RUHSUZ.

1. BÖLÜM

Media : Gece

✖️Gece'den✖️

Beni gerçekten oracıkta bırakmıştı gerçi beni her zaman ki gibi şaşırtmamıştı. Yolda yürürken ellerimi cebime sokmuş kapişonumu da başıma örtmüştüm erkek çocukları gibi önüme gelen taşa ayağımı vuruyordum. Hava iyice soğumuştu üzerimdeki siyah cekete daha da sıkı sarındım. Ve adımlarımı daha da hızlandırdım. Rüzgar tenime sertçe çarparken Ege'nin yokluğunu biraz daha hissettim her seferinde ona karşı çıkıyor o anlık üstün hissedip daha sonra pişman oluyordum. Beni dengesizleştirdiğini farkındaydım ama bir yandan da kimsenin gelemediği kadar iyi geliyordu bana.

✖️Ege'den✖️

O baş belasının şimdi nerede olduğunu merak etmiyor değildim sinirlendiğinde APTALCA şeyler yapıyordu. Ahh ! Buna binlerce kez şahit olmuştum. Onu orada bırakmam her ne kadar hata olsa da yanlış yaptığı şeyi kabul etmeliydi ama hanımefendi her seferinde aksilik çıkarıp kendini bu işten kurtarabiliyordu. Emir almak veya anlattığı şeyin dinlenmemesi kendisine kızılması ..... Bunlara tahammül edemiyordu. Ama o çok farklıydı çok gizemli, çok etkileyici yani her bir kıvrımını düşünürsek oldukça da seksiydi. İnatçı ve asi bir kişiliği vardı diğer kızlar gibi değildi. O tam benim gibiydi aileden ve sevgiden mahrum kalmış içinde hala ölmemiş ama can çekişen bir çocuk barındırıyordu.

Evden çıkıp arabama atladım ve Gece'yi aramaya başladım ara sokakların birinde kaldırıma oturmuş sigarayı içine çekerken bir yandan da etrafına bakınıyordu. Arabayı kaldırımın kenarına yaklaştırdığımda ilk başta kaşlarını çatıp başını camın hizasına eğdiğinde camı açıp kafamı uzattım. O ise beni farkedince yavaşça geri çekildi. Üşüdüğü her halinden anlaşılıyordu. Dudakları mosmor burnu ise kıpkırmızı olmuştu aslında şu an oldukça tatlı görünüyordu.
"Binecek misin ? Yoksa beklemeye devam mı edeyim ?"
Aslında beni almaya gelmiş olması beni şaşırtmıştı sonuçta gecenin bu saatinde 17 yaşındaki bir genç kız sokakta kuytu köşelerde yanlız başına bırakılmamalıydı. Kapıyı açıp yanına oturdum. Arabayı çalıştırmadı ve beni izlemeye başladı.
"Arabayı çalıştıracak mısın ? Yoksa bekleyeyim mi ?"
Onun sorduğu şekilde sordum. Bu halime dudağının kenarı kıvrılırken yavaşça dudaklarıma eğildi ve ufak bir buse kondurup alnını alnıma yasladı.
"Benden kaçman hoşuma gidiyor cici kız ama bana sakın aşık olma"
Bu sözleri beni olduğum yere çivilerken kendime gelip onu yavaşça ittim. Bu davranışıma anlam veremese de eski konumuna geri döndü. Cebimden sigara paketini çıkarıp dudağıma sigarayı yerleştirdim.
"Çakmağını kullanabilir miyim?"
Elini arka cebine atarak siyah çizgili çakmağını yakıp sigaramı tutuşturdu. Bir nefes çekip yüzüne doğru üfledim. Dumanın etkisiyle gözlerini kapatırken dudaklarını araladı ve dumanı içine çekti. Bu hali beni fazlasıyla tahrik etmişti.
"Teşekkür ederim"
"Önemsiz"
Arabayı çalıştırıp gaza bastı öncekine göre daha yavaş ve insanca kullanıyordu. Evimin önünde durduğunda kapının kilidini açtı. Tam kapıyı açacağım sırada duraksadım. Bugün ona fazlasıyla soğuk davranmıştım. Ona biraz daha yaklaşıp ellerimi çenesine koyduğumda bana bakmasını sağladım. Yavaşça dudaklarına eğilip nazikçe öpmeye başladığımda bedeninin kasıldığını hissetmiştim. Ama sonradan o da aynı şekilde bana karşılık vermeye başladı. Bir süre sonra daha sert öpmeye başladığında acemi bir şekilde karşılık vermeye başladım. Öpüşünü derinleştiğirdiğinde yavaşça boynuma doğru inmeye başladı ne yapmam gerektiğini kestiremiyordum. Dudakları boynumu emerken kendimi kaybettiğimi sanmıştım. Ama geri çekilen ilk o oldu. Hafifçe inleyerek
"Beni delirtiyorsun Gece"
Sanırım ne dediğini bilmiyordu. Çünkü bana asla böyle bir şey söylemezdi. Bu haline ifadesiz kalırken ikimizde eski halimize döndüğümüzde bunları hatırlamayacağımızı hatırlasak bile inkar edeceğimizi biliyorduk. Yavaşça üzerimden çekilip koltuğuna kaydı.
"Evine gitsen iyi olur"
Dedikten sonra onun dediğini dinleyip çantamı topladım çıkarken yanağına ufak bir öpücük kondurdum o ise dudaklarını alnıma bastırıp geri çekildi ve gitmeme izin verdi.