|9|

2.9K 143 43
                                    

DEREN

Yağız'ın sürpriz yaparak evime gelmesi beni şuan dünyanın en mutlu insanı yapmıştı. Bugün 10 Hazirandı yani doğum günümdü. Okulun bitmesine yaklaşık bir hafta gibi bir süre kalmıştı ki havalar çoktan bunaltıcı olmaya başlamıştı bile.

Bugün doğum günüm olmasına rağmen hiçbir arkadaşımın henüz bir şey yapmaması bir şeyler çevirdiklerinin habercisiydi. Hep aynısı olurdu zaten sürpriz olamayan sürpriz doğum günleri.

Şimdi ise Yağızla klimanın altında yatıp hayatı sorguladığımız zaman dilimindeydik. "Şşt" dedim yüzünü mıncıklarken. "Hmm" diye mırıldandı karışık olarak. Sıcak havaya karşı klimanın altında yatmak insanı mayıştırıyordu. "Kalksan mı artık akşam oldu hani yemeğe gidicektik?" Dedim ufak bir mızmızlanma eşliğinde. Resmen doğum gününün bitmesine saatler kalmıştı ve hala yanımda öküz gibi yatan bir sevgilim vardır.

Aradan geçen bir saat içerisinde ben hazırlanmış, aptal sevgilim ise yatmaya devam etmişti. Yağız'ı sevmeye başladığım günden beri tek hayalim onunla bir doğum günü geçirmekti ve bu gerçek oluyordu bugün. Sonunda ben hazırlanmamı bitirmiş aynada kendime bakmaya başlamıştım.

Nereye gideceğimizi bilmiyordum ve beni asıl heyecanlandıran kısmı buydu

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Nereye gideceğimizi bilmiyordum ve beni asıl heyecanlandıran kısmı buydu.

Evden çıktıktan sonra Yağız eve uğrayıp üstünü değiştireceğini söylemişti ve şuan arabada heyecandan yerimde duramıyordum. Yağız'ın açtığı aptal şarkıları söyleyip gülerken hep bu anlarda kalmak istediğimi fark ettim. O an birkaç gün önce Selen'le yaptığımız telefon görüşmesi gelmişti aklıma. Yağıza olan aşkımdan şüphe edişim. Ve şimdi anlamıştım ki kendim hakkımda bildiğim tek bir şey vardı ve o da Yağızı ölesiye sevdiğimdi.

Eve vardığımızda araba durdu. Yağız can yakan yürek burkan bir bakış atıp arabadan inerken bana "Gel hadi benim işim uzun sürer içerde oturursun." Demişti. Hayıflandım. Saat 8 olmuştu ve daha Yağızın hazırlanması vardı. "Ohooo Yağız bu ne biçim doğum günü ya bıktım senden cidden." Diye Yağıza bağırırken arabadan inmiştim.

Yağız "Çok söylenme be." derken yanıma gelip elimden tutmuş ve eve doğru çekiştirmeye başlamıştı. Fakat tek sorun benim ayağımda topuklu olmasıydı. Tam ağzımı açıp Yağıza bunun için de bağıracakken Yağız beni bir anda kucağına almıştı. Beklemediğim hamlesiyle ufak bir korku çığlığı atmak üzereyken kendimi durdurup sırıttım. Yağız kapıya kadar beni taşıtıp indirdi ve ardından cebinden anahtarını çıkarıp kapıyı açtı.

İnanamıyordum.

 my first boy crush |bxb|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin