Bu ne öpüşme sevdasi?

30 0 0
                                    

(Özür dileyerek başlamak istiyorum. Erkek karakteri yani Ukala'yı değiştirmek zorundayım. Umarım bir sakıncası yoktur. Bir dahaki bölümde yeni Ukala'nın fotoğrafı gelecek. Çok çok çok özür dilerim. Okurları seviyorum. Keyifli okumalar..) 

Bi süre yüzünü ve gülümsemesini izledim. Daha önce kimsede görmediğim kusursuz bir yüzü ve yine kusursuz bir gülümsemesi vardı. Tamam biraz abartıyor olabilirim ama bence öyle. Herneyse..Tabikide bunun ne demek olduğunu biliyordu ama yinede sormuştu. Dalga geçiyordu işte benimle. Sıra bendeydi. Yüzume o meşhur koca sırıtıktan yerleştirdim.

  "Ne demek olduğunu bilmemene üzüldüm. Bu sorunun cevabını benden duyamazsın."   deyip sanki ağzımda fermuar varmış gibi çektim ve hızla aşağıya indim. Parti hala devam ediyordu. Herkez çok eğleniyor gibiydi. Evet bu iyi bişey. Olamaz karnım ağrımaya başlamıştı. Biraz daha beklersem açlığa hiç dayanamayan, öküz gibi yemek yiyen, tüm parasını yemeğe yatırabilen ben açtıktan ölebilirim. Mutfağa gittim. Tabağıma pasta, börek, kurabiye aldım. Koca bir bardağa da meyve suyu doldurduktan sonra mutfaktaki kimsenin olmadığı 2 kişilik masaya oturup tabağımdakileri, sanki hiç görmemiş gibi yemeye başladım. Ben başını kaldırmadan yemeye devam ederken karşımdaki sandalyeye birisi oturdu. Kafamı yavaşca kaldırıp baktıktan sonra hemen yemek yemeyi bıraktım. Cici kız ayakları yapmaya, gülümsemeye çalıştım ama yok olmuyor. Ağzımda koca bir lokma yaş pasta yanaklarımı şişirmişti. Nasıl gülümseyebilirim? İşte yine yanaklarıma ateş basmaya başladı. Mert karşımda ve ben ona ağzı dolu yavru ayı gibi bakıyorum. Hemen ağzımdakini yutmaya çalıştım. Hala beni izliyordu. Galiba ağzımdakini bitirmemi bekliyor. Bana bakarken nasıl bitirmemi bekliyorsun acaba? Zorda olsa sonunda o koca lokmayı yutmayı başardım. *dipnot*: Biliyorum sizde sevgilinizin yada hoşlandığınız oğlanın karşısında yemek yiyemeyeceğinizi düşünüyorsunuz. Bende.. ama harbiden. Atıyorum iğrenç bi şekilde yemek yediğinizi düşünün. Çocuk yemek yemenizi gördüğünde kusmaktan sonra yapacağı ilk şey sizden ayrılmak olacaktır. Misal ben yediklerimi ağzında iyice ezdikten sonra birilerine göstermeyi çok severim. Bunu bilmeyen birine yapsam kusmaya giderken bana sövebilir.^^ Tabi  ağzındakini bitirmeye cebelleşirken içimden bi ton küfür etmem ayrı bir ironi. Herneyse Şimdi gülümseyebilirim. Mert bi süre daha bana baktı. Ve ağzının kenarını gösterdi. Ben ne diyo felan diye düsünüyorum ama hala ne demek istediğini anlayamadım. Bi ara arkanda biri felanmı var diye arkama baktım ama yok. Hayır neden anlatmaya çalıştığın seyi kelimelere yada ne bileyim cümlelere felan dökmüyorsun? Belki anlatman yada benim anlamam daha kolay olabilir. Anlatmaya çalıştığını anlamadım. Neyse önemli bişey olsaydı söylerdi zaten. Önemsemez tavırla yerimden kalktım. Tabağımı ve meyve suyu içtiğim bardağı tezgahın üstüne koydum. Sonra arkamı döndüm. Birden karşımda Mert'i görünce küçük bir çığlık attım. Sessizce gelinir mi öyle? Ölüyodum.. Ben kısa çığlığımı bitirir bitirmez, ne olduğunu anlayamadan birden dudağıma yapıştı. Bugün herkezin benimle öpüşme günü sanırım. Napmaya çalışıyo bu çocuk? Ukala nınkinden daha sert bi öpücük bu yani ne bileyim ilk olduğu için olabilir o bana daha iyi geldi. Ne diyorum ben ya? Çocuk beni yiyecek. Onu kendimden uzaklaştırmaya çalıştım. Zorda olsa sonunda başardım.

   "Sen ne yaptığını sanı-"

Konusmam bitmeden gözüm mutfak kapısının önündeki beni önemsediğini söyleyen Ukala'yı gördü. Kim bilir ne zamandır bizi izliyor? İnanmıyorum. Neden gördü ki bizi?  Bir daha öpüşmek yok Deniz.  Mert bilerek mi yaptı acaba? Kafam çok karışık. Ben bunları düşünürken Ukala tek bir kelime bile söylemeden arkasını dönüp gitti. Bu mu yani? Beni bu kadar mı önemsiyor? İnsan bi sorar 'Noluyor burda?' diye. Bi açıklamamı dinlese.. Ukala'nın arkasından giderken Mert'i orada yalnız bıraktım. Onunla uğraşamam şimdi. Ama bir ara görüşeceğiz. Hayır Ukala'dan felan hoşlanmıyorum. Sadece beni yanlış tanımasını felan istemem. Ve beni gerçekten önemseyen birini kaybetmek istemiyorum. Misafirlerin yarısı gitmişti. Digerleride yavaş yavaş gidiyorlardı. Çok az kişi kalmıştı. Ukala'nında gittiğini düşündüm ama belki bi umut dışarı çıktım. Evet elinde sigarasıyla arkası dönük yavaşca yürüyordu. Ona doğru koştum ve kolunu tutup bana bakmasını sağladım. Nefes nefese kalmıştım.

   "Nereye böyle? Partiyi sen hazırlamadın mı? En son sen gidersin diye düşünmüştüm." Hiç birşey olmamış gibi gülümsedim.

   "Yanlış düşünmüşsün." Dedi somurtkan bir yüzle ve tekrar arkadını dönüp yürümeye başladı. Artık umursamaz davranamazdım. Ona doğruları söyleyecektim. Aslında bu yüzden onun peşinden gelmistim. Bu sefer ben önüne geçtim.

   "Bak gördüklerin yani şey.. Mert'le benim aramda hiç birşey yok."

İçim biraz rahatlamıştı. Umarım beni anlar. Ama pek umrumda değildi. Sigarasını bitirmişti. Neden atmıyordu ki artık? Sigara içen erkekler bana her zaman daha çekici gelmiştir. Neden bilmiyorum? Ama bazılarına gerçekten yakıştığını düşünüyorum.

   "Bana açıklama yapmana gerek yok. "

Deyip arkasını dönüp gitti. Ne diyeceğimi, ne yapacağımı bilemedim. Öylece kaldım yolun ortasında tek başıma. Ne yani? Herşeyimi bilen çocuk bunu bilmek istemiyor muydu? Eğer beni gerçekten tanıyorsa Mert'le aramda bişey olmadığınıda bilir. Ama bizi öyle görünce yanlış anlamıştı işte. Ona hak veriyorum. Kim görse öyle düşünürdü. Bidaha gelmeyecek miydi yani? Benim için ilk defa güzel bir parti düzenleyen çocuğu bidaha gòrmeyecek miydim? Adını bile öğrenemeden..

Uzun süre yolun ortasında bekledikten sonra havanın kararmaya başladığını farkettim. Eve gitmek istemiyordum. Ama gittim ve odama çıktım. Hala Ukala'yı düşünüyordum. Üstüme pijamalarımı giydim. Çok az kullandığım makyaj masamda makyajımı silerken onu bidaha görmek istediğimi farkettim. O iyi birisiydi. Beni gerçekten önemseyen birisi..

Yatağıma yattım ve battaniyeyi kafama kadar çektim. Yanlış anlaşılmak çok kötü bişey. Ağlamak istiyordum. Ama yarın okula gözlerim şiş bir şekilde gitmek pek iyi olmazdı. Bilgisayar masamın üzerinde duran telefonumu aldım. 3 mesaj gelmişti.
             'Doğum günü çocuğu sizden çıkarken  görüşemedik nerelerdesin acaba?'

Evet Yağmur haklısın. Ama daha önemli seyler oldu napabilirim. İkınci mesaja bakacakken gözlerimi kapattım ve mesajın ondan gelmiş olmadını diledim. Koca bir hayal kırıklığı mesaj Mert'ten di. Ne yazdı acaba?
           'Ben özür dilerim. Seni kırmak istemedim. Sadece bugün çok güzeldin..'

Özür dilermişmiş. Sen onu yapmadan önce düşünecektin. Bide mesaj atmış. Ne güzel ben seni unutmuştum. Umrumda olduğunu felanmı sanıyor bu çocuk? Neyse bari son mesaj  Ukala'dan olsun da bi sevineyim. "Operatör mesaji". Çok güzel bana bi tek operatör mesaj atar zaten. Acaba Ukala'da numaram yokmu? Onun numarasıda bende yok. Ben nasıl bulacağım ki o çocuğu? Ismini bile bilmiyorum. Telefonumu yastığın altına koyup uyumaya çalıştım ama hala onu düşünüyorum. Kapat gözlerini ve uyu Deniz. Gözlerim yanmaya başlayıp bana uyumam için sinyaller verirken bende uyumaya karar verdim. Hemen uykuya daldım. Zaten bugün baya yorucu bi gün dü.

    Sabah uyandığımda saat 8 di. Gözlerimi açmaya çalışırken esnedim.

 

OLMAYACAK BİR HAYALHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin