Eli belimden beni tutup kendisine bastırırken yavaşça belimde şekiller çiziyordu, yumuşak dokunuşlarını kalçamın üstünde hissettiğimde nefesim sıklaşmış ve sıcaklaşmıştı
''Michael...'' diyerek nefesimi başımı yasladığım omzundaki görüş alanım olan kulağına verdim. Bu titremesine neden olurken dokunuşları sertleşti ve beni sertçe kendine yasladı. Eli ile çenemi tutup gözlerimizi hizaladığında yüzümü omzundan kaldırmış ona bakmamı sağlamıştı. Dudakları boynumdan geçerken fısıldadı
''Hala bekliyor musun Luke?'' dediğinde titreyen vücuduma yerinde durmasını emrettim.
''Sıkıldım Michael, 1 ay oldu ama ben gerçekten sıkıldım.'' başını boynumdan kaldırdığında öylece birbirimize bakıyorduk, dudaklarıma yaklaştı. Kulağımda atan kalbim ile ona bakmaya devam etti, aramızda en fazla bir iki santim kala durdu ve dudaklarıma doğru konuştu.
''Beklemek zorundasın Luke.'' dudakları dudaklarımdan uzaklaşırken ellerini bedenimden çekti, yanımdan uzaklaştı ve karşıdaki garip karanlıkta kayboldu.
Uçurumdan düşüyor etkisiyle uyandığımda öylece etrafıma bakıp Michael'ın odada olup olmadığından emin oldum. Gerçekten siktiğimin bir ayını doldurmuştum ve ben onu göremiyordum bile. Okula gelmiyordu. Bazıları onun okuldan atıldığını söylüyordu ama bunu umursamıyordum. 2 gün önce evine gittiğimde evde yoktu. Onun fotoğraflarını sadece internetten bulmuştum. Fazla yoktu, bulunan resimleri bilgisayarıma kaydettim. Ama sonra bütün hesapları kapandı.
Fotoğrafları dosyalamıştım, özellerdi. Benim için onu göremediğim her gün için bir mutluluk nedeni gibiydiler. Habersiz çekimleri vardı, onları arkadaşlarının hesaplarından bulmuştum. Sadece, Michael gerçekten popüler olan bir çocuk gibi görünüyordu. İlk baktığımda beğeni ve yorum sayıları her zaman yüksekti. Ama artık yoktu, erken davranmakta akıllılık etmiştim. Fotoğrafları özel dosyamda saklıydı.
Söz defterimi açtığımda sadece yazma ihtiyacımdan yazdığımı farketmiştim, bir kaç düzensiz söz karalarken deftere sorunlarımı döküyordum
' I wish that I was eighteen,
Keşke on sekiz olsaydım,
Do all the things,
tüm bu şeyleri yapsaydım,
You read in a magazine, you know
Bir dergide okudun, bilirsin
I’m not saying I wanna be Charlie Sheen.
Charlie Sheen olmak istediğimi söylemiyorum.
He’s just a little bit older,
Sadece birazcık büyük,
But I want to get to know him,
Ama onu tanımak istiyorum,
But he said it's already over.
Ama o bunun çoktan bittiğini söylüyor. '
' In my bedroom thinking of ya,
Yatak odamda onu düşürken,
His pictures in my private folder,
Fotoğrafları özel dosyamda,
I know one day that I will hold him,
Biliyorum ki bir gün onu tutacağım,
I’ll make my move when I get older.
Büyüdüğümde hamlemi yapacağım. '
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Eighteen//Muke
Fanfic''Bekleyecek miyiz?'' ''Bekleyeceğiz.'' ''Ben on sekiz olana kadar?'' '' Sen on sekiz olana kadar.''