××Köşke hepsi birlikte girmelerine rağmen yakalananlar üçü olmuştu.
××Joshua, Seungkwan ve Hoshi.
××Katil adam üçümüze birden sahip çıkamayacağını düşünüp Seungkwan'ı tam karnından bıçaklamıştı. Onu olduğu yerde bırakırken Hoshi ve Joshua'yı yakalayıp en aşağı kata indirmişti.
××Joshua da Hoshi de şoktaydı ve hiçbir şey yapamadan şu an Hoshi'nin olduğu odaya tıkılmışlardı.
××Fakat katil, Seungkwan'ı bir kenara atıp Hoshi'yi bağlarken Joshua şoktan çıkıp bedenini kaldırdı. Kan pompalanırken bacaklarına saniyeler içinde kaçtı oradan.
××Hoshi Joshua'ya hak veriyordu. Canını kurtarmak için o da olsa kaçar... Tamam belki kaçmazdı ama yine de suçlamamak istedi arkadaşını.
××Katil onları buraya kilitleyip gitmesinden sonra, Seungkwan gözlerini açmıştı.
××Bir saat boyunca Seungkwan'ın öleceğini bile bile ona moral verdi Hoshi. Yapabiliriz dedi, yapacağız dedi.
××Fakat bir saatin sonunda Seungkwan yerle bir olmuş akciğerindeki, diyaframındaki tüm havayı bırakmıştı. Ve bir daha da geri almamıştı.
<Ölüm saati 02.07>
×תimdi iki saat geçmişti ve Hoshi arkadaşının vücudunun nasıl morardığını izliyordu.
××Gözyaşları durduğunda, aklını toparladı. Tüm dağılan düşünceleri birleştirdi.
××Bilekler aşınıp kanamaya başlamıştı fakat o büyük bıçaklara gitti.
××En büyüğünü alıp Seungkwan'ın ruhsuz bedeninin yanından geçip kilitli kapıya ulaştı.
××Kapı eski türdendi, bu yüzden yan tarafından bir tahta geçirilerek kilitleniyordu.
××Elindeki bıçağı yere bırakıp duvara asılı olan tırtıklı bıçağı aldı.
××Tahta bununla daha çabuk kesilebilirdi.
××Bıçağı kapıyla duvarın arasına sokup tahtaya indirdi.
××Tahtayla bıçağın birbirine sürtüş sesi kulaklarına dolarken Hoshi'nin, bu odada daha fazla kalmamak için bıçağı itip çekme işlemini hızlandırdı. Kol kasları sızlarken bıçağa daha fazla yüklendi.
××Tahta ikiye ayrılıp kapı gıcırtıyla dışarıya doğru açıldığında Hoshi dışarının karanlığını yenmek için odadan fener aldı-bağlandığı telden yerin arkasında dolap vardı, yarısı kırıktı-
××Fenerle yukarı çıkarken, fenerin ışığı bir yere çarptı.
××"Hoshi!"
××Joshua'ydı bu, merdivenin arkasına saklanmıştı ve uykulu bir hali vardı.
××Joshua olduğu tozlu yerden eğilerek çıkıp Hoshi'ye sarıldı.
××İki yakın arkadaş birbirlerinin sırtını okşayıp ayrıldığında ilk sözü Joshua aldı.
××Düşen yüzüyle Hoshi için kritik soruyu sordu.
××"Seungkwan nasıl?"
××Joshua Hoshi'nin mimiklerinin kaybolup yerine yanaklarına gözyaşları akmaya başladığında gözlerini yumdu.
Yüce tanrım, bu bir rüya olsun.
××Joshua gözlerini aralayıp gerçekliğe tekrar döndüğünde Hoshi'nin gözyaşlarını sildi.
