Bölüm 1

7.5K 392 609
                                    

Hogwarts'da sıradan bir gündü Harry, Ron'a nazaran çoktan duşunu alıp kahvaltı için hazırlanmıştı bile.
Aynada yakasını düzeltirken aynı zamanda Ron'a seslendi. "Artık uyanman gerekiyor Ron." Ve üstündeki çarşafı atmak için ona doğru yürümeye başladı, yüzünde dün geceden çikolatalı kurbağa izleri vardı Ron'un.

Ron biraz zor da olsa yataktan kalkmayı başarmıştı, Harry ile birlikte hiç Hermione'ye bakmadan büyük salona doğru yola koyuldular çünkü ikisi de Hermione'nin bu saate kadar uyumayacağını çok iyi biliyorlardı.

Salonun kapısından geçince gözlerine ilk takılan şey Slytherin masasının yarısının boş olduğuydu hemen kendi binalarının masalarına giderek Hermione'yi buldular ve oturdular.

"Slytherin'nin üçüncü sınıfları nerede Hermione, bir bilgin var mı?" kızarmış ekmeğine reçel sürerken sordu Ron.
"Profesör Snape onları sabahtan Hogsmeade'e götürmüş, açıkçası bende anlayamadım" dedi Hermione.
Harry konuşmaya katılarak "İyi de sabah ilk iki dersimiz iksirdi"

Hermione omuzlarını silkip yemeğine döndü.

Kahvaltılarını bitirdikten sonra büyük salonun girişindeki panoya baktılar Gryffindor üçüncü sınıf öğrencilerinin ilk iki dersi ile alakalı hiçbir şey yazmıyordu, onlar da kimseye bir şey sormadan Gryffindor ortak salonuna gittiler. Hermione kim bilir kaçıncı kez tekrardan başladığı kitabını okumaya koyuldu, Ron ve Harry ise fırsattan istifade ödevlerini yapıyorlardı.
"Şeyy.. Hermione?" Hermione kafasını kitaptan kaldırmadan mırıldandı "Efendim, Ron" "Acaba diyorum ki sen bize şu ödevi göstersende bizim de işimiz kolaylaşsa mı ne.."
Hermione kafasını okuduğu kitaptan kaldırdıktan sonra hırladı. "Ne zaman kendiniz yapacaksınız şu ödevlerinizi?- Hermione sözünü bitiremeden içeri Wood girmişti, mutlu gözüküyordu Harry nedenini biliyor gibiydi ama düşündüğü şey olamamasını diliyordu çünkü antrenman yapamayacak kadar... Üşengeçti.

"Selam çocuklar, Harry biliyorsun ki maçlar yakında başlıyor antrenman yapmamız lazım, bu iki saati değerlendirmek ile başlayabiliriz?" elindeki süpürgesine bir bakış attı Oliver.

Harry gözlerini devirerek yatakhaneye çıktı, üstünü giyindi ve süpürgesini alıp tekrardan ortak salona indi, Wood çoktan gitmişti, Hermione ve Ron'a masum bir 'beni kurtarın' ifadesi bıraktıktan sonra sahanın yolunu tuttu, Hermione ve Ron da onunla beraber kütüphaneye gitmek için salondan çıktılar.

Gerçekten sadece taktikler üzerine deneme yaptıkları bir antrenmandan sonra Harry yorgunluktan kendini kaybedecek hale gelmişti, soluklanmak için havada, Wood ve diğerlerinin biraz üstünde, Hogwarts çevresini izliyordu .
Gözü bir grup öğrenciye takıldı, okulun kapısından içeri giriyorlardı, bir kişi hariç, saçları güneşten daha parlak olan biri.

Quidditch sahasına göz gezdiren biri.
Harry yatakhaneye döndüğünden beridir tek yaptığı kitap okumaktı ya da öyle görünmeyi tercih etmişti.
Akşam yemeği saati geldiğinde Altın Üçlü Büyük Salona giriş yapmışlardı bile, kendi yerlerine geçtikten sonra Ron herzamanki gibi yemeye başlamıştı bile.

Harry, Ron'nun arka tarafında kalan Slytherin masasına göz gezdiriyordu, baktığı zaman biraz sağında kalan ama yine de görebildiği Gümüş Üçlüye bakıyordu, ama Gümüş Üçlüde onu tek ilgilendiren kişi platin saçlı çocuktu. Draco Malfoy.

Görünüşe bakılırsa gerçekten eğleniyorlardı, çünkü bu kahkahaların başka açıklaması olamazdı, Harry'nin kendisine baktığını fark eden Draco'nun yüzünde artık eğlenceden tek bir iz kalmamıştı, dümdüz ve hiçbir şey ifade etmeyen yüz ile zümrüt yeşili gözlerin sahibine bakıyordu.

Harry dalmıştı, Ron ona beşinci kez 'Harry' diyene kadar.
Harry gözlerini kırpıştırıp Ron'a döndü ardından hâlâ ona bakan Draco'ya.
Draco kafasını eğmişti, aralarındaki göz bağı çözülmüştü.

"Nereye bakıyorsun, dostum?" "Hiiç, dalmışım öyle."
Ron, Harry'nin baktığı yere göz gezdirdi ardından omuz silkip yemeğine geri döndü.

Nihayetinde yemekler yenmişti, Büyük Salon'dan yavaştan öğrenciler eksilirken Harry arkadaşlarına yorgun olduğunu söyleyip onlardan önce yatakhaneye yöneldi.

Sabahtan beridir çok anormal bir şeymiş gibi Draco'yu düşünüyordu. Ne yani sahaya bakamaz mıydı? Bakardı. Ama niye onu izlesindi ki? Belki de bir şeyler planlamıştır...

Harry kafasındakiler ile deliye dönecekti. Ne ara geldiğini bilmediği tablonun önündeydi parolayı söyleyip ortak salona giriş yaptı.

Salona girdiğinde yüzüne vuran sıcaklıkla huzura buluşmuş gibi hissetti, ürperdi.
Hedefi yatakhaneyi bulmuştu hemen, etraftaki fısıldanışlara aldırmadan...

Üstüne rahat bir şeyler giydikten sonra kendini yatağa atmıştı ve attığı gibi geri doğruldu. Üstüne oturduğu notu aldı, aslında paket gibiydi ama kağıttan.

Ardından paketin üstündeki yazıyı gördü,

Afiyet olsun, Potter.

M.

Aklının karışmasıyla beraber kalbi hızlanmaya başlamıştı, tabii ki hemen aklına Malfoy gelmişti. Paketi merakla karışık tereddüdüyle açtı.

Küçük kutu Hogsmeade'de bulabileceğiniz bütün şekerlemeleri içeriyordu. Elleriyle kutuyu karıştırdı başka bir şey bulamayınca kutuyu geri kapattı.

Kutuyu yatağın altına gizlemiş, ardından ayak seslerini duyduğunda kendini yorganın altına atmıştı çünkü aklındaki bu sorularla kimseyle konuşmak istemiyordu.

Kahvaltının ardından küçük ama hızlı adımlarla KSKS sınıfına doğru gidiyorlardı, sınıfa girdiklerinde Hermione Harry'nin yanına, Ron ise Neville'in yanına oturmuştu, bunun nedeni Ron Hermione ile yan yana oturduğunda dersin ortasında saçma sorular sorarak kafasını karıştırmasıydı.

Dersin ortasında yüzünün önünde bir serinlik hissetti kafasını biraz aşşağı eğmesi ile uçan kuğu ile karşılaştı, olduğu yeri hafif parlattığına göre belli ki sihirle uçuyordu.

Kağıdı açtı ve okudu.

Hediyemi beğendin mi, Potter?

Kafasını sağa döndürmesiyle Draco'nun kendisine samimi gülümseme sunması bir oldu. İçi ısındı Harry'nin ama böyle hissetmek istemiyordu. Zümrütler soğuk grilerden bir anlam çıkarmaya çalışıyordu ama nafile. İlk defa böyle bakıyordu griler zümrütlere, ve Harry son olmasın istedi o da ona samimi bir gülümseme sundu.

▪︎▪︎▪︎▪︎

Selam! Merhaba, bu benim burada yazdığım ilk kitap ve ilk bölümü.
Kısa olmuş olabilir yapmaya çalışıyorum bir şeyler..
Hikayeyi nasıl ilerleteceğimi bilmiyorum :( Ayrıca okunup okunmaması umrumda değil, yazmak eğlenceli gelmeye başladı sadece..
Eğer okuyacaksanız umarım beğenirsiniz :(♡

No One Knows|DrarryHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin