BERCESTE/JİKOOK

1.Bölüm

Bölümleri düzenliyorum ve bazı değişiklikler olacak. Tekrardan okumak isteyen olursa değişiklikler olacaktır. 🥰

Bir ay kalmıştı. Sadece otuz gün. Jeon ailesinin tek oğlu Jeon Jungkook'un tüm dünyanın tanıdığı Jeon Holding'in başına geçmesine,okulunun bitmesine sadece bir ay kalmıştı. Arabasını sürerken tek düşündüğü buydu.

Saat epey geç olmuştu. Okul biteceği için arkadaşları ile birlikte bir parti düzenlemişlerdi. Parti arkadaşı Hoseok'un evinde yapılmıştı ve çoğu kişi onun evinde kalacaktı. Jungkook ise o kalabalıkta uyumak yerinde evine gidip rahat yatağında uyumayı tercih etmişti bu yüzden saat 03.45'te yola koyulmuştu.

Alkol almamıştı araba kullanacağı için ve bunu yaptığı da iyi olmuştu. Bu saatte kimseyi rahatsız etmek istemezdi ve alkol alsaydı kaza yapma ihtimali çok yüksek olurdu.

Bir an önce eve gidip uyumak istiyordu çünkü aşırı derecede yorulmuştu. Arkadaşı partiyi yazlık evlerinde yapmıştı. Bu ise onun için dezavantajdı çünkü evine gitmek en az bir saatini alacaktı. Navigasyonu açtı ve bir ihtimal kestirme vardır diye bakınmaya başladı ve daha önce varlığını bile bilmediği bir yol buldu. İlerledi ve kestirme yola girdi. Yol ıssız ve ürkütücüydü. Tam yolda giderken önüne ürkütücü bir dükkan çıktı.

Böyle ürkütücü bir yolda kim iş yapmak isterdi ki?Dükkanın üstünde bir ev vardı. Ev sanki daha önce yanmış gibi simsiyahtı. Korkutucuydu. Yol dükkanın yanından geçiyordu. Ne kadar korksa bile dükkanın yanından geçmesi gerekiyordu.

Git gide dükkana yaklaşmıştı. Bir tarafı dükkanın ne dükkanı olduğunu deli gibi merak etse de bir yanı hemen oradan gitmek istiyordu. Git gide daha çok yaklaştı ve dükkanın tabelasını incelemeye başladı. Tabelanın üstünde koca harflerle CAT BOY/GIRL yazıyordu. O da neydi?Erkek kedi/kız mı? Kedi dükkanı mıydı? Neden böyle bir yerdeydi?

Dükkanın önüne gelince arabadan indi. Gerçekten merak ediyordu. Dükkanın önüne gitti ve içeriye bakmaya çalıştı ancak camlardan içerisi görünmüyordu. İçeriyi göremeyince dışarısını incelemeye başladı. Dükkanın çevresi yanmış gibi simsiyahtı. Eski bir yer olduğu belliydi. Biraz daha inceledi ve o sırada tam kapının önünde bir kutu dikkatini çekti. Dükkan ve çevresine zıt bir şekilde yepyeni bir kutuydu. Sanki buraya yeni bırakılmış gibi. Merak içerisinde kutuya doğru gitti. Normalde meraklı bir kişi değildi ancak bu kutunun içinde ki şeyi çok merak etmişti.

Kutunun üstünde PARK JİMİN yazıyordu. Kutuyu açtığında ise cidden şaşırmıştı. İçerisinde pembe saçlı,pembe kedi kulaklı bir bebek uyuyordu.

Bu nasıl olabiliyordu?Hem kedi hem insandı. Bebeğin üstünde bir not vardı.

Sevgili Jonghyun
  Bildiğin üzere dün deneyim başarılı oldu. Cat Boy'um doğum yaptı. Bu yavruyu ister sat istersen de sahiplen. Kimliği kutunun içinde. Yavrularımın en çirkini Jimin. Ona bakamam. Hem durumum el vermezdi hem de anlarsın ya Jimin'i kimse almak istemez. Ona istediğini yapabilirsin.Yeter ki onu bana geri verme.
En yakın dostun Park Hun Jug

Notta yazanlar Jungkook'u sinirlendirmişti. Sırf çirkin diye bebeğimi atmıştı?Hem de bu soğukta. İlk önce endişelendi küçücük bebek ya soğuktan zarar geldiyse diye sonrasında ise içine bir kurt düştü. Ya verdiği adam ona zarar verirse?

Bu endişe onu içten içe yiyip bitirmeye başlamıştı. Bebeği burada bırakırsa aklı kalırdı.İçi bırakıp gitmeye el vermiyordu. Sonrasında ise kendince doğru olanı yaptı ve bebeği kendisinin alması gerektiğine karar verdi.Ona en iyi imkanları vererek bakacağına dair kendine söz vermişti.

Kutuyu eline aldı ve arabasına götürüp hemen sürücü koltuğunun yanında ki koltuğa bıraktı. Kutu epey büyüktü bebek ise kutuya oranla minicikti. Sonrasında ise kendi koltuğuna oturdu ve hızlıca oradan uzaklaştı.

Bir süre sonra evlerine vardı. Arabadan indi ve yan koltuktaki kutuyu da alıp eve doğru adımlamaya başladı. . Saat 04:50 olmuştu. Kestirme olarak gördüğü yol onu daha da geç getirmişti evine. Biraz zorlansa da evine girdi ve odasına çıktı.

Kutuyu yatağın üstüne bıraktı ve içine baktı. Minicik bebek masum masum uyuyordu. Pembe saçları,pembe kedi kulakları vardı,pembe ve kırmızı karışımı dolgun dudakları,minicik bir burnu ve küçük gözleri vardı. Üstü sarı bir battaniye ile örtülmüştü.

Bebeği rahatsız etmeden kucağına aldı,battaniyesi bozulmuştu. Battaniyesini açtı ve yine şok oldu. Pembe bir kuyruğu vardı. Battaniyeyi açınca daha da küçük olmuştu. Bembeyaz bir tulum giyiyordu. Ellerinde eldiven vardı,ayaklarında ise pembe bir padik. Hemen battaniyeyi düzeltti ve onu sıkıca sardı.

Minik bebeği yatağına yatırdı ve onu izlemeye başladı. Jimin çirkin falan değildi. Jungkook'un hayatında gördüğü en güzel bebekti. Acaba cinsiyeti neydi? O sırada aklına kutunun içinde olan bir kaç şey daha geldi.

Kutunun içinde bir kimlik kartı vardı.
Ad:Jimin
Soy Ad:Park
Doğum Tarihi:13.10.2019
Cinsiyet:Erkek

Sadece bu bilgiler vardı. Aman tanrım Jimin bu gün mü doğmuştu (okulun Kasım'da kapatılmasına çok takmayın lütfen)ve Jimin erkek miydi? Bir erkek nasıl bu kadar güzel olabilirdi?

Kutuda bir kağıt daha vardı. Kağıdı eline aldı. Üstünde PARK JİMİN SAHİP BELGESİ yazıyordu. Boş yerlere kendi bilgilerini doldurdu. O artık resmî olarak Jungkook'un koruması altına girmişti.

Telefonunu açtı ve internette Cat Boy'ları araştırmaya başladı. Karşısına bir sürü bilgi çıkmıştı. En önemlilerden biri her ay bir yaş atladıklarıydı. 18 yaşına gelince 12 ayda (1 yılda) bir yaş atlayacaklarıydı. 18 yaşına gelince kuyrukları ve kedi kulakları yok olacaktı ve daha bir sürü şey.

Telefonumu kapattı. Çok uykusu gelmişti. Yarın okul yoktu. Son bir ay kalmıştı kapanmasına. Kutuyu yatağından indirdi. Jimin'in kimlik kartını ve sahiplik belgesini de yanında ki çekmeceye koydu. Yarın onları daha güzel bir yere koyacaktı çünkü önemli oldukları kesindi. Yatağına yattı ve Melek gibi uyuyan bebeğin yanına uzandı.

"Hayatıma hoş geldim PARK Jimin"

/düzenlendi