BORDOLU

#bölüm 8

**********

" Annem ben çıktım çağırıyor hazel " anneme bir göz kırpıp masadan kalktım.

" Oooo sonunda gelebildi prensesimiz! "

" Burak işine bak ya ! Da siz ? " bu soruyu karşımda tek hazeli beklerken burak ve ereninde karşımda olmasıyla sordum.

" Ne o beğenemedin mi ? "

" Lan sen ters taraftan falan mı kalktın yoksa bana mı zorun var ? "

" Tamam yeter !  Geç kaldık zaten " Ah benim şu marulum olmasa burağın lafı bitmeyecek.

" Şey dicem ya ....... okul çıkışı bir yerlere falan mı gitsek ? "

" Ben gelemem "

" Hah burak ! Hep bir arıza çıkar zaten "

" Neden gelmiyosun?  " aramızda genelde böyle şeyleri en çok seven buraktı ama genelde böyle birşey söz konusu olsa arıza çıkartan da oydu.

" Boşverin ya , önemli değil "

" Ne oldu ki abi bu kadar önemli ? "

" önemli değil ya ! "

Ağzımı açtığım sırada hazel atladı lafa; 

" Ay söyle burak sende ya ! "

Burak öfkeli bir nefes alıp verip ;

" Annemin altın günü var ! "

" Puahahahhahahah "

" Puahahahhahahah "

"Ayyy ahahahahah "

Üçümüzde aynı anda bir kahkaha patlattık! 
" Yeter abi ya gülmeyin artık ! "

" A-al-a-altı-a-altın ahahahahaha " eren resmen gülmekten kekeliyordu.

Altın günleri nedir ? Küçük çocukların zorla ite kaka götürüldükleri sonra da beğendim mi yavrum ? Diye sorup BEĞENDİM ENFES OLMUŞ , HARİKA OLMUŞ demeden bırakılmayan,  oradaki diğer haylaz çocuklara zorla oynatılan ve kadınların fazla kilolarından bahsettikleri günler mi ?

Peki ama burağın ne işi var ki orada ?

Burak orada olsa olsa kadınlar iki göbek atsın diye müzik çalan dj olur yani.

" Ne demek altın günü var dj ' lik mi yapacaksın? "

" Gülmeyecekseniz?  "

"Tamam ya merak ettim ben ! "

" Annem bana kız arıyor ! "

Tekrar bir ;

" ahahahahahhahahahah "

" Puahahahhahahah "

" Ney?  Ahahahahaha "

" EVET ! ANNEME NE KADAR SÖYLEDIYSEM DE VAZGEÇIREMEDIM!  İLLA DA GELİCEKSİN O GÜNE DİYO ABI ! "

" Tamam da bu genelde kızlara yapılmaz mı ? "

" Maalesef annem hayatında hiç kız doğurmamış o yüzden hayallerinin hepsini benim üzerimde gerçekleştiriyor!  "

" Tamam kanka ya ben böyle olduğunu bilseydim sormazdım!  "

" Bon boylo oldoğono bolsoydom soylomozdom!  Sana demedim mi lan boşver diye "

Bunlar kapışmadan durdurmam lazım! 

" Ayyyy tamam ! Daha sonra ya nasipmiş artık " dedim ve gene kıkırdadım.

***************

Bir an arkamdan bir kuş sesi geldi ve yerimden sıçradım. Çok geçmeden bunun telefonuma gelen ve büyük ihtimalle Vodafone 'dan gelen bir mesaj olduğunu anladım.

*0530*******: gelmedin sanırım bugün okula ?

*530********: inşallah hasta değilsindir :)

Kaşlarımı çattım ve ekrandaki iki mesajı tekrar tekrar okudum.

" Kantine gidiyoruz istiyor musun birşey ? "
Kafamı yukarı kaldırdım ve bana bakarak elindeki elli lirayı bana doğru sallayan burağa döndüm.

" Hmm. Ülker çikolatalı gofret sevmeyen mi var "

" Anlaşıldı. " dedi ve göz kırparak sınıftan çıktı.
Bende tekrar ekrana döndüm. İçimden onlarcakez tekrarladım

gelmedin sanırım bugün okula ?

İnşallah hasta değilsindir.

Gelmedin sanırım bugün okula ?

İnşallah hasta değilsindir.

Kimdiki şimdi bu ?

Burak ? Yok o olamaz herhalde. Çünkü geçen sene ona aynen böyle yazan elifle fena kavga etmişti. Ama o ayrıydı elif , burağı bir yere çağırıp orada bir banka not bırakmıştı ve nokta şöyle yazıyordu

Sen salaksın!  Benden ayrılmayla hayatının hatasını yaptın !
Ve burağın da bana böyle birşey yapacağını sanmıyorum.

Eren ? Yok o da olamaz çünkü o da böyle şeylere karşı ! Seviyorsa karşıma çıkacak abi diyen tiplerden! 

Arda ? O zaten şu an kendi dertleri arasında boğuluyor.

Hazel ? O salak da hemen belli ederdi zaten! Ve şu an onun hayranı olduğu biri var zaten ondan fırsat bulup sa bana yazacağını sanmam.

E kim kaldı ki ?

Acaba kim bu ? Sizce kim ? Ve ya kim olmalı?  Yorumları bekliyorum  ;)