Köyden döneli beş ay olmuştu ve bu beş ay içerisinde bebeğim beş yaşına girmişti. Artık zorda olsa konuşabiliyor ve yürüyebiliyordu. Şimdi ise ne mi yapıyorduk dur anlatayım hemen.
Şirketteydim ve Bebeğim de bensiz durmadığı için Benimle gelmişti ancak sürekli bir şeyleri kurcalama peşindeydi. Ben bilgisayarda dosyalarla uğraşırken kucağımda oturduğu için klavyeye ansızın basıyor ve dosyayı mahvediyordu ya da en kötüsünü anlatayım bize çok büyük bir servet kazandıracak anlaşmayı karalamıştı. Hayır kızma da kızamıyordum ki. Gitmişti güzelim anlaşma. Sekreterimi çağırdım ve dosyayı ona verip aynısını yapmasını tekrardan istedim. Sonrasında ise jimin'i karşımda ki sandalyeye bırakıp önüne boş bir kağıt ve kalemler verdim.
Mutluluk ile kalemi aldı ve yavaş yavaş çizmeye başladı ben ise işime geri döndüm. Bir süre sonra işim bitince Jimin'in dikkatle bir şeyler yapmaya çalıştığını gördüm ve yanına gittim. Saçlarına öpücük kondurup
"Eee Bebeğim ne yapıyorsun?"
Dedim. Mutlulukla bana dönüp
"Bişi çişiyoyum." (Bizi çiziyorum.)
Dedi. Bebeğime gülümseyip
"Bakabilir miyim?"
Diye sordum. Resmî hemen aldı ve arkasına saklayıp
"Hayıy. Biy yıy bekyemen yaşım." (Hayır. Bir yıl beklemen lazım."
Demişti. Şaşkınlıkla ona baktım ve
"Bir yıl mı? Bebeğim ama o zaman sen kocaman oluyorsun."
Demiştim. O ise hüzünle yere bakıp
"O yüşten bekyemen yaşım. Yoksa beyenmeşşin."(O yüzden beklemen lazım yoksa beğenmezsin.)
Demişti. Normal bir insan olmadığı için her şeyin farkında bir varlık olarak dünyaya gelmişti. Zeki bir insan olacağı belliydi. Kaşlarımı çatıp sinirli gibi görünmeye çalışarak
"Senin yaptığın her şey bana güzel geliyor Bebeğim. Hadi göster."
Dedim. Sonrasında tereddütle bana arkasında ki kağıdı uzattı ve
"Bayk şok şiykin oydu."(Bak çok çitkin oldu.)
Demişti. Bebeğimin uzattığı kağıdı aldım ve incelemeye başladım. Bir tane uzun çöp adam ve bir tane de kısa çöp adam yapmıştı. Uzun olanı siyah renk kısa olanı ise rengarenk çizmişti. Bebeğime bakıp
"Ama bu çok güzel. Minik olan senin büyük olan ise ben. Bu çok güzel."
Dedim. Jimin ise sevinçle
"Beyendin mi?"
Diye sordu. Kağıdı masaya bırakıp jimin'i kucağıma aldım ve
"Tabi ki beğendim. Ben senden gelen her şeyi beğeniyorum Bebeğim."
Demiş ve onun yanaklarını derin derin öpmeye başladım. Jimin ise bir yandan gülümsüyor bir yandan ise kurtulmaya çalışıyordu. Sonrasında kapı çaldı ve içeri sekreterim girdi.
"Efendim Lee Holding'den geldiler."
Demişti. Telaşla ona dönüp
"Anlaşmayı düzelttin değil mi?"
Diye sordum. O ise
"Yedeğini ne olur Ne olmaz diye çıkartmıştım Efendim."
Dedi. Minnetle ona bakıp
"Mükemmelsin."
Demiştim. Bebeğimi koltuğa bıraktım ve
"Sen şimdi jisoo ablanla bekle. Ben geleceğim Bebeğim."
Demiştim ve bebeğimin saçlarını ve boynunu öpüp odadan çıktım. Uzun bir toplantı beni bekliyordu.
💜💜💜💜💜💜
Yazar anlatımı ile 😁
Jimin sinir ile sekretere bakıyordu. Sekreter ise merakla ona bakıyordu. Jimin koltuktan kalktı ve jisoo'nun önüne gidip
"Şunkok beyim aşkışım. Senin deyil."(Jungkook benim aşkım senin değil.)
Demişti. Jisoo ise ona gülümsemiş ve
"O zaten Benin aşkım değil ki. O benim patronum."
Demişti. Jimin ise
"O şaman saya mükemmeyşin demeşin."(O zaman sana mükemmelsin demesin.)
Demişti. Kıskanmıştı kendince. Jisoo ise
"Tamam bir daha demez söz."
Demişti. Karşısında ki çocuk o kadar tatlıydı ki her an yanaklarını ısırabilirdi. O sırada telefonu çaldı ve arayanın nişanlısı olduğunu gördü. Heyecanla açıp
"Efendim aşkım."
Demişti. Bunu demesi ile jimin'in çığlık atıp ağlamaya başlaması bir olmuştu. Jungkook'un aradığını sanmıştı. Her ne kadar zeki de olsa söz konusu Jungkook olunca aptallaşıyordu. Jisoo çok şaşkındı. Neden ağlıyordu ki. Hemen telefonu kapatıp yanına gitmişti. O sırada jimin'in sesini duyan Jungkook toplantıyı yarıda kesip yanına koşmuştu. Öyle çığlık atmıştı ki jimin Jungkook ona bir şey oldu diye korkmaya başlamıştı. Odaya girdiğinde yerde ağlayan bebeğini ve onu susturmaya çalışan jisoo'yu görmüştü. Hemen yanlarına gitti ve
"Bebeğim neden ağlıyorsun?"
Diye sordu. Jimin hemen ona döndü ve sıkıca sarılıp
"Şen şadece beyim aşkışımsın!" (Sen sadece benim aşkımsın!)
Demişti. Jungkook ise şaşkınlıkla jimin'e ve jisoo'ya bakıyordu. Jisoo da en az Jungkook kadar şaşkındı. Jungkook bebeğine sarıldı ve
"Evet ben sadece senin aşkınım. Neden ağlıyorsun ki?"
Demişti. Jimin ise
"Şadece beyim aşkışımsın diyiyil mi?"(Sadece benim aşkımsın değil mi?)
Diye sormuştu. Jungkook ise bebeğinin yanaklarını öpmüş ve
"Sadece senin."
Demişti.
💜💜💜💜💜💜
İlham perilerime sesleniyorum neredesiniz? Özledim sizi kfkfkmfmf
Oy sınırı 50
Sizleri seviyorum🥰🥰🥰🥰
Hatam varsa kusura bakmayın 🥺😔
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BERCESTE/JİKOOK
FanficAilesi tarafından bir dükkanın önüne bırakılan catboy Jimin ve onu oradan alıp kendi evinde koruyan Jeon Jungkook'un hikayesi /TAMAMLANDI/ /DÜZENLENİYOR/ Bölümler eskisinden biraz değişik olacak isteyen tekrardan okuyabilir🥰