İyi okumalar🌙🌙
Bugün okula gitmeyecektim çünkü eve geç gelmiştim ve çok uykum vardı. Odama girip üstümü değiştirdikten sonra annem aniden odama girdi.
"Kızım neden hala uyumadın?"
"Uykum kaçtı anne"
"Sen kaç tane sigara içtin yine burası duman kokuyor?"
"Camı açma üşüyorum"
"Salondaki koltuklardan birine yat sen biraz odanı toparlayayım"
"Anne sırası mı şimdi bırak uyuyayım ya"
"Tamam ben gidiyorum sen toplarsın bugün"dediği sırada, "Tamam tamam anne gel topla gidiyorum ben salona"
Annemin zafer gülüşünü izledikten sonra zorlada olsa salona gittim ve bi
dakika bile düşünmeden kendimi koltuğa bıraktım ve uyudum...-------------------------------------------------------------
Kerem'den"Seni seviyorum huzur kokulu" Deniz'in bu söyledikleri durup durup aptal aptal gülümsememe sebep oluyordu. Bir keresinde müzik odasında kilitli kalmıştık. Herşeyi unutabilirim ama onu o gülüşünü ve bakışını asla unutmam.
Deniz'den
Çalan telefonum uykumu bölmeye yetmişti. Telefonu küfrederek açtıktan sonra,
"Ne var lan ne var!"diye bağırmıştım pardon bağırmamıştım kükremiştim.
"Deniz?"
"Kerem?"
"Ha şeyy"
"Napıyorsun?"
"Uyuyordum sen?"
"Uyandırdım galiba?"
"Evet"
"Buluşup kahvaltı yapalım mı?"
"Saat kaç?"
"11"
"11 mi?"
"Evet hadi hazırlan"
"Tamam" deyip kapattım. Büyük zorluklarla koltuktan kalkıp odama gitmiştim. Odamın kapısını açar açmaz burnuma menekşe kokusu doldu. Odam fazlasıyla düzenliydi. Dolabımın karşısına geçip dizleri yırtık siyah kotumu ve siyah bozağlı badimi aldım. Üstünede oduncu gömleği tarzında kırmızı-siyah kareli gibi duran içi yünlü ceketi aldım. Saçlarımında önünü basit bi şekilde tutturduktan sonra bi rimel ve çilekli dudak nemlendiricimi kullandım. Siyah ,küçük ,deri sırt çantamı da alıp odamdan çıktım. Kapının önündeki ayakkabılıktan siyah,deri postallarımı da giyip evden çıktım.
Apartmandan inince karşımda arabasına yaslanmış elinde sigara olan bi Kerem çıktı. Bundan sadece bi kaç gün önce bile sigaranın bi tek bana yakıştığını düşünürdüm. Kerem'in yanıma yaklaşmasıyla düşüncelerimden sıyrılıp ona sarıldım.
"Bacağın nasıl oldu?"
"Yürüyebilecek kadar iyi" Ademelması,gamzeleri ve ela gözlerini bi uyum içerisindeydi. Arabaya binince mesaj bildirimi geldi.
Gönderen:Berkay
Niye gelmedin okula?Gönderilen:Deniz
Herşeyi anlatacağım ama şuan sırası değilGönderen:Berkay
Yanında kim var?Gönderen:Deniz
KeremGönderilen:Berkay
Kendine dikkat etGaliba gelmiştik. Önünde durduğumuz mekan gayet sakin bir kafeydi. Duvarları siyahtı içeri girince karşıma çıkan ilk şey duvardaki kırmızımsı alev toplarıydı. Kerem elimi sıkı sıkı tutunca garsona bir baş selamı verdi ve oturduk. Kahvaltı ettikten sonra benden önce davranıp waffle söylemişti. O sırada telefonu çalmıştı. "Güzelim sen bekle gelicem biraz sonra" deyip dışarı doğru gitti.
Kerem'den
Berkay arıyordu.
"Alo"
"Alo kerem"
"Berkay birşey mi oldu?"
"Deniz yanında mı?"
"Hayır içeride"
"Iyi o zaman senden birşey isteyeceğim ama önce bi soru soracağım"
"Sor"
"Onu gerçekten seviyor musun?"
"Evet"
"O zaman Deniz ben yanında yokken sana emanet bak o bugüne kadar bir çok zorluk yaşadı. Çocukluğunu bile yaşayamadı. Yaşıtları oyuncak bebeklerle oynarken o kocaman bi insan gibiydi hep. Ben onu artık koruyamıyorum. Babasının pis işleri yüzünden Deniz'in başı hep belada
Şimdi neden eve tek gitse bile yaygara kopardığımı anladın mı? O kendini koruyabileceğini düşünüyor ama pek te yanılmaz aslında her neyse onu sakın üzme ve hep yanında ol tamam mı?"
"Tamam kardeşim"
"Sana güveniyorum"
"Saol kardeşim ama içeriye biraz daha geç kalırsam Deniz şüphelenir."
"Tamam" deyip kapattı. Babası pek tekin bi insan değildi ve işlerinden dolayı bu aralar yurt dışındaydı. Onu bu cehennemden kurtarmam lazımdı.Deniz'den
Kerem masaya dogru gelirken benim de telefonum çalmaya başladı.
"Babam arıyor"
"Efendim"
"Nasılsın ?"
"Noldu sadede gel"
"Bugün öğleden sonra eve geleceğim."
"Tamam" deyip kapattım.
"Birşey mi oldu Deniz?"
"Yok sadece neyse boşver ya"
"Söyle"
"Öğleden sonra babam geliyormuş"
"Sen neden üzgün gibisin?"
"Napayım kahkaha falan mı atayım?"
"Ondan demedim waffle'ını yediysen gidelim"
"Tamam" deyip kalktım. Hesabı ödeyince kafeden çıktık. Elimi sıkıca tutup,"Nereye gitmek istersin?"dedi.
"Bilmem" deyip arabaya bindim. O da binince, "Maçların ne zaman başlıyor?"
"1hafta sonra"
"Çalışmaya başladın mı?"
"Yok henüz başlamadım"
"Antremanın ne zaman peki?"
"Saat 6'da"
"Ne zaman bitiyor gelip alayım seni?"
"Bilmiyorum"
"Bitince ararsın ha bir de yarın okula gelecek misin?"
"Evet"dediğimde gülümsedi ve elimi tuttu. Telefonum çaldığında babamın aradığını gördüm.
"Alo"
"Alo"
"Saat kaçta geliyorsun eve?"
"Bilmiyorum"
"Ne demek bilmiyorum?"
"Antremanım var"
"Ne güzel maçlar ne zaman?"
"Haftaya"
"İyi iyi"dediğinde telefonu kapattım.
Zaten evin önüne gelmiştik. Arabadan inince gülümseyip apartmana girdim.
Neden bilmiyorum ama o adam yani babam eve geldiğinde eve gidesim gelmiyordu. Eve gitmekten vazgeçtim ve merdivenleri inmeye başladım. Nereye gideceğimi bilmiyordum. Tam apartmandan çıktığım sırada apartmanın önünde onun yani babamın arabasını gördüm.
"Nereye böyle Deniz bi selam sabah yok mu? Hiç uğraşma dogru eve git konuşacağız."diyince derince bi nefes alıp merdivenleri tekrar çıkmaya başladım. Eve girip ayakkabılarımı çıkardım.
"Başla bakalım"
"Bana neden hiç icten bi şekilde baba demiyorsun?"
"Tüm mesele bu mu?"
"Ne eksikti ki sen böyle oldun?"
"Böyle derken?"
"Böyle işte asi,huysuz,şımarık,sürekli ahkam kesen konuşsana!" Bu bardağı taşıran son damla olmuştu.
"Neden biliyor musun? Ben hep senin yüzünden hep yetişkin bi insan gibiydim. Senin saçma sapan işlerin yüzünden ben böyleyim hani soruyorsun ya neden bana icten bir şekilde baba demiyorsun diye peki sen bana hiç içten bi şekilde kızım dedin mi?"
"Deniz ben yani"
"Senin konuşmaya hakkın yok hep çekingen biriydim. Şunu unutma hiçbirşeyi sen istiyorsun diye ya da gurur duy diye yapmadım. Ya ben senin yüzünden çocukluğumu yaşayamadım"
Umarım beğenmişsinizdir yorum yapmayı ve oylamayı unutmayın🌙🌙