|10|

2K 117 29
                                    

Öncelikle selam.

Hikayeye devam etme kararı aldığımı biliyorsunuz sanırım o yüzden bir yeni bölüm patlatayım dedim.

Lütfen 9 u okuyun ilk önce çünkü muhtemelen unutulmuştur.

Teşekkürler.

Bu arada okuyucularımla bir whatsapp grubu açmayı düşündüm siz ne düşünüyorsunuz? Kitapla ilgili olmak zorunda değil goygoy muhabbet döndürürüz.

Hadi okuyun🤪

Bartu'dan

Benim güzeller güzeli biricik arkadaşımın doğum günündeydik. Yağız Deren'i içeri getirdiğinde Deren'in yüzündeki mutluluk benimde içimi mutlulukla dolup taşırmıştı. Yaptığım şey kesinlikle Yağız veya tehdidi için değildi. Her şey biricik arkadaşım içindi.

Okulun çocuğunun bulunduğu doğum günü partisi o kadar güzel geçiyordu ki sonunda benimde yüzük birazcık gülmüştü. Derenle bağıra çağıra dans ediyorduk.

Deren yüzüme doğru yaklaşıp 'sana kırmızı çok yakışıyor' diye bağırdıktan sonra hepimiz bağırarak şarkıyı söylemeye devam ettik. Herkesin çakır keyif oluşu ortamı konikleştirmeye yetiyordu. Deren yanımızdan ayrılıp okuldakilerin yanına gittiğinde bizde sonunda kendimizi koltuklara attık. Yağız ve Orkun zaten bitmişti. Hepimiz ortamın saçmalığına kahkaha atmaya başlayıp masadan shot bardaklarımızı alıp 'kardeşliğimize' dedikten sonra içkilerimizi içip ağzımıza o ekşi limonu tıktık.

1-2 derken ben kendimi sarhoşluğa çok yakın hissettiğim için kendimi durdurmuştum. Tam o sırada kenarda gülerek birleriyle konuşan bir çocuğa takıldı gözüm. Bu Efe'yi. Geldiğine inanamadım bir an. Efe eskiden arkadaş grubumuzun vazgeçilmezi olan arkadaşımızdı. Daha sonra ise kendini bizden çekmişti. Deren ve diğerleri asla nedenini bilmiyordu ama ben biliyordum. Efe Deren'e ilgi duyuyordu fakat Deren'in her dakika Yağızdan bahsetmesi sonucu bunu daha fazla kaldıramayıp bizden uzaklaşmıştı.

Gülerek yanına gittim. "Vay kardeşim hoşgeldin." Derken çoktan Efe'ye sarılmıştım bile. "Oğlum çok özlemişim lan seni." Derken sarılışıma karşılık verdi ve sırtıma bir kaç kere vurdu.

"Hangi rüzgar attı seni buraya." Diye sordum. Çocuğun yüzünü bile özlediğimi fark ettim. "Yüzünüzü göreyim diye geldim valla." Diye cevapladı. Biraz daha sohbet etmek için farklı bir köşeye geçtik.

Efe ağır içerdi. O içtikçe ben de içmiştim ve şuan paketteki son iki sigarayı almış efkarlanma zamanına gelmiştik. "Unutamadın di mi?" Diye sordum sarmaş dolaş dans eden Deren ve Yağıza bakarken. "Unutmak ne mümkün." Diye fısıldadı ve sigarasından bir nefes çekti. İçimdeki nefesi sıkıntılı bir şekilde dışarı verirken onları izlemeye devam ediyorum. "Hadi ben unutamadım sen ne alaka?" Diye sordu bana. Verecek bir cevabım var mıydı bilmiyorum.

"Bende bilmiyorum." Dedim sıkıntılı bir şekilde. "İçimde onlara baktıkça bir sıkıntı oluyor nedenini anlayamıyorum." Diye devam ettim. "Galiba Deren'i kıskanıyorum onca yıllık kardeşimi paylaşmak zor geliyor." Diye devam ederken rahat bir nefes aldım. Galiba içimdeki sıkıntının nedenini bulmuştum.

Efe beni başıyla onayladı ve viskisini içmeye devam etti. "Akşam bizde kalsana." Diye teklif ettim Efe'ye. Çok içki içmişti ve bu halde araba kullanamazdı. Kafasını bana doğru yaklaştırıp başıyla onay işareti verdi. "Ben bir Deren'lere bakayım." Diyip yanından ayrıldım.

Ve fark etmiştim ki İÇİMDEKİ SIKINTI GİDEREK BÜYÜYORDU.

 my first boy crush |bxb|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin