Seungmin gözleri dolu bir şekilde lavaboya koştu. Hyunjin ise ona kapatılan kapıya bakakalmıştı.
Ne yapmalıydı? Arkadaşça olan tavrı seçti. Seungmin'in peşinden lavaboya koştu. Sihyeon da bakakaldı.
Hyunjin lavaboya baktığında Seungmin yoktu. İşte bu sorundu!
Hyunjin hemen kamera kayıtlarına bakmak için güvenliğin yanına gitti. Seungmin lavaboya girmiş ancak 3-5 saniye sonra çıkmıştı. Asansöre binmemiş, kapıdan çıkmamıştı. Yani hâlâ burada mı?
---
Klinik, Seungmin'in ailesini arayıp bilgilendirdi. Neydi bu 9 yaşındaki bir çocuk okuldan mı kaçıyordu? Hyunjin onu bulduğunda bunun hesabını soracaktı.
Hyunjin hâlâ bir umut kamera kayıtlarını izlerken 4. kameranın duvarından bir maviliğin geçtiğini gördü.
-Prens gibi Seungmin- "Bu Seungmin!" diye bağırdı Hyunjin. Bu çabasına hayran kalmıştı. Kliniğin arkatarafından kaçmış, sanki tecrübeli gibi...ona bahsettiği şey hırsızl-
Hayır, bu değildir. Bir suçlama ile bu kadar yıpranılabilinir mi?
Hyunjin odasına vardığında Sihyeon ona Seungmin'in eve gittiğini söyledi.
En azından Hyunjin bu gece rahat uyuyabilirdi.
Hyunjin otoparka indiğinde arabasının kapısını açarken biri ona seslendi. Arkasını döndüğünde tamamen siyahlara bürünmüş bir adam gördü.
O adam ona siyah bir mektup uzattı ve Hyunjin aldı. Hâlâ olayı idrak edememişken adam koşarak kaçtı. Kimdi bu?
Hyunjin evine gidince apar topar evinin ışıklarını yaktı ve odasına gidip mektubu açtı. İçinden siyah bir kâğıt üzerine kırmızı ile yazılmış yazılar çıktı. Bir de Seungmin, Felix ve kendisinin gittiği restorantın fotoğrafı.
Hyunjin korkmaya başladı. Ama endişeyi bir kenara bırakıp kısacık metinli mektubu okudu.
Ben Seungmin, seni sanırım 8 gündür tanıyorum Hyunjin. Ama değer veriyorum. Lütfen acıkınca bu restorana git, Felix orayı çok sever. Ben yokken yalnız kalsın istemem.
Hyunjin şimdi her şeyi anlıyordu.
"Siktir et, Seungmin!" Hemen yemekteyken aldığı telefon numarasını tuşladı. Çalıyordu..."Aç!Aç!"Hyunjin ağlamaklı hissediyordu. Telefon açıldı.
"Oh tanrım, Seungmin sen neredesin? Bana cevap ver Seungmin neden bunu yapıyorsun? Sen olmayınca herkes çok mu mutlu olcak? Ben üzüleceğim, Felix üzülecek, hatta Sihyeon bile, ailen, varsa kardeşi-"
"Sus! Annem benim için üzülmez kardeşimdense bahsetme bile. O- ...neyse özellikle babam beni çok severdi Hyunjin. Ama o artık yok kardeşimde severdi ama o da artık yok." Seungmin'in gözleri daha yeni dolmaya başlıyordu.
"Seungmin neredesin?" bir cevap almak umuduyla sordu Hyunjin.
"Çatıkatında. Benim haytımı kâbusa çeviren yerde ve şimdi burada öleceğim. Evim 4 katlı maďde kullanacağım sonra çatının ucuna oturacağım ve öldüğüm ânı annem görecek, belki bana inanır artık." İlk başta kahkaha atan ses sona doğru titreyerek hüzünlenmişti.
"Seungmin, sana yalvarırım bunu yapma! Tamam sadece kendine bir şans ver ve en azından bunu şimdilik yapma! Lütfen ben sana değer veriyorum." dedi Hyunjin.
Seungmin'in hayatı boyunca her şeyi olmuştu. Sevgi hariç her şey. Kendisine bir şans verdi ve Hyunjin'e "Sana anlatacaklarım var. Ama eğer bana yardım etmezsen bir dahaki sefere sana mektup bile yollamam."
"Peki." dedi.
Ve telefonları kapattılar.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SCENT CODE: CHANEL | HYUNMIN
FanfictionHwang Hyunjin, bu parfümü sevmeye devam edecekti. ÇOKÖNEMLİBİLGİLENDİRME: Eşcinsel hayran kurgudur, rahatsız olacaklar okumasın. (Kitap @8PEACEMINUSONE8 sayfasına aittir. Ama bu hesap benim silinen hesabımdır. Bu yüzden kitap çalıntı değil aynı yaza...