, geminin son kontrollerini iyi yapmadık ve ışık hızı modun bozuk olduğu anladık. Eğer tamir etmeye çalışacaksanız kontrol panelinin üstündeki kitaplıkta bulunan kitapçığı okuyun. İyi şanslar" Bu sesin profesör albus'a ait olduğunu anladım ve koşarak charlinin yanına gittim ve ses kaydetme düğmesine bastım " sorun değil profesör elimizde şu an bir çok alternatifler var onu kullanıcaz". Bu mesajın gitmesi normalde 123 yıl sürmesi lazım ama ışık hızını sesede geçirmeyi başarmıştık. Ve aniden yanıt geldi "solucan delikleri değil mi?" Nasıl anladığını boş verip yine ses kaydettim " evet profesör arkadaşlarım ve ben inanıyoruz ki bu solucan deliklerinden biri kullarak kepler-62f'ye ulaşacağız." Aradan 12 dk geçtikten sonra "alis çok dikkatli olan eğer başka bir yerde çıkarsanız bir daha denemeyin ve ışık hızı modunu onarmaya çalışın. "
*
Satürn'ün yörüngesinden çıkıp uranüse giderken suzy bağırarak " alis bişi var orda, alis koş" onun baktığı cama yaklaştım ve baktım ki solucan deliği(!) " Eğer bu teori doğruysa bu solucan deliğidir çünkü, beklenmedik yerlerde çıkarlar." Lucasda cama gelip " denemeye ne dersiniz? " Lucas yine o sırıtışı yapıştırdı yüzüne. Charlie arkadan sevinçle " alis o yöne doğru çeviriyorum gemiyi" ben hala cama bakarken " evet charlie çevir. Nereye çıkacağımızı merak ettim." Suzy hala çok mutluydu, sanki şekeri bulmuş bi çocuk gibi çok sevinçliydi. İşte yolculuk şimdi başlıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kaçış Planı
Science FictionYıl 3065 gökyüzü hala çok güzel.Ben alis uzay gemisi pilotu ve Uzay bilimcisiyim. Tesadüfen yaşam bulduğumuz kepler-62f gezegeni ziyareti sonucu korkunç karşılanma hikayesi. Buradan kepler-62f'den bir mesaj "epifaniler korkunç"