Bölüm 5

64 5 4
                                    

    Zeynep 'den

    Uyandığımızda saat neredeyse öğlene geliyordu. Acelece bir liste hazırladık ve evde yiyecek olmadığı için dışarıda yemeğe karar verdik. Simit sarayına gidip kahvaltımızı ettik oradan da çıkıp bir mağazaya geldik. Mağazada teşhir ürünü beyaz lake 6 kapılı + yatak ve başlığı olan bir yatak odası takımı aldık onun parasını zorlada olsa ben verdim. Ufuk ne kadar kızsada ödemiştim.Sonra beni tutup oturma gruplarının yanına getirmiş ve birini seçelim demişti.

     - Ufuk zaten çekyatlar varya buna ne gerek var..

      - Zeyno bak önceden bekardım umursamıyorum çokta gelen olmuyordu ama artık herkez evlendiğimi biliyor yani eşleri ile gelmek isteyecekler, eee maddi durumumda iyi bana demezler mi yeni gelini bu eşyalara mı getirdin diye gerekirse tüm evi yenileyeceğim o yüzden şimdi seç yoksa ben siyah felan seçerim. O zaman da kimse senin seçtiğine inanmaz.

     - Peki tamam sen öyle diyorsan.

     - Evet öyle diyorum Zeyno hadi.

     Oturma gruplarına bakmaya başladık. Sonunda çok hoş beyaz ahşap detayları olan açık Nil yeşili bir oturma gurubu aldık hediye olarak beyaz lake tv ünitesi ve beyaz lake bir orta sehpa verdiler. Sonra Ufuk bir de yemek odası takımı alalım ev geniş dediği için aldığımız takıma uygun beyaz lake bir yemek odası takımı aldık. Toplu alım yaptığımız için bize indirim yaptılar Ufuk da zaten peşin ödeme yapmıştı eşyalar bu akşam gelecekti. O mağazadan çıktık. Elektronik mazasına girdik. Ufuk direk tv bölümüne gidip en büyük lcd tv aldı. Sonra mutfak aletlerinin satıldığı bir bölüme geçtik. Ufuk abartıp bütün elektrikli mutfak ürünlerini aldı. Her ne kadar gerek yok desemde lazım olur belki bana da kek börek yaparsın dedi.

     - Tabiki yaparım Ufuk. Onları yapmam için bu aletlere ihtiyaç yoktu.

     - Olsun olsun şimdide fırın, ocak, buzdolabı, bulaşık makinesi, çamaşır makinesi ve bir de neydi o kışlık yiyecek koyup sakladığımız şey.

     - Dondurucu mu ne gerek var?

     - Olsun her şeyi alalım eksiğimiz olmasın süpürge de alalım çünkü benimki bozulmuştu.

      - Of Ufuk of öldüm yorgunluktan.

     - Özür dilerim düşünemedim acıktı mı?

      - Biraz ama idare ederim alış verişi bitirelim bir şeyler yer market e gideriz.

      - Tamam hadi.

     Girdiğimiz son mağaza da her şey vardı. Tüm alacaklarımızı aldık. Ayrıca mutfak için olan tüm porselen, çelik ve plastik ürünleride aynı mağazadan aldık. Temizlik için ve diğer alınacak plastik ürünleride aldık. Ve alış verişimiz bitti.

      - Hadi Zeyno bir iskender gömelim.

      - Gömelim derken nasıl yani.

     - Yani yiyelim demek istemiştim olmadı sanırım kusura bakma ağız alışkanlığı işte.

     - Tamam anladım hadi gidelim.

     Bir restorana gidip iskender yedik oradan da hızlıca markette gittik. Kahvaltılık, temizlik, sebze, meyve ve kuru gıdaları aldığımız gibi eve geçtik. Aldıklarımızı hemen mutfağa koyduk ve salondaki iki çekyatı birer tanesini odalara koyduk çünkü odalar oldukça genişti. Salon  boşalmıştı. Yatak odası zaten boştu. Salondaki televizyonu Ufuk söküp mutfağa montalamıştı burada yemek yerken seyrederiz demişti. İşimiz bitince aldığımız yiyecekleri  yerleştirdik. Kapı çaldı. Ufuk kapıyı açtı.

     - Zeynom gel ney nereye yerleşecek söylede montalasınlar.

     - Tamam canım

     Her şeyin yerini söyledim mutfak ürünleride takıldı ilk ben orayı yerleştirirken yatak odası ve salon ürünleri monte edildi. Herkez gitmiş tüm eşyalar gelmişti. Mutfak bitince.

     - Ufuk eşyalarını getirde yatağın üstüne koy ben dolapları silip yerleştireyim.

     - Tamam Zeyno.

     Gidip eşyalarını getirdi bende dolapları silip kıyafetleri yerleştirdim. Kendi kıyafetlerimi de yerleştirdim. Yatağın örtüsünü de serip çıktım. Tüm eşyaları Ufuk ile birlikte yerleştirdik sağolsun bana çok yardım etmişti. Bütün iş bitince Ufuk la bir birimize baktık.

     - Çay içermiyiz?

     -Çay demlenirde içilmez mi demlede balkonda keyif yapalım hak ettik. Yarın pazar nasıl olsa iyice dinleniriz.

     - Acıktın mı çayın yanına bir şeyler yapayım mı?

    - Olur ama sen benden daha çok yoruldun.

     - Bir şey olmaz menemen yapıyorum yanına kahvaltılık da çıkartırım.

     - Dur o zaman ben de yardım edeyim.

    - E hadi o zaman.

     Birlikte mutfağa gittik. Önce çay makinesine su koydum sonra domates ve biberleri doğrayıp tavaya koydum altını yakıp arada karıştırır Ken çayı demledim. Ufuk da çıkardığım tabaklar kahvaltılıklardan koyuyordu. Domates ve biber istediğim kıvama gelince tuz, biber ve yumurtayı kırdım. Menemen de olunca her şeyi tepsiye koyduk. Ufuk tepsiyi aldı. Ben de çayı ve ekmeği alıp peşinden gittim bolkona eski masa takımını koymuştuk tepsiyi masaya koyduk ve çayları doldurduk.

     - Çok iyi oldu bu Zeyno yeminle yorgunluğum çıktı.

     - Evet her şey bitti ya yarında rahat rahat dinleniriz.

    - Ellerine sağlık Zeyno menemen çok güzel olmuş.

    - Afiyet olsun ÇEVİKÇİ.

    - Zaten ben ilk tanıştığımızda da yemeklerini çok beyenmiştim.

    - Teşekkür ederim.

    Gülerek sohbet ederek konuşarak bir birimizi tanıyarak sonlandırdık gecemizi.

    Umarım her şey böyle iyi giderdi.

     Evet gençler söz verdiğim gibi dört kitabada bölüm attım umarım beğenirsiniz şimdiden iyi okumalar yorum ve önerileri bekliyorum ayrıca kitaplarımı beğenip destek olursanız çok sevinirim. 🇹🇷👍🌹😉😊🤗

BEN BİR ANNEYİM Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin