Sabah çalan zil sesiyle, uykumuza veda etmek zorunda kaldık. Üzerimizdeki pijamaları çıkarıp, kıyafetlerimizi giyip kahvaltı yapmak için yemekhaneye gidiyorduk. Hepimiz kahvaltı tabaklarımızı alıp bir masaya oturduk.
Suna:
-" Ah nasıl bir gün geçirdik be!"
Tuğçe:
-" Entrika istiyordun, al sana entrika."
Suna:
-" Entrika derken kastettiğim şey en yakın arkadaşımızın kaybolması değildi Tuğçe." dediğinde Tuğçe'ye göz devirmişti, Tuğçe ise sinir bozucu gülüşünü takınmıştı.
Sude:
-" Bir sorun mu var, neler oluyor?"
Tuğçe oflayarak:
-" Dün Yiğit'i kovmam ve ona sövmem gerektiğini ama benim "kibarca" ona sarılıp sevgiliymişiz gibi vedalaştığımı düşünüyor kendisi."
Suna:
-" Çocuk sana neler yaptı Tuğçe? Selim'in seni aldattığı kızla çıkıp, senin Tunahan'la aranı bozan o değil miydi? Ve sana dediği şeyleri, yaptığı suçlamaları cidden unutmayan tek ben olamam."
Sude:
-" Bizde hiçbirini unutmadık Suna, çocuğa yeterince eziyet ettik zaten. Araları hala iyi değil, sevgili olmuşlar gibi davranma! Belki bir daha Yiğit'le karşılaşamayacaklar bile sadece "dost" oldukları zamanın anısınına 15 dakika boyunca aralarında kötü bir şey yaşanmamış gibi veda ettiler, sadece bu kadar. Abartma!" Suna oflayarak önündeki çaydan bir yudum aldı. Herkes çok gerilmişti ve Yiğit'e adresi verdiğim için Suna hala beni suçlu görüyordu. Tuğçe ise o sırada yanında oturan Miray'a dönerek cidden bir daha Yiğit'le karşılaşmaz mıyız diye sordu.
Miray:
-" Seni tanımıyor olsam bu çocuğu sevdiği düşüneceğim Tuçecim."
Tuğçe:
-" Saçmalama, amacım sadece boş yapmak bunu hepimiz biliyoruz." dediğinde hepimiz kıkırdamıştık. O sırada Melih'ler yanımıza oturmuştu. Sarp Suna'nın yanına, Kuzey benim yanıma ve Melih'te Nisa'nın yanına oturmuştu. Hepimiz dikkatlice Nisa'yı izliyorduk. Melih'i ciddi anlamda beğeniyordu ve o yanındayken geriliyordu.
Sarp:
-" Sen nasıl oldun Neşe?"
Neşe:
-" Düne oranla çok iyiyim, Defne abla bir krem ve hap verdi çok iyi geldi kafama.",
Kuzey:
-" Geçmiş olsun, dikkat et kendinee." derken e'leri uzatarak söylemişti. Hepsi Kuzey'in ardından Neşe'ye geçmiş olsun dileklerini iletmiş Neşe ise gülümseyerek teşekkür etmişti.
Miray:
-" Şu İrem'lerin yanındaki kumral çocuk, Bora mı neydi o sürekli buraya bakıyor."Neşe kafasını kaldırıp o tarafa baktığında Bora'nın kendisine baktığını fark etti. Neşe gözlerini Bora'dan kaçırmadan:
-" Kumral erkek mi olurmuş, erkek dediğin esmer olacak." diyerek sinsi gülümsemesiyle bize dönmüştü.
Kuzey:
-" Sanırım buna alınmam gerekiyor Neşe?"
Neşe:
-" Ov seni unutmuşum, özür dilerim sen istisnasın Kuzey'cim." hepimiz Neşe'nin kırdığı pota gülerken Bora bakışlarını bizden çekmişti.
*******
Dün Nisa'yla birlikte yangın hakkında Egemen abiye soru sormak için anlaşmıştık. Henüz kızlara söyleyip, kafalarını bulandırmak istemiyorduk. Kızlar odaya geçtiğinde biz Nisa ile bir bahane bularak Egemen abisinin odasına doğru yol aldık.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kamp Alanı ; Tehlike
ChickLit-Best Friends Forever! Kamp, klişe hayatlarına, macera katmak için giriştikleri bir işti sadece. Bu kadar entrikalı ve macera dolu olacağını onlar bile tahmin edemezdi!