7 - Hamile Kraliçeler

73 7 9
                                    

Rhalla hamile olduğunu saklamak için bütün nedimelerini kovmuş ve yerine Essos'lu dilsiz köleler koymuştu. Bu şekilde kimse onun hamile olmadığını anlamayacaktı.

Ancak felaketler peş peşe geldi. Rhael, 571FS'nin sonbaharında Leydi Eulalie Martell'i resmen metresi ilan etti. Bu Rhalla için yıkım olmuştu. Rhael'e kral tacını kendi elleri ile takmıştı ama o, ona ihanet etmişti.

Rhalla hamileliğini resmen duyurduktan üç hafta sonra, Leydi Eulalie'nin de hamile olduğu ortaya çıkmıştı. Rhalla haberi aldığında bayılmıştı.

Rhalla odasında çocukları ve annesi ile oturuyordu. Karnı şişmeye başlamıştı. Annesi ona yardımcı oluyordu. Rhalla iğneleyici sözler söylemediği zaman annesinin iyi biri olduğunu düşünüyordu.

Akşam, Rhalla'nın doğuracağı prens veya prensesler için kutlama yemeği yenilecekti. Yedi Krallık'ın en soylu lord ve leydileri, hatta Dar Deniz'in diğer tarafındaki zengin prensler bile kraliçe ile tanışmak için geleceklerdi. 

"O çocuğun doğmasına izin veremezsin, Rhalla." diye uyardı annesi. Aerion ve Siarra yerde oyun oynuyordu. "Bir piç olsa da, çocuk erkek olursa Aerion'un tahtı için sorun olabilir. Baban sırf bundan korktuğu için piçlerini denizin diğer tarafına yollamıştı."

"Rhael ona tapıyor." dedi Rhalla, titreyen sesiyle. "Bahçede, yemeklerde sürekli yanyanalar. Rhael her gece onun odasına giriyor ve sabah o odadan çıkıyor. Piçi bir Targaryen olmayacak, taht sıralamasında sonuncu olacak." Rhalla elini karnına koydu. "Benim prens veya prensesim onu sıralamada iyice düşürecek. Hem o orospudan, hem de piçinden kurtulacağım."

"Rhael'den de kurtulmak zorundasın." diye fısıldadı Daena. Rhalla ona şaşkınlıkla baktı. "Baban, tüm krallık veliaht prenses ile evlenmek istediğinde senin için onu seçti ve ona hayal bile edemeyeceği makamlar, altınlar kazandırdı. Rhael gözden düşmüş bir Targaryen prensiydi ve sen onu kral yaptın. Bu yaptığı sadece sana değil, aynı zamanda babana da ihanetti. O hayatta olsaydı bunu yapabilir miydi sanıyorsun? O kadınla göz göze bile gelemezdi. Ona kim olduğunu göstermek zorundasın. Senin sayende o tacı takıyor. O tacı ona sen taktın. Geri al ondan."

Rhalla elleriyle karnını tuttu. Tek umudu bu bebekti. Rhael'e bir prens verecekti, Rhael onun aşkını anlayacak ve o kadını bırakacaktı. O Rhalla'ya aşıktı. Daima öyle kalacaktı.

"Yapamam." dedi Rhalla çaresizce. "Rhael'e zarar gelmesine dayanamam."

Daena sinirle ellerini çenesine koydu ve onu kendisine bakmaya zorladı. Rhalla onun biri mavi diğeri yeşil gözlerinde öfkeyi gördü.

"O adam senin onurunu hiçe saydı. Sen kraliçesin, Rhalla. Onunla evli olduğun için değil. Bu ünvan sana babandan geçti. Sen değerlisin, bunu göremiyor musun? Rhael seninle aynı kanı taşıyor, ama önemsiz bir prensti sadece. Şimdi elmaslar ve kürkler ile geziyor, çünkü kraliçe ile evli. Onun bastığı yerler bile senin tarafından verilen bir hediye ve o buna ihanet ediyor."

Rhalla ağlamaya başlayınca Daena onun gözyaşlarını sildi ve ona sarıldı.

"Sen Westeros'un kraliçesisin, Yedi Krallık'ın Kraliçesi. Gücünün farkında ol. Cesur ol."

Rhalla sakinleşene kadar öyle kaldılar. Daha sonra annesi Rhalla'yı ayağa kaldırdı. Rhalla'nın üstüne geleneksel Targaryen renkleri olan siyah-kırmızı bir elbise giydirildi. Elbise değerli taşlarla süslüydü. Rhalla'nın kafasına altın sarısı tacı takıldı ve parmaklarına yüzükler takıldı. Rhalla aynada kendine bakarken sarsılmamaya çalıştı. 

Annesi ile birlikte bahçeye çıktıklarında etraf tam bir şenlik havasındaydı. Sofralar eşsiz yemeklerle doldurulmuştu. Kadınlar kahkaha atıyor, çocuklar koşuşturuyordu. Rhalla soğuk adımlarla kendisine ayrılan baş köşeye oturdu. Annesi sağ tarafına geçti.

Rhalla'nın gözü piç kardeşlerine takıldı. Aerea ve Rhaenyra gümüş rengi saçları ile aynı renk elbiseler giymişlerdi. Rhalla çevredeki soylu lordların çoğunun gözlerinin onlarda gezindiğini fark etti. Piç olsalar da Targaryen kanı taşıyorlardı, üstelik kraliçenin kardeşleriydiler ve tüm erkekler onlarla evlenmek için can atıyordu.

Rhalla kızları yanına çağırdığında Kral'ın kardeşi Prens Vallerion ve Williard Arnard'ı da çağırdı. Prens Vallerion yirmi bir yaşına yeni girmişti. Lila rengi gözleri ve altın sarısı saçları ile oldukça yakışıklı bir erkekti. Williard Arnard otuz iki yaşındaydı, sarı saçları ve mavi gözleri vardı. Talihsiz adam iki kez dul kalmış ve üç kız çocuğuna sahip olmuştu fakat hala yakışıklıydı.

"Güzel kardeşlerim. Prens Vallerion ve Leydi Aerea arasındaki nişan aylar önce duyurulmuştu. Lord Williard ve Leydi Rhaenyra arasındaki nişanı da kesinleştirdiğimize göre, iki hafta sonra ikinizin de aynı günde evlenmenizi uygun gördüm."

Bu habere Vallerion ve Aerea oldukça sevindi. Aerea Yaz Kalesi Prensi olan Vallerion ile, kralın kardeşi ile evlenince saraydaki konumu güçlenecekti. Ancak Rhaenyra o kadar da mutlu görünmüyordu. İki kez dul kalmış bir adamla evlenmek istemiyor gibiydi. Yine de nazikçe gülümsedi ve kraliçeye minnetlerini sunarak uzaklaştı.

Rhalla onların uzaklaşmasını izledi. "Visaenya." diye seslendi kardeşine. "Kral nerede?"

Visaenya ejderha desenli zırhı ile oldukça ürkütücüydü. "Birazdan geleceklerdir, majesteleri."

Ve geldi de. Rhael bahçeye yanında metresi Leydi Eulalie ile geldi. Eulalie mor renk bir elbise giyiyordu. Omuzlarında bir kürk vardı. Siyah saçları beline uzanıyordu ve kafasında ancak bir kraliçe veya prensesin takmaya cürret edebileceği bir taç vardı.

Fahişe, bir kraliçe gibi giyinmişti.


THRONE FOR QUEEN. (Kraliçe #5)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin