bir

519 40 10
                                    

Aniden gelen bir ilhamla yazmaya başladım. Devam ettirebilir miyim bilmiyorum. Devam ettirirsem de fazla uzun sürmez diye düşünüyorum. Neyse. İyi okumalar dilerim 🍫

Bir odadayım. Oda bembeyaz. Her tarafı. Üstümde bir lamba var. Etrafı aydınlatmaya yetmiyor.

İleride bir ışık daha yanıyor. Işığın aydınlattığı şey ise beyaz bir sandalye. Sandalyenin üstünde beyaz kıyafetli biri oturuyor. Ben de üzerime bakıyorum ve dizlerime kadar sadece beyaz, sade bir elbise var.

Karşımdakinin yüzünü net göremiyorum ancak saçlarının ve teninin rengini ayırt edebiliyorum.

Siyah saçları var ve o da etrafına bakıyor. Beni fark ediyor ve sandalyeden kalkıyor. Bana doğru gelmeye başlayınca geriliyorum. Ama ben de ona doğru gidiyorum. Yüzü yavaş yavaş seçilmeye başlıyor.

Birden cama çarpıyorum. İkimiz de olduğumuz yerde duruyoruz. Ben ise bir cam fanusun içine hapsoluyorum. Elimi kaldırıp cama dokunuyorum ve ona bakıyorum. O da bana bakıyor. Gözlerimiz birbirine kenetleniyor ama onu tanımıyorum. Kim olduğu hakkında hiçbir fikrim yok.

Gözlerimi araladığımda tavan ile karşı karşıya geldim. Hayatımda gördüğüm en garip rüya diyebilirim.

Peki ya o kimdi? Benim rüyamda ne işi vardı? Bilinçaltımda ne gibi bir yeri olabilir ki?

Yatakta doğrulup komodindeki telefonumu elime aldım. Saat 6.47'ydi. Okula daha vardı. Yatmak yerine kalkıp kendime güzel bir kahvaltı hazırlamaya karar verdim. Yataktan kalkıp lavaboya ilerledim ve sabah rutinimi gerçekleştirdim.

Aklımda hala rüyamda gördüğüm çocuk vardı. O çocuğu ne olursa olsun bulacağım.

dream • jung hoseok Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin