dream a little dream of me

1.1K 97 125
                                    

Louis gergin bir şekilde uçağın küçük camından dışarıya bakıyordu. Görülecek bir şey de yoktu gerçi her yerin simsiyah olduğu düşünülürse. Fakat ne kadar uykusu gelse bile uyumaması gerekiyordu. Ya uykusunda konuşmaya kalkıp söylememesi gereken şeyler söyleyecek olursa? Düşüncesi bile yanaklarını kızartıyordu. Bay Styles yanı başındayken diken üstünde olmamak mümkün değildi zaten. 

"Uyumayacak mısın?" Harry fısıldayarak ona doğru eğildiğinde sol bacağı da Louis'nin bacağına yaklaşmıştı. Louis bu basit ve küçük dokunuşu düşünmeyi bırakamadığı için kendine içinden lanetler okuyordu.

"Pek uykum yok."

"Gözlerin öyle görünmüyor."dedi yüzüne daha dikkatli bakarak.

"Yorgunum ama uykum yok. Peki ya siz?"

"Biliyorsun,bana artık siz demene gerek yok."

"Bunu düşündüm ama çok garip geliyor."dedi Louis onun sorusuna cevap vermediğini görmezden gelmeye çalışarak. Çünkü artık uyumasını umuyordu. Böylece insan olduğunun kanıtları listesine bir madde daha ekleyebilirdi.

Louis onun yorgunluktan eser olmayan yüzüne tekrardan baktı. Bu onda oldukça doğal duruyordu. Eğer hiç uyumadığını,yemek yemediğini ya da tüm o insanı şeyleri yapmadığını görse olması gereken şey buymuş gibi bunu hiç fark etmezdi bile. Beyni ona oyun oynuyordu. Duvarlarını kırıp sınırlarından içeri giremediği bu adamı tanrısallaştırıyordu.

"İstediğin ve rahat olduğun zaman demeye başlarsın öyleyse."dedikten sonra Harry oturduğu yerde aşağıya kaymış ve başını geriye atarak gözlerini kapamıştı. Bu geçiş aşaması o kadar hızlı olmuştu ki Louis şaşkınlıkla kaşlarını çattı. Demek o da diğer insanlar gibi uyuyordu.

Louis'nin fark etmeden ona doğru diktiği bakışlarını hissetmiş olacak ki tek gözünü açarak bakışlarına karşılık verdi. "Beni mi gözetliyorsun?"

"Hayır."dedi Louis hızlıca arkasına yaslanarak.

"Artık uyu. Tüm günü uyuklayarak geçirmeni istemiyorum."

Louis onaylar gibi yaptı ama uyuyacağını sanmıyordu. Ancak vardıklarında ve Harry onu uyandırdığında uyuyabilmiş olduğunu fark etti.

Uyku sersemliğiyle nereye attığını bilmediği adımları sadece Harry'yi takip etmeyi becerebiliyordu.

Bindikleri başka bir araçta da uyumaya devam etmiş ancak vardıkları otelin resepsiyonunda beklerken günün ağarmasıyla birlikte kendine gelmeye başlamıştı. Bulduğu ilk yere oturarak başını elleri arasına almış görüş alanına giren tek şey olan gri ve parlak zemini izliyordu. Gürültünün arasından buğulu gelen bir sesin kendisiyle konuştuğunu fark ederek kafasını kaldırdı.

"Bu ne?"dedi önünde hareket eden parlak,dikdörtgen biçimdeki bir şeyin varlığıyla. Işık canını acıtıyormuş gibi gözlerini iyice kısmış,gözlerinin kenarlarındaki kırışıklıkların belirginleşmesine neden olmuştu.

Kısa süren adaptasyon süreci sonunda gerçek dünyaya döndü ve uğultular beyninde anlam kazanarak kelimelere dönüşmeye başladı.

"Oda kartın. Berbat görünüyorsun. Çıkıp uyusan iyi olur." Louis ona verilen emri bekleyen bir robot gibi düşünmeden hemen yerinden kalktı ve Harry'yi takip etmeye devam etti.

"Valizler?"diye sordu. Düşünceler beynine nadiren ve ansızın geliyorlardı.

"Odana çıkarılıyor. Bahşişi ben hallederim. Odam odanın tam karşısında bir şey olursa haber vermen yeterli."

Fuck it, i love youHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin