03.00

1.4K 84 11
                                    

Ulaş arabadan inip hızlıca bulunduğum bölgeye geldi. Kapımı açarak elini uzattı. Elimi eline yerleştirirken arabadan usulca indim. Ulaş kapıyı kapatarak kolunu uzattı. Kolumu koluna kilitleyip şatafatlı restoranttan içeri girdik. Takım elbiseli adam bizi karşılarken gülümsedi. "Hoşgeldiniz Ulaş Bey" Ulaş hafifçe tebessüm ederken genç adam bana döndü. "Siz de hoşgeldiniz Küçük Hanım." Gülümseyerek karşılık verdim adama. Ulaş beni sürükleyerek ilerlemeye başlayında kolunu hafiften sıktım. "Adımlarını küçültsene, yetişemiyorum "

Üzerinde 'Rezerve' yazan bir masaya oturunca yanımızda ki garson rezerve yazısını kaldırarak sandalyemi çekti. Sandalyeye yerleştiğim de heyecandan elimi ayağımı hiç bir yere sığdıramadım. Ulaş karşıma oturarak siparişlerimizi verdi. Ardından parmaklarını birbirine kenetleyip masanın üzerine koydu. Dudak büzüp konuşmaya başladı. "Güzel gözüktüğünü söylemiş miydim?"

Çıldırmak üzereydim.
Ulaş bana güzel olduğumu söylüyordu.
Ulaş bana güzel olduğumu söylüyordu.
Ulaş bana güzel olduğumu söylüyordu.
Güzel miydim gerçekten?

Kafamı usulca sallayıp gülümsedim. "Ulaş, teşekkür ederim ama durduk yere neden buraya geldik. Bu kadar şeye ne gerek vardı." Ulaş omzunu silkti. "Bir nedeni yok" Kafamı aşağı yukarı sallarken tekrar yanımıza gelen garsonun siparişleri masaya yerleştirmesini bekledim.

___

Elimde ki çatalı bırakıp dudak büzdüm."Sanırım daha fazla yiyemeyeceğim." Ulaş'ın gözleri önümdeki tatlı tabağı ile benim gözlerim arasında gidip geldi. Ardından gözlerini ben  devirip bıraktığım çatalı eline aldı. "Bunu bitirmelisin Gece." Mükemmelliğine ölmek istedim o an. Tatlıya batırdığı çatalı havalandırırken  altına dökülmemesi için diğer elini feda etti.

Konumlandırdığı tatlıyı ağzıma misafir etti. Çatalı almadan elini çekince, dudaklarımdan yere düşmeye hazırlanan çatalı refleks ile dişlerimle tuttum. Tamam, belki o kadar da ince ruhlu değildin ama olsundu, Böyle de seviyorum seni.

Tatlıyı bitirmeye ramak kalmışken çatala yerleştirdiğim tatlıyı Ulaş'a vermeyi düşündüm. Geri çevirir miydi acaba?

Sağ elimle tuttuğum çatalın altına sol elimi yerleştirdim. Ulaş gözlerine soktuğum çatalı görünce kafasını geri çekti. "Yemek ister misin?"  Geri çevirme lütfen. Lütfen.

Derin bir kuyuyu anımsatan gözleri önünde ki tabağa kaydı. "Benim tatlım var zaten."

Dudaklarımı birbirine bastırırken kafamı aşağı yukarı salladım. Mahçup olmuş gibi hissediyordum.  Çatalı kendime doğru çekerken Ulaş sandalyeden hafif kalktı ve bana yaklaştı. Daha doğrusu çatala yaklaştı. "Ama bunu yemeyeceğim anlamına gelmez." Çatalda ki tatlıyı ağzına alırken gülümsedim. "Afiyet olsun."

Dudakları kıvrılırken arkasına yaslandı ve tatlımı bitirmemi bekledi ki zaten üç çataldan sonra boşalmıştı tabağım. "Doydun mu?"  Sorusuna yanıt olarak dudaklarımdan 'cık' sesi çıktı.

"Ben her zaman açım."

Çattığı kaşlarını anında düzenlerken gülümsedi. Gülümsedim. Gülümsedik.

"Pekala" dedi sandalyeden doğrularak. "Gidelim o halde." Kafamı sallayarak ayağı kalktım ve eteğimi düzelttim. Ulaş yanımdan ayrılırken minik çantamı alarak kapıya yaklaştım. Ardından Ulaş yanıma geldi ve dışarı çıktık. Yüzümü vuran rüzgarı hazırlıksız karşıladım. Gözlerimi kırpıştırdım. Rüzgardan uçuşan eteğimi dizginlerken omuzlarımda el hissedince bakışlarımı elin sahibine çevirdim.

Ulaş ceketini omzuma tutturmuştu. Ulaşın bana ceketi giydirmesine müsaade ederken küçük bir kız çocuğu gibi hissettim. Yüzümdeki gülümseme bir an olsun silinmezken Ulaş ceketin fermuarını çekti. "Teşekkür ederim" Omzunu silkti. "Sürekli teşekkür mü edeceksin?" Kafamı salladım. " Evet, çünkü sürekli teşekkür etmem gereken şeyler yapıyorsun ve sanırım elimden teşekkür etmekten başka bir şey gelmiyor" Dudağının kenarını kıvırırken ceketin yakasını düzeltti.

Allahım. Çok güzeldi. Çok güzeldik.

"Olsun" dedi ellerini ceplerine yerleştirirken "Hiçbir zaman için teşekkür etmene gerek yok." sonradan aklına gelmiş gibi ilave etti. "yani benim açımdan." Kafamı sallarken görüş açıma Ulaş'ın arabası girdi. Araba lastikleri dönmeyi bırakıp sabit durduğunda arabaya ilerledik.

-bölüm sonu

Klavye Delikanlısı | TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin