Sore O Yame Nasai

4.bölüm(Asriel)

Asta çok sert bir şekilde yere yapıştı. Yüzüne sağlam bir yumruk yemişti.

Yüzünü yukarı doğru kaldırdığındaysa karşısında kızıl saçlı,kırmızı gözlü ve uzun boylu orta yaşlı bir adamla karşılaştı kendisinden daha yakışıklıydı.
Bu adam hebatit şehrinin lordu Asriel sonateşti!

"Hey velet niye bu kadar uzun sürdü öldün sandım."

Asriel gerçekten endişelenmişti karısını kaybettikten sonra tek çocuğunu da kaybetmeye dayanamazdı.

Karısı Robin 2 yıl önce suikaste kurban gitmişti fakat kimin yaptığını asla öğrenemediler.

"Bundan sonra tek hiçbir yere gidemezsin eğer bu sefer olduğu gibi kaçarsan seni zindana hapsederim anladın mı beni?

Asriel arkasını döndü ve gölgelere doğru konuştu

"Onun yanından ayrılmaya gordon"

Gölgelerden siyah giyinmiş ince ve uzun boylu bir adam çıktı ve eğildi

"Emredersiniz Lordum"

Asta yerden kalktı ve üstünü silkti yanında bir adam olması onun için pek sorun değildi fakat yeni babasını görünce gözleri doldu babası öldükten sonra ilk defa gerçekten baba sevgisini hissetmişti ağlayarak yeni babasının kucağına atladı ve sarıldı.

Asriel kollarına atlayan oğlunu görünce şaşkına döndü o bağırışlar ve itirazlar bekliyordu fakat oğlu küçük bir çocuk gibi kucağına atlayıp ağlıyordu.

"Hey velet kafanı mi çarptın ne yaptın bilmiyorum ama üstümden kalksan iyi edersin nasıl semirdiysen sırtım ağrımaya başladı."
Asta sonunda kendine gelebilmişti gözlerindeki yaşı sildi ve babasının kollarından ayrıldı.

"Özür dilerim baba seni gerçekten çok özledim"

"Daha sabah konuştuk böyle saçma şeyler soyleme. Herneyse çabuk üstünü değiştir ve banyoya gir leş gibi kokuyosun ayrıca eğitimini aksatma benim oğlum bir çöp olamaz."

Asta bir gülümseme çıkarıp anılarında gördüğü banyoya girip yıkanmaya başladı.

"Gordon bu çocuğa çok dikkat et buna bir şey olmuş eskisi gibi değil oğlumu tanırım ben"

Asta üstünü yıkamayı bitirdikten sonra giyinip odasına girdi. Sonunda yeni bir ailesi vardı bu yüzden aşırı mutluydu.
Yeni babası onunla gurur duysun diye çalışmaya başladı.

Bu dünyada her insanın az da olsa büyü gücü vardı ve büyü gücüne bağlı olarak ayak işleri ya da savaşçılık yapabiliyorlardı büyü gücü fazla olana daha da saygı duyulurdu.

Büyü gücü kullanımı birkaç farklı dala ayrılıyordu.

-Element büyücüleri
Bu tipteki büyüyü kullanan insanlar 4 elementi geliştirip,birleştirerek kullanırlar.

-büyülü şövalyeler
Bu tipteki büyücüler
Büyüleriyle kendilerini güçlendirip yakın dövüş odaklı savaşırlar.

-Yetenek büyücüleri
Bu tipteki büyücüler değişik ve garip tipteki büyüleri kullanabilirler mesela zihin büyüsü zehir büyüsü ve ilizyon buýusu.

--şövalyeler
Bu tipteki savaşçılar doğadaki büyüyü sürekli et ve kemiklerine özümsüyerek yakın dövüşte neredeyse eşsiz savaşçılara dönüşürler.

Asta henüz bu yollardan hiçbirini seçmemişti çünkü henüz büyü yapamıyordu  hala beden alemindeydi.
Bilinen Alemler büyücüler için şu şekildedir
Beden alemi-9 seviye
Büyücü çırağı alemi-9 seviye
Büyücü alemi-9 seviye
Magnus alemi-3 seviye

Şövalyeler ise apayrı bir alem sistemine sahiptir
Beden alemi-9 seviye

Şövalye alemi-9 seviye

Şövalye üstadı alemi-9 seviye

Ölümsüz şövalye alemi-9 seviye

Bir insanın ruhsal enerji(mana) damarlarını açıp manayı yönlendirmek için büyücü çırağı veya şövalye çırağı aleminde olması gerekmekteydi beden alemi ise sadece büyücüyünün veya şövalyenin bedenini ruhsal enerjinin geçişi için hazırlıyordu.

Asta uzun bir mekik/şınav antremanından sonra terlemişti ama iyi hissediyordu seviye atlamasına ramak kalmıştı yaklaşık 3 gün içinde seviye atlayabilirdi.
Bedenin eski sahibi korkak bir insan olduğu için babasının desteği ve soyunun gücüyle bile yaşıtlarından gerideydi çünkü çalışmıyordu kendini soylu ve üstün gördüğü için çalışmasına gerek olmadığını düşünüyordu sonuçta her şeyi adamlarına yaptırabilirdi ama asta böyle olmak istemedi o bu dünyadaki en güçlü insan olmak istedi herkesten daha güçlü belki o zaman sevdiklerini koruyabilirdi belki o zaman cennetteki annesi ve babası onunla gurur duyabilirdi..

--------------