Adore You | PJM✓

1.Kısım

Kulağıma ilişen koridorda ki kargaşa sesi ile yeni bir güne açtım gözlerimi. Anlaşılan kızlar banyo sırasına girmişti. Ben gözlerimi zar zor açarken onlar sabahın köründe hem banyoya giriyor hemde makyaj yapıyorlardı. Sabahın köründe kim kalkıp o kadar gereksiz işi yapacaktı. Eğer biri yapacaksa o kişi kesinlikle ben değildim.

  "Uyuyan güzeli bu sabahta ben uyandırayım"

Tüm ihtişamıyla yanıma geldi ve sulu bir öpücük kondurdu yanağıma  Shiela. Yüzümü buruşturarak baktım yüzüne.

"Yakışıklı bir prens etmem ama." dedi, üzerimde ki yorganı kaldırırken. Ellerimle gözlerimi ovaladım ve sonunda yataktan çıktım.

  "Bu gidişle seni her sabah ben öpeceğim galiba"

Ben banyoya giderken o arkamdan söylendi. Elimi yüzümü yıkayıp odaya geldiğimde Aurora'da çoktan gelmişti. Bembeyaz olan yüzünü pembe ruj ve allıkla renklendirmişti. Karşımda duran iki afetin yanına gidip dolabı açtım.

  "Yine geç yattın değil mi?"

tehditkar bir şekilde sordu Aurora. Okul eteğimi giyerken cevap verdim.

  "Yok canım ne alakası var"

Çoraplarımı kafama fırlattı Shiela.

  "Gözlerin hiç öyle söylemiyor ama"

Aynadan şişmiş gözlerime bakıp güldüm. Gömleğimi ve çoraplarımı giydikten sonra saçlarımı taradım. Tam Aurora birşey söyleyecekken onu telefonumun zil sesi durdurdu.

  "Balımm" diyerek açtım telefonu.

  "Cheong Haneul ile mi görüşüyorum" dedi ciddi bir sesle

  "Lee Jooheon benimle böyle konuşmamanı söylemiştim"

Sesim sinirliydi. Kızlar ise gülüyorlardı.

  "Tamam tamam kızma güzelim"

Gülüyordu.

  "Kapıdayız gelin hadi"

Onaylayıp telefonu kapattım. Kızlar sanki suç işlemişim gibi bana bakıyorlardı.

  "Ne, neden öyle bakıyorsunuz?"

Çantalarını alıp yanıma geldiler.

  "Kızım sen aptal mısın?"

Shiela elini alnına koyarak konuştu.

  "Jooheon gibi yakışıklı bir çocuğa âşık olmadığına emin misin?"

Gözlerimi devirdim.

  "Hayır Aurora, onunla sadece çok yakın arkadaşız"

Çantamı sırtıma takıp devam ettim.

  "Aramızda arkadaşlık ilişkisi dışında bir şey olamaz!"  dedim ve sinirle dışarı çıktım.

Kapıda bizi bekleyen Jooheon'a sarılıp arabaya bindim. Hyunwoo ve Changkyun'da arka koltukta oturuyorlardı. Ben ise her zaman ki yerime, ön koltuğa oturdum. Kızlarda gelince okula gittik.
.....

  "Sıkıntı olursa yanımıza geliyorsunuz"

Saçlarını düzeltirken konuştu Hyunwoo

  "Her sabah şunu söylemeyi ne zaman bırakacaksın?"

Gözlerini devirdi Aurora.

  "Bırakmayacağım"

Gözlerini kısarak cevap verdi   Hyunwoo. Uzun boyundan dolayı eğilmek zorunda kalmıştı. Onların bu haline gülerek, telefon kamerasına bakarak kendine övgüler yağdıran Changkyun'a baktım.