Lalisa'dan
Hayvan gibi kimchi yemeye devam ederken gözüm Jungkook a takıldı. Bir insan yemek yerken bile nasıl karizmatik olabiliyordu ?
Jk: Doydun mu ?
Lali: Pek doyduğum söylenemez ama bununla idare edebilirim. Teşekkür ederim. Yemek yedikten sonra tatlı yemeden duramıyorum. Ben bi kafeteryaya gideyim.
Jk: Istersen baklavalarımdan verebilirim.
Lali: Şu Türklerin ünlü baklavalarından mı ?
Jk: Pek Türk usülü olduğu söylenemez ama var.
Jungkook ayağa kalktı ve soyunma odasına doğru yol aldı. Neden oraya doğru gidiyorduk ki ? Dolabındadır diye düşündüm ve fazla sorgulamadan onu takip ettim. Odaya girdik ve
Jk: Hazırmısın ?
Lali: Hazır? Ahh her neyse evet hazırım hadi ver şunları.
Sinsice sırıttı ve önce önlüğünü çıkarttı. Altındaki önü açık gömleğin içinden giyindiği t-shirt ünü yukarı kaldırdı. Sıralanan karın kaslarını görmemle şok oldum. A-ama sağ kasığının tarafında büyük bir morluk vardı. Sol tarafı da resmen çürümüştü (yeşil bir renk alması). Ama neden ? Gözlerim tekrar karın kaslarına kaydığında afalladım ve
Lali: H-hey sen benimle başından beri dalgamı geçiyordun ?
Jk: Ne dalga geçmesi , herkes baklavanın tadını merak eder.
Lali: Saçma sapan konuşma. Canım gerçekten tatlı çekmişti. Ben kafeteryaya gidiyorum.
Jk: Kaç bakalım, nereye kadar kaçacaksın. Uzun bir gece boyunca beraberiz.
Sırıtan tavşana göz devirdim kafeteryaya doğru yol aldım.
Yaklaşık 5 dakika beklemenin ardından sıra bana gelmişti. Arkamdaki sıra o kadar fazlaydı ki az daha kasadaki adama yapışacaktım. Yani bir insan neden önündekini öldürürcesine itiler ki? Yaklaşık 5 tane çikolata aldım ve sıradan çıkmaya çalıştım. Ama sadece çalıştım. Tam çıktım diyecektim ki birinin ayağı ayağına takıldı. Yerle ilişkiye gireceğimi düşünerek gözlerimi kapattım. Ama düşmemiştim. Gözlerimi açtığımda karşımda sırıtan bir Jungkook ile karşı karşıya kalmıştım. Bir kolunu belinden sararken diğer eliyle karnımdan tutuyordu.
Jk: Seninde baklavaların varmış Lisa. Ve benim canım şuan acayip derecede tatlı istiyor.
Afallamamı bir kenara bırakıp doğruldum. Sırıtarak bir çikolata açtım ve kocaman bir ısırık aldım. Ardından cebime koyduğum açılmmaış çikolata paketini ona uzattım ve
Lali: Eğer canın çok tatlı çekiyorsa bunu yiyebilirsin.
Elimdeki benim ısırdığım çikolatayı elimden almış ve kocaman ısırmıştı.
Jk: Bu daha iyi.
Şaşkınlıkla büyüyen gözlerimi eski haline geri aldım ve
Lali: Biraz daha burada durursan Bay Jonghon' dan hayatının azarını işiteceksin.
Jk: Tek değilim. Sende yiyeceksin o azarı.
Lali: Ve hala daha burada dikiliyoruz ha ?. Çok konuşuyorsun Jungkook. Hadi hadi gidelim.
Elini alnına götürmüş ve "hazır ol" pozisyonuna gelmişti.
Jk: Emredersiniz komutanım ! Istikamet Bay Jonghon un odası ㅋㅋㅋㅋ
Bu haline güldüm ve kafeteryadan çıktım. Ellerini arkasından birleştirmiş yanımda yürüyordu. Ne yalan söyleyeyim yakışıklı çocuk.
.
.
.
Odanın önüne geldik ve Jungkook önüme geçerek kapıyı tıklatıp içeri girmek için izin istedi. Bay Jonghon izin verdiğini belirten mırıltılar çıkardı ve içeri girdik.
![](https://img.wattpad.com/cover/211052452-288-k29741.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Heartbeat • LisKook - BangtanPink
Fanfiction{Tamamlandı} Jeon Jungkook ve Lalisa Manoban o gece acilde nöbete kalacak iki tıp öğrencisiydi. Lalisa&Jungkook Chaeyoung&Jimin Jennie&Yoongi Jisoo&Jin