Gökyüzlüm texting

48

Gözlerimi açtığımda Asena'nın yatağındaydım. Gözlerimi ovuşturarak ayağa kalkmadan telefonumu aradım. Asena'ya baktığımda uyuyordu. Elime gelen telefonla gülümsedim. Telefonun ekranını açarak saate baktım.

06.54

Okul vardı. Ofladım. İçmiştim ve başım çatlıyordu. Ayağa kalktım. Banyoya ilerlediğimde uyanan Serpil ablayı gördüm. Ona gülümsediğimde gülümseyerek bana öpücük attı. Gülerek banyoda girdim. İşlerimi hallettikten sonra çıktım. Mutfağa giderek Serpil ablanın yanına ilerledim.

Dün geceye dair hiçbirisi hatırlamıyordum. Sadece Arat'la olan konuşmamızı hatırlıyordum.

Arat'la olan konuşmamız?

Gözlerimi kırpıştırarak hatırlamaya çalıştım.

Ben ona aşkımı itiraf etmiştim. Hatırladığımda gözlerim kocaman açıldı. Beni sevmek istiyordu. Sırıttım istemsizce. Serpil Ablaya baktım.

"Serpil abla seninle konuşabilir miyiz?" Diyerek sorduğumda bana döndü. Başını sallayarak gülümsedi ve sandalyeyi çekip oturdu. Yutkunarak karşısına oturdum.

"Ne konuşacaksın kuzum?" Dediğinde hafifçe gülümsedim.

"Ben size daha fazla yük olmak istemiyorum." Diye mırıldandım. Gözleri kocaman açıldı. Yeşil gözleriyle bana ayıplarcasına baktı.

"Bu konuyu bir daha konuşmak istemiyorum Asel. Burada kalacaksın. Kız başına bu devirde ne yapacaksın? Asla izin vermiyorum. Bu evden cesedimi çiğner çıkarsın anca. Sen benim kızım oldun artık." Gülümsedim hafifçe. Arat'ı sevdiğimi duysa ne derdi acaba?

"Peki Serpil abla senin dediğin gibi olsun ama ben bir işte çalışıp size katkı sağlamak istiyorum."

"Senin vicdanın nasıl rahat olursa öyle olsun kuzum. Ama sen gidersen benim de vicdanım sızlar anlamaya çalış beni." Başımı salladım gülümserken.

"Birşey daha sorabilir miyim?" Başını salladı gülümserken.

"Arat'ı seven biri olursa ne tepki verirdin?" Kaşları çatıldı. Şüphelenmiş miydi? Alt dudağımı ısırdım.

"Normal olarak biraz tepki verirdim. Ama oğlum mutlu olacaksa karışmazdım. Ve kızın nasıl biri olduğuna bağlı." Gülümsedim. Ancak sorduğu soruyla gülümsemem hızla soldu.

"Yoksa sen Arat'ı mı seviyorsun?" Yutkundum hızlı cevap vermem gerekiyordu. Tam konuşacakken beni susturup kendisi konuştu.

"Yıllardır farkındayım kızım. Arat'ı seviyorsun. Bakışlarından ve hareketlerinden anladım. Hiç 'sizden olmaz, siz kardeş gibi büyüdünüz' demeyeceğim. Arat seni hakediyor kızım. " Ayağa kalktı. Dayanamayıp sarıldım. Gülerek sarıldı.

"Çok yakışırsınız kızım." Dediğinde ondan ayrılarak gözlerine baktım.

"Ben ona anonim olarak yazıyordum Serpil abla. İlk tersledi ama sonradan bana alıştı. Karşıma çık dedi. Bende Doğum gününde çıkacağım dedim. Ve dün aşkımı itiraf ettim." Ağzı açık bana baktı.

"Gerçekten mi iyi yapmışsın. Ben konuşurum o keretayla." Gülümsedim. Bu konuları onunla rahat bir şekilde konuşacağım aklıma gelmezdi.

Gülümsedim.

"Hadi sen kaldır şunları." Asena'nın
odasına girdim. Sinsice güldüm. Hızla üstüne atladığımda aniden çığlık attı.

"Kaldır kıçını ve kahvaltı edip gidelim." Dediğimde gözlerini devirdi.

"Kaldır kıçını da kalk üstümden." Dediğinde 'haa' nidası çıkartarak gülümsedim.

"Hadi şimdi onları kaldıralım. Giy formanı." Sinsice güldü ve dolabından formasını alıp bana arkasını döndü. Giyinmeye başladığında dün düzleştirdiğim saçlarımı taradım.

Formasını giydiğinde saçlarını taradı.

"Kanka bana bir sweat versene." Başını salladı.

"Hangi renk olsun?"

"Siyah." Dediğimde dolabından siyah üstünde ve kollarında şeritli yazılar yazan sweatini verdiğinde formamı belime sokup hızla üzerime geçirdim. Gözüme iki dakika rimel çekip Asena'ya baktım.

"Nasıl olmuşum?" Dediğimde gülümsedi.

"Uzun zamandır seni böyle görmüyordum." Gülümsedim. Sweati kısa olduğum için biraz bol olsa da iyi olmuştu.

Odadan çıkıp gizlice Arat'ların odasına girmiştik. Artık yıllardır beraber olduğumuz için sorun etmiyorduk. Tamam abartmayalım sadece normal karşılıyorduk.

Asena'ya yandan bakıp sırıttım. O da yatakta yatan sevgilisine ve abisine baktı. Gökalp kolunu Arat'ın göğsüne atmıştı. Güldüm.

Salaklardı ama seviyordum. Hem de çok.