dear aurora▪︎jinsoo✔

1.4

Bölümün içinde geçen şarkı; G Dragon- Without You (feat. Rose)

Keyifli okumalar<3

***

Jisoo- Part 2

Lalisa, arkadaşlarıyla dans gösterisini bitirmesiyle fazlaca beğeni almış, 'İdol tanıdıklarım var.' demesiyle de insanları deliye çevirmişti. Sahne arkasına gelerek tebrikleri alırken Jennie yanıma geldi. Esneme hareketleri yaparken "Hazır mısın?" diye sordum. Hınzır bir şekilde gülerek başını olumlu anlamda salladı. 

"Hazır olmama gerek yok, Jisoo. Bunlar benim için çocuk oyuncağı."

Kurduğu cümleyle beraber ben de aynı şekilde gülümsedim ve kalçasına doğru vurarak "Görelim seni, Jenjen," diyerek sahneye yolladım onu. 

Öz güvenli adımlarla ilerlerken onu izledim. Kahverengi saçlarını atkuyruğu yapmıştı ve yürürken iki yana sallanıyordu. "Kaçınız kendini savunmayı biliyor?" diye sordu konuyu uzatmadan sahnenin ortasında durduğunda. 

Kimse Jennie'den böyle bir soru beklemiyor olacak ki apışıp kalmışlardı. Belki de kimse bilmiyordu.

Jennie, birkaç kalkan elin ardından iç çekerek "Pekala, pek de iyi bir devirde olduğumuzu kimsenin düşündüğünü zannetmiyorum," dedi. Bu sırada ben de perdenin arkasından Seokjin'in olduğu tarafa göz atıyordum ara sıra. Her zaman ki odaklanmış haline bürünerek kaşlarını çatmış izliyordu olanları. 

"Özellikle kızlar için söylüyorum; gecenin bir yarısı, tanımadığınız bir adam size art niyetle yaklaşsa ne yapacaksınız? Erkekler için ise şu soruyu sorayım; birisi geldi ve paranızı ona vermezseniz sizi öldüreceğini söyledi, o zaman ne olacak?"

Herkes pür dikkat kendinden emin bir şekilde konuşan Jennie'yi izliyordu. 

"Eh, sanırım hepiniz donunuza kadar dökülürdünüz."

Yaptığı sert ama komik eleştiriyle beraber çoğu öğrenci gülerken, bozulanların olduğunu çok rahat fark ediyordum. 

Jennie konuşmasına devam ederken sahne arkasındaki işlerin nasıl gittiğine bakmak için arkama döndüm ve içeriye göz attım. Herkes kendi hazırlıklarını yaparken her şey yolunda gibiydi ama buraya ait olmayan biri hemen gözüme ilişti. 

Seokjin'in yanında sürekli olan arkadaşı Taehyung, gizli olmasını umduğu belli olan bir şekilde içeriye doğru bakıyor, girip girmemek konusunda tereddütlü duruyordu. 

Kaşlarım istemsizce havalanırken yanına yürüdüm. 

"Hey, Taehyung."

Sesimi duymasıyla irkildi ve bana doğru döndü. Yakalanmanın hissiyle gözleri büyüdü.

"Birini mi arıyorsun?"

Ne diyeceğini bilemez şekilde kekelerken bu hali tatlı görünüyordu.

"Evet... Yani hayır! Sadece öylesine bakıp neler yaptığınızı görmek istedim. Size başarılar," diyip hızla geri geri yürürken cebinde olan elini çekti ve bu sırada yere bir paket düştü. Bunu fark edip seri bir şekilde almak için eğilirken karamelli bir çikolata olduğunu gördüm bu paketin. 

Karamelli çikolatayla neden burada olduğunu anladım ve hayretle ağzım açıldı.

 "Yoksa...-"

Telaşlandı. "Hayır, hayır. Öyle bir şey yok! Cidden, aish!"

Bu haline ister istemez gülerken "Sorun değil, Taehyung," dedim ve bunu belli etmek istercesine ifademi yumuşak tuttum. "Lalisa büyük ihtimal Rose'nin yanındadır ve Rose'de enstrümanların. Onu üzme, bu kafi."