Lalisa'dan
Çıktığım sınavın zorluğundan mayışan beynim, uykusuzluktan hafif morarmış ve kızarık gözlerim, beni taşıyacak mecali kalmamış bacaklarım ve neden olduğunu bilmediğim kırık kalbim ile birlikte kantindeki sandalyeye yıkıldım. Ciddi ciddi yıkıldım. Üniversite eğitimimin sonlarına doğru gelmemle birlikte sınavlar zorlaşmış ve beni neden bu bölümü seçtiğim hakkında derin düşüncelerin içine itmişti.
Bugün girdiğim sınav, sınav haftamın 6.sınavı ve aynı zamanda beni bir gece boyunca uykusuz bırakan, bana göre muhteşem derecede zor olan Kulak, Burun, Boğaz sınavı. Ha bir de bugün tek sınavım yok! Hayır yani ben anlamıyorum benim zorlandığım dersleri bir güne sıkıştırmalarının nedeni ne acaba!?
Kafamı koyduğum masadan kaldırdım ve çantamın içinde derin bir arama sonucu ulaştığım telefonumdan saate baktım. Harika! Saat 13.45 ve benim ikinci sınavım olan Tıbbı Farmakoloji sınavım saat 15.00 da. İnsan araya beş saat felan koyar. Ben parçalanan beyin parçacıklarımı yaklaşık bir saatlik bir sürede nasıl toparlayacağım?! Resmen şuraya çöküp ağlayasım var. Tanrım,al canımı. Ne bir adım geride, ne bir adım ileride tam şuracıkta al canımı da kurtulayım.
Karşımdaki sandalyenin, dişlerimi gıcırtan, sesi kulaklarımı doldurunca isyanımla yumduğum gözlerimi açtım ve ağlamaklı suratımı düzelttim. Ha? Bu bana küsmemişmiydi ya? Eğer küsmediyse neden yüzüme bakıp gülüyordu? Küstüyse neden gelip oturmuştu?
"Resmen çökmüşsün Lisa." hafif şişik ve kızarık gözleri gülmesiyle beraber iyice çökerken sağ elinin işaret ve orta parmağını birleştirip, boynumdan nabzımı ölçmeye başladı. Yaklaşık 1 dakikalık bir süre sonra elini çekti. Tabii tüm bunları yaparken gülüyordu ve ben o gülüş karşısında iyice mayışıyordum.
"Bir an nabzın atmıyor sandım. Neyse ki dakikada 100 kere atıyor. Yanii normalde 90 olması gerekliydi ama bu da iyi." sonunda şaşkınlığımı birazcık hayranlığımı kenara bırakarak konuştum.
"Sen benden küsmedin mi?"
"Küs olduğumuzu düşünmüyorum. O gün sen, sen sadece biraz...." kelimeyi bulmaya çalışıyor gibiydi.
"Mal gibi davrandım." dediğimin karşısında şaşırmış ve ağzından koca bir "Ha?" çıkmıştı. Şuanki tatlılığına aldırmadan devam ettim.
"O gün biraz değil, tam bir maldım. Bazen bazı şeyleri çok abarttığım oluyor. Bu sadece olumsuz şeylerde değil, olumlu şeylerde de oluyor. Senin o cümleni büyüttüğüm gibi, yorgun bir anımda verilen çikolatanın sevincini de büyütüyorum. Ya da dersleri. Az önce çıktığım sınava tüm gece boyunca çalışmama rağmen, bir sonraki sınavıma zerre çalışmadım ve acayip korkuyorum. Yani demem o ki , zamansızca bazı şeyleri abarttığım oluyor. O gün de bu bazı şeyleri abarttığım bir gündü. O yüzden özür dilerim. Şuan o gün ki saçmalığımın cezası olarak bana tokat atabilirsin. " benden böyle bir konuşma beklemiyor olacakki ağzı hala açık, önden beliren tavşan dişleri ve şişik gözleri ile bana bakıyordu. Ben de kendimden böyle bir konuşma beklemiyordum açıkçası. Devam ettim.
"Ben avmdeki olayı abartıyor olabilirim ama öncesi için ben haklıyım. En azından bana göre." şaşkınlığı atmak istercesine kafasını iki yana salladı.
"Woah Lisa? Senden böyle bir konuşmayı asla beklemezdim. Ama haklısın. Önceki olaylar için üzgünüm. Ah yani şey, özür dilerim. Kullandığım kelimeler doğru değildi. O konuda cidden haklısın. Ama o tokat atılmamalıydı." haklıydı. Tokat atmam acayip derecede saçmaydı.
"Cezamı çekmeye hazırım." şaşırmıştı
"Ne cezası?"
"Attığım tokatın cezası. Sen de bana tokat at ve ödeşelim. Ama lütfen 2. Sınavımdan sonra at. Çünkü zerre çalışmadım. Dersten kalma bilgilerimle sınava gireceğim ve beynim ikinci bir sınav için fazla bitik. Tümden etkisiz hale gelmesini istemiyorum." cümlemi bitirip arkaya yaslanmamla eş zamanlı olarak Jungkook'dan büyük bir kahkaha kopmuştu. Kahkalarını dindirdi ve ciddi bir hale büründü.
![](https://img.wattpad.com/cover/211052452-288-k29741.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Heartbeat • LisKook - BangtanPink
Fanfic{Tamamlandı} Jeon Jungkook ve Lalisa Manoban o gece acilde nöbete kalacak iki tıp öğrencisiydi. Lalisa&Jungkook Chaeyoung&Jimin Jennie&Yoongi Jisoo&Jin