6- The Truth Untold

122 14 26
                                    

Bu şarkı bu bölüm için oldukça anlamlı belki bölümü okuduktan sonra şarkının da anlamını okursanız  ifade etmek istediğim duyguları daha çok hissedebilirsiniz~ İyi okumalar*-*

-Günümüz-

Jeno sinirli adımlarını büyük demir kapısında iki vampirin dikildiği eski yapıya yöneltti. Bu sefer Jaemin cidden elinde kalacaktı, onu toplantının ortasında aramak da ne oluyordu? Jeno yaşadıkları aklına gelince duyduğu utançtan daha sert adımlar attı.

Jeno yeni aşının uygulanması ile alakalı savunmasını sunarken çaylak kimyagerlerden birisi toplantıyı bölüp Na Jaemin adlı kişinin sürekli aradığını ve acil bir durum olduğunu ısrarla dile getirdiğini söylemişti.

Jeno kıdemlileri tarafından nasıl da onaylamazca süzüldüğünü hatırlıyordu da yine iyi toparlamıştı. Birisinin sözleri hala kulakları da yankılanıyordu "O bir ittifak olsa da vampirler ile özel hayatlarımızda buluşmayız biz." demişti.

"Bir zamanlar insan olması vampir olduğu gerçeğini değiştirmez."
Jeno sıkıntı ile oflayıp ona yiyecek gibi bakan vampirlerin arasından geçip içeriye girdi. Her zamanki gibi etraf çok gösterişliydi, zaten Jaemin de gösteriş meraklısının tekiydi.

Etraftaki vampirlerin Jeno'nun ziyareti konusunda bilgi sahibi olduğu çok açıktı ama onlara bu uyarıyı yapan kişi ortalarda görünmüyordu.
Jeno etraftaki vampirlerin onu incelemesine aldırmadan geniş merdivenin  basamaklarını çıkmaya başladı.

İkinci kata vardığında ayakları onu bildiği odaga doğru yönlendirmişti bile. Jaemin tam kapısının bir kaç adım önündeki pencerenin geniş eşiğine oturmuş bekliyordu.

Jeno burnundan soluyarak "Umarım iyi bir nedenin vardır Na Jaemin." diye seslendi " Yoksa elimde kalacaksın." Jaemin tanıdık ses ve gördüğü sima ile ayaklanıp Jeno'nun yanına ulaşmasını bekledi.

"Seni buraya nedensiz çağıracak kadar az mı önemsiyorum sanıyorsun?" diye sordu ciddi bir yüz ifadesi ile. Jeno onun yanına henüz ulaşmıştı ve bu alışık olmadığı tavır karşısında kaşları otomatik olarak çatılmıştı.
"Sorun ne?" diye sordu tedirgince "Neler oluyor?"

Jaemin'in beyninde bir çatışma olduğu gözlerinden okunuyordu, nasıl açıklayacağına dair hiçbir fikri yoktu.
"Jeno-ah " dedi yatıştırıcı bir sesle ve elini tutup pencere eşiğine kadar çekti, kendisi otururken onu da bacakları arasına çekti.

"Bebeğim hiç hoşlanmayacağın bir şey yaşandı ve açıklaması zor."
Jeno ellerini tutan Jaemin'in ellerini tuttu. Bunu özlediğini düşündü birden ama şimdi böyle düşüncelerin sırası değildi.

Jaemin'i hiç böyle gergin görmemişti, cidden neler oluyordu? Jeno sessizce Jaemin'in konuşmaya devam etmesini beklerken arkalarındaki odadan çıkan turuncu saçlı çocukla dikkati dağıldı.

Çocuk Jeno'ya gergince bakıp "Zor olacak gibi görünüyor." dedi Jaemin'e.
"Onun sizi ısırmasına izin verirseniz vücüdunuz daha önce hiç deneyimlemediği bazı şeyler yaşayacağına dair sonuçlar. Buna hazır değilsiniz efendim."

Jaemin gergince dudaklarını dişlerken "Teşekkür ederim, Chenle." dedi.
Chenle ikisini de selamlayıp Jeno'ya buruk bir gülümseme sunduktan sonra onları koridorda yanlız bıraktı.
Çocuğun ayrılması ile Jeno alev saçan bakışlarını Jaemin'e çevirdi.

" Bunu ne zaman keseceksin?" diye sordu öfekeyle "Klanında yeterince vampir var zaten bir gün baş edemeyeceğin bir hastalık kapacaksın."

Jaemin, Jeno'nun onun için edişelenmesi karşısında gülümsedi. "Merak etme." dedi "İçerideki kişi bu fedakarlığa değer ama sen bunu görmeye katlanamayabilirsin."

||WAR OF HEARTS|| [Nomin/Jaeno]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin