PRADA Jenlisa

#7#Smut

Ya paragraf araları yorum yapın aq. O kadar smut yazdım bak.

İş çıkışı geldiğinde Jennie bana adresi atmıştı. Bende arabama binip, adresin olduğu yere gitmeye başladım. Üzerini değiştirmeye gerek yoktu bence. Çünkü Jennie bana kıyafet verirdi. Diymi?

Yol yaklaşık 15 dakika sürmüştü ve ben eve gelmiştim. Benim gibi şehirden uzak bir yerde yaşıyordu. Hoşuma gitmişti. Büyük ve ihtişamlı görüntüsü tam Jennie'likti. Arabayı park edip indim. Kapıya doğru yürümeye başladım ve bahçenin kapısını açıp içeri geçtim. Büyük çift siyah kapıya tıklattım. Yaklaşık bir 10 saniye sonra açıldı.

Ama kimse durmuyordu. İçeri korkak adımlarla girdim ve lüks eve bakmaya başladığımda belime dolanan eller ile irkildim. Tanıdık kokudan dolayı bir nebze içim rahatlamıştı. Çenesi omuz girintimde duruyordu. Kalp atışlarını sırtımda hissedebiliyordum.

"Hoşgeldin" dedi sessizce.
"Hoşbuldum" dedim. Ama sesim titrediği için kendime küfürler ediyordum içimden.

Belimdeki ellerini daha da sıkılaştırırken kalp atışlarımın hızlanmasına engel olamıyordum.
Derince bir nefes aldı. Kokumu içine çektiği belliydi. Yanağı yanağıma temas ettiğinden yüzünün pürüzsüzlüğünü bir daha anlıyordum.

Ellerini belimden çekti ve beni kendisine döndürüp sıkıca sarıldı.

"Ne yapmak istersin?"

Bu kadar enerjik olması, alışılmışın dışındaydı.

"Ev sahibi sensin. Sana sormak gerekir."
"Imm bence ilk yemek yiyelim. Ne dersin?"
"Uh bu çok iyi olur"

Montumu çıkarıp ona verdim. Çantamıda alıp, askılığa astı ve elimi tutup beni mutfağa doğru sürüklemeye başladı. Masayı gördüğümde şok olmuştum. Çünkü bu inanılmazdı!

"Jennie?"
"Hm?"
"Bunların hepsini senin yaptığına inanmalı mıyım?"
"Sanırım hayır. O kadar usta olmadığım için bazılarını dışarıdan istermiş olabilirim."
"Hangisini mesela?"
"Şarabın dışındakileri mesela"

Hafifçe kıkırdadım ve sandalyeye oturduğun gibi oda oturdu.

"Kendini affettirmek için bu kadar iyi davranıyorsun diymi?"
"Alakası yok"
"Pekala öyle olsun bakalım."

Yemeği yemeye başladık ve tüm yemek eski anılarımızdan sohbet ettik. Özünde gerçekten çok sevecen bir insan vardı.

Yemeği bitirdikten sonra salona geçip bir şeyler izlemeye karar verdik.

Film aşırı derecede komikti. Bende fırsattan istifade Jennie'nin bazı gülerkenki fotoğraflarını gizliden çekmiş olabilirim. Belki bir iki tane. Hadi ama kimi kandırıyorum? Kızın tam 133 tane fotoğrafını çekmiştim.

Bunu fark ettiğine emindim. Ama bir tepki vermemişti. Filmi jennie'yi izlemekten izlememiştim.

Evet artık kendime itiraf etmeliydim ki, onu seviyordum. Kahretsin ki ben lanet olasıca derecede güzel bir kadına kapılmıştım. Ve biliyordum ki bunun sonu hiç hayra alamet değildi.

Film bittiğinde bana döndü.

"Eee beğendin mi filmi?"
"Ah evet çok komikti."
"Güzel. O zaman ne yapalım?"
"Bilmem? Saat kaç?"

Kafasını kaldırıp arkamızda kalan küçük eski saate baktı.

"Ah 11.35"
"Uyusak mı?"
"Olur."

Ayağa kalktık ve beni odasına doğru götürmeye başladı. Sonra birden durdu ve bana döndü.

"Lisa bir şey sorabilir miyim?"
"Sor"
"Sarhoş musun?"
"H-hayır sen?"
"Hayır"