nico: WILL
nico: acilen dinlediğin şarkıyı söyle
will: NICO
will: DÜN AKŞAM HAKKINDA KONUŞMAYI DÜŞÜNMÜYOR MUSUN
nico: düşünmüyorum
nico: hadiii
will: maybe, i'm afraid
nico: oha
will: YOKSA SEN DE Mİ
nico: hayır
nico: ama öyle olsa güzel olurdu onu düşünüyordum
nico: bizim şarkımız olsun derdim
will: sen ne dinliyorsun
nico: an unhealty obsession
will: NE
will: NAPIYORSUN SEN YA DŞWNDPQMDQİLS
nico: susar mısın şarkıyı duyamıyorum
will: bu şapşal hâlini hiç bilmiyordum
nico: ben de senin bu kadar nazlı olduğunu bilmiyordum
will: dedi dün aşk konusu açılında arkasına bakmadan kaçan kişi
will: nico?
will: offffff
—
will: nico kaç saat geçti hadi ama ya
nico: aa selam will
nico: nasılsın
will: cidden mi
will: kaçmayı kesersen iyi olacağım
will: sen nasılsın
nico: müthişim
nico: çünkü italyaya gidiyoruz!!!!
will: evet bu beni de mutlu ediyor
will: hayır aşırı açık sözlü birisin neden utandın bu kadar anlamıyorum
nico: utanmadım
will: niye kaçıyorsun o zaman?
nico: kaçmıyorum
nico: açık sözlü olmak her zaman iyi bir şey değildir
nico: bazen bazı şeyleri duymaya karşı taraf hazır olmayabiliyor
nico: bunu düşünmek gerekir
will: bazen de
will: kendini düşünmek gerekir nico
will: benim hakkımda düşündüğün yeter
nico: yetmez
nico: bütün terapilerine austin ile birlikte giden biri olarak kendini düşünme konusunda bana tavsiye veremezsin will solace
will: bu farklı
will: kendini öldürecekti
nico: tamam
nico: ben de seni üzmek istemiyorum
nico: ikimizin de geçerli nedenleri var
will: peki şöyle söyleyeyim o zaman
will: beni üzdüğün filan yok
will: sana ağırdan alalım dediğimde kastettiğim şey beni sevme falan değildi
will: beni sevmen beni mutlu ediyor
will: çünkü ben de seni seviyorum
will: ve sana güveniyorum
nico: en önemlisi de buydu zaten
nico: teşekkür ederim
—
leo: nico
leo: annene will'i ne olarak tanıtacaksın
nico: bianca sağ olsun her şeyi anlattığı için biliyor zaten
leo: her şeyi derken???
nico: bildiği kadarını
leo: ne biliyor
nico: hm
nico: will'in sanatçı ruhlu kibar bir çocuk olduğunu
nico: ve çok yakışıklı olduğunu tabii
nico: ve bizim flörtleştiğimizi
nico: ama daha sevgili olmadığımızı
nico: ve benim ondan çok hoşlandığımı
leo: he iyi âşık olduğunu söylememiş yani JNDPQNDPQND
nico: üf sus
nico: dayak yersin bak
leo: aynen kesin
leo: kaslı vücudunla pataklarsın beni
nico:
leo: tamam tamam sustum
—
will: nico hâlâ hazır değilim
will: ne götürmeliyim elim ayağıma dolaştı
will: OF NİYE BU BAVUL İŞİNİ SON DAKİKAYA BIRAKTIM İŞİN İÇİNDEN ÇIKAMIYORUM
nico: will daha üç gün var
will: nE
will: düşündüğümden DAHA AZ
will: nasıl yetişecek
nico: ben bile italya'yı bu kadar sevmiyorum yuh
will: tek olay italya'ya gitmek değil
will: orada bir DAVETe katılacağım
will: ANNENLE TANIŞACAĞIM
will: ve seninle gidiyorum
will: en güzel sebep bu
nico: ♥️
ŞİMDİ OKUDUĞUN
maybe, i'm afraid | solangelo
Fanfictionnico: will solace? will: kimsiniz? nico: nico di angelo nico: çok methini duydum, tanışmak isterim