- 🌖 -
Bir düşüncem vardı hayallerden öte.
Sen beni göremediğin her zaman,
Ben senin gölgene sarılacaktım.
O zaman bulacaktım kendimi...
Senin pencerene koyduğum güllerle birlikte.
6-7 yaşlarındaydım.Sokağın başında bir ağaç vardı tırmanmayı sevdiğim.En tepeye çıktığım vakit görebileceğim en güzel şeyleri görebiliyordum.Batarken kızıla kaçan güneş içime huzur veriyordu.Daha önce karşılaşmadığım bu güzel kokuyu...
Ciğerlerim dolana kadar içime çekmekten doyamıyordum.O andan itibaren,en keyif aldığım yer haline geldi.Sadece yeryüzünü izlemek için bile o ağaçta saatlerce oturabilirdim.Bazen,gün batımı pembe ve mor oluyordu.Bazense ateşten bir turuncu...
Ufuktaki bulutları alevlendiriyordu.O gün batımlarından birinde rüzgar sarı saçlarımı savururken,ağacın kollarında bir uçurtmaya rastladım.Dalların en uzunun da sıkışmış olan uçurtmayı ellerime aldığımda bir ses duydum.
"Uçurtmamı bulmuşsun!"
Aşağıdan beni izleyen Karan'ı görmemle gülümsedim.Sarıya dönük kumral saçları ve okyanusu andıran mavi gözleri içimde tuhaf bir his uyandırıyordu.
"Karan buraya gelmelisin."
Birden yüzündeki gülümseme gitti.Gözlerini gözlerimden çekip,yere dikti mavilerini.
"Yapamam."
xxx
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kusursuz | Texting
Short StoryBilinmeyen Numara: Karan? Bilinmeyen Numara: Uzun zaman oldu. Bilinmeyen Numara: Numaranı nasıl ağlayarak sildiğimi hatırlıyorum. Bilinmeyen Numara: Peki ya sen? Bilinmeyen Numara: Nasıl duygularımla oynadığını hatırlıyor musun?